memlekette yarım dinli insanların en çok kullandığı malzemedir. eğer allah bütün duaları kabul etseydi beni zengin yapardı, yok en güzel kızı bana verirdi, yok beni bilmem nereye alırdı.
şimdi burada önemli olan kaidelerden biri şudur ki; allah bütün duaları kabul eder. yani senin dua ettiğini ne istediğini bilir ama hepsine cevap vermez. yani senin istediğini sana vermeyebilir. bu eğer senin için hayırlısıysa sana bunu vermez/ yapmaz. şimdi diyeceksin ki aslında zengin olmak benim için hayırlısı bence; buna da cevap şudur allah her şeyin en iyisini bilir.
burada bir örnekle genişletmem gerekir. bir zamanlar musa peygambere bi adam yardımda bulunur ve musa peygamber de karşılığında ona bi iyilik yaapcağını allah'a istediği bi konuda dua edeceğini söyler. bu adam dinini yaşayan temiz insandır. sonra hz. musa'dan zengin olması için allah'a dua etmesini ister. hz. musa da isteği kabul edip allah'a (hayırlısıysa demek yerine) o kulu zengin etmesini rica eder ve allah da kabul eder.
sonunda herif zenginlik sarhoşu olur, dünyasını da ahiretini de kaybeder. sonunda musa peygambere de uyarı gelir. hayatta her zamna her şeyin hayırlısını iste! diye.
şimdi bu da böyledir. eğer birisi sizin için allah'ım onun için hayırlısını ver demişse. allah onun duasını kabul etmiş bu yüzden de sizin duanıza cevap vermemiş olabilir. velhasıl-ı kelam. allah dualarımı duymuyor diye serzenişte bulunmak, allah yok olsaydı bu dediklerimi yapardı gibi uyanıklık yollarına kaçmak ancak zavallıların başvuracağı bir yoldur. allah hepimizi ıslah etsin.
allah kalpten edilen bütün duaları kabul eder, (kalpten olma sebebi kendinin adam gibi istemedigi bir şeyi karşındaki neden uysun degil mi?) bütün dualar kabul olur, kimisi gerçekleşir kimisinin ise sanki yapmış gibi sevabı verilir, tabi iyi dualar kabul edlir, bedduaların çogunlugunun kabul edilmedigi, allahın beddua edilmesinden hoşlanmadıgı gerçegi hep söylenir.
alemlerin efendisi peygamber efendimizin diger yepgamberlere göre üstün olmasının nedenlerinden bir tanesi, o kadar sıkıntıya katlanmış olmasına, cebrail i elçi kılarak allahın mekkeyi yerle bir etme sözüne ragmen, "içlerinden bir tanesinin kendisi ya da soyuından bir tanesi ilerde müslüman olabilecekken burada helak edilirse ben bunun yükünü kaldıramam" diyerek bunu istememesidir.
hz nuh un bütün müslümanla gemiye toplanırken müslüman olmamış olan aile fertleri için göz yaşı dökmesine allah tarafından sert bir şekilde nida edilmesine sebeb olur, arkana bakma, onlar senin ailen degil artık senin ailen gemideki insanlardır, başka bir yerde de, sen ailen için üzülüyorsun, o beddua ettigin insanları da ben yaratmıştım, nidası ile beddua yı sevmedigini anlıyorum yüce allah ın, yarattıgı bütün alemleri güzellikler ve güzel e dogru gelişmesi şeklinde koydugu kuralları ile yüce rabbimize şükürler olsun. adil olmayanaşşagılık insanların bile güç eline geçince nasıl yaşamı zorladıgını hatta çogu kişinin yaşamını hiçe sayacak eylemler yapıklarını, yaşını büyütüp henüz çocuk yaştaki insanlar asanları bildigimiz için allah a ne kadar şükretsek, onu nekadar ansak yine bir şey yapmış sayılmayız.
Allahın bütün duaları kabul etmesi demek, bir uzman dokturun hastaya istediği her ilacı yazmasına benzer. Böyle bir sey teorikte dogrudur fakat pratiğe her zaman geçmez, yani fiiliyata dönüşmeyebilir. Kul Allaha el açar dua eder allah ona istediği hayırlıysa,fayfalıysa verir.Ama onun için bir ser odağı ise onu vermez ona ondan daha hayırlısını verir. Bunu kavrayan ve idrak eden bilinc sahibi kul tevekküllü, sadık birisi olur.Bu gerçeği göz ardı edenlerse nankörleşir,isyan bayrakları acar, kendisini küfre kadar götürecek işlere kalkısır.Neticede Allah bütün duaları kabul eder ama daima kul için hayırlı olanı verir.
dua sana hayır getirecekse kabul edilir, hayır getirmeyen dualar kabul edilmez.
ama bazı pirinc akıllılar ben para istedim niye gelmedi bana hayırlı olacaktı. der. lan nerden biliyon o paranın
sana hayır getirecegini...