allah'ın tüm kutsal kitapları, peygamberleri göndermesindeki asıl ve tek amacın kullarına doğruyu benimsetmek olduğu düşünülürse, çektirdiği hezimetin de yine tek amacının doğru yolu buldurmak olduğu düşünülürse bu, doğruyu bulmak istemeyen nankör kulun ağzından çıkan bir laftır sadece. 'allah adaletsiz'..söylemek çok kolay. özellikle de suçu birinde aramak istiyorsan...
eğer ki kendisi varsa, yaratıcı olma vasfından dolayı dayanaksız olacak iddia. kendilerini onun yeryüzündeki temsilcileri "sayan"ların bir takım aktiviteleri, bu adaletsizliğin varlığından sorumlu olsa gerektir. islamı bilmesine rağmen onu seçmemenin kişiyi cehennemlik bir mahluk yaptığı düşüncesi gibi örneğin. benim babam senin babanı döver temalı din karşılaştırması...milyarlarca insan* sapmış, sapıtmış, güya son ve tek geçerli olan islam mensupları doğru yolda? sırf müslüman oldukları için, kişilik vasıfları yönünden geride olanları bile "gavur"dan daha avantajlı durumda olacaklar? peh. din faşizmi bu, ve hiç bir dine özgü de değil. hepsi aynı hastalıklı amaçlara, iddialara ev sahipliği yapabiliyor. din faşistlerinin görmesi gereken, taptıkları varlığın adaletsiz ol(a)mayacağı, o yüzden bok atmadan, sallamadan önce etraflıca düşünülmesi gerektiği ve dinsel yazıtların*, insan elinde onca yıl kalıp da hiç değişmeyeceği inancının mantıklı olmadığıdır.
nasıl yani sorusunu sorduran başlık.
kendisine inanmayana bile rızk verene nasıl adaletsiz denir anlamak mümkün değil. kafayı tek yöne çalıştırmakla olmuyor maalesef. çok yönlü düşünmek gerekir.
islami bilmeyen bir yazarın vardığı sonuç. o kadar adaletlidir ki bana yaptığınız her hatayı affederim, ama kuluma yaptığınız hatayı o affetmeden ben affetmem diyen bir yaratıcıdır zira.