Allah ın zâtı, mahlukatın zâtlarına benzemediği gibi kelam sıfatı da onların konuşmaları cinsinden değildir. Allah Teâlâ'nın harfe ve sese muhtaç olmadan konuşması demektir. Allah ın diğer sıfatları gibi bu sıfatı da sonsuzdur, küllîdir, mutlaktır. Allah Teâlâ'nın kelâm, yani söyleme ve konuşma sıfatı vardır. Bu sebeble Allah'a Mütekellim denilir. Kur'ân-ı Kerîm'e de Kelâmullah olarak tabir edilir.
idrak i meali bu küçük akla gerekmez,zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez şeklindeki mükemmel ifadelerde olduğu gibi, kişi kendi nakıslığı,acizliği ile kendi konuşmasından ölçü tutarak Allah ın kelam sıfatını tamamen anlamaya, kafasında şekillendirmeye çabalarsa, o insanın hata etmesi, istikametten sapması kaçınılmazdır. zaten bu metod akla,mantığa da uygun gelmemektedir.
konunun çok önemli bir noktası vardır ki,Allah'ın peygamberlerine bildirdiği vahiyler, onlara verdiği ilâhî kitaplar, mahlûkatına gönderdiği ilhamlar, hep O'nun Kelâm sıfatının bir tecellîsidir. büyük alimlerine,müfessirlerine de ilhamı ittifakla sabittir. bu nedenle veli kulların,bu veli kullar ilhamla-şeytanın aldatmacasını ayırt edecek kadar ehil kişilerdir, kendi seviyelerinden daha yüksek bir kapasitede ilham ile allahın verdiği ilim ve şevkle büyük sırları,hakikatlari açıklamaları ve izah etmeleri vakidir,normaldir. bu sayede kuranı ve dini iyice anlama,günümüz sorunlarına dünyevi pencereden değil, ilahi pencereden bakabilen içtihatlarla çözümler bulma nimeti de bizlere ulaştırılmış olur.