tartışılabilir bir nokta. ufak bir örnekle açıklanabilir. müslümanlığı hiç bilmeyen biri müslümanlığı görüp gelince günahlar sıfır sevaplar sıfır oluyor yeni doğmuş gibi. bu devirde kim istemez sonradan dönmeyi o halde?
eşitlik ayrı, adalet ayrıdır. sizin bahsettiğiniz eşitlik konusudur. (bkz: etphomba) hiç bir insan eşit değildir bunu biliyoruz. örneğin bir lise talebesi...
biri derse katılır, diğeri katılmaz. biri çalışır diğeri çalışmaz vs. hocadan bu ikisine de aynı notu vermesi beklenemez. yani eşit olmaları imkansızdır. işte adalet olması için, eşitliğin ardan kalkması gerektir. herkesin hak ettiği ile karşılık görmesi adalettir.
allah buruda adaletsiz davranmamıştır, tövbe denilen bir durum vardır. kim tövbe eder allah yoluna girerse günahları affoluyor nasıl ki bir insan mahkemeye çıktığı anda pişmanın yaptığım hatanın farkındayım dediği anda bu kelimeden dolayı indirime gidilmektedir. nasıl ki bir hristiyanın 50 yaşına kadar her türlü pisliği yapmış sadece kelime i şahadet ettiği zaman tüm günahları affoluyor tıpkı öyle. özür dileyen bir kişiye tamam kabul ediyorum dendiği anda olay bitmiştir. allah her zaman insanlara adaletli davranmıştır.