videoya bakın. bu insanın bu kadar zeki ve yaratıcı olması tanrı vergisi bir durum olmalı.
öyle ya... ben aklı kullanıp zekamı geliştiremedim ve aptalım diye kim özeleştiri - itiraf yapacak. tabi ki aptallığı gizlemek için ya güleceğiz ya kızgınlık içinde olacağız.
insan ve tanrı, yaratıcı olan iki olgu.
her şeyi denediğinde buna rağmen tarif edilemez bir güç karşısında korku duyduğunda, insan yetersiz-başarısız olduğunu görüp bunu kabul ettiğinde buna bir gerekçe bulmalıydı.
hangi güç buna neden oldu, ben neden yapamıyorum - korkuyorum diye bunu sorguladığında insanın önünde iki seçeneği vardı.
1- aptal veya akılsız ya da çaresiz olduğunu kabul edecekti ki insan egosu buna pek fırsat vermez.
2- bilinmeyen, tarif edilemeyen, tanımlamayan insandan daha büyük bir güç var ve evreni doğayı yaşamı dizayn eden bu güç insanın başarısız çaresiz korku içinde olmasına neden oluyor.
korku, başarısızlık, çaresizlik, aptallık, akılsızlık, yetersizlik, rezalet durumları insan "evet, benim hatam - suç benim" diyemedi, diyemezdi de...
insanda tanrı yaratıcı bilinci oluşması bunlar neden oldu. kader, kaza, kısmet, takdir, sınav diyerek insan suçlayacak kendini masum çıkaracak birini buldu.
tipik olarak evde en güzel su bardağı sürahi takımını kıran veya elindeki oyuncağı fırlatıp qled tv ekranını kırdığında çocuğun davranışı.
tıpkı yıldırımdan korkan ilk insanların bunu tanrı olarak algılaması gibi.
