diğer tarafı hesaba katmayarak söylenmiş mesnetsiz laf yığını.
bu kafa orospu dansöz vardır diye cehenneme gitmeye razı gibi poz verdikleri söylenmektedir.
allah adildir.
(bkz: enam 12): De ki: "Şu göklerdekiler ve yerdekiler kimindir?" "Allah'ındır" de. O merhamet etmeyi kendine gerekli kıldı (O Allah ki, acıma ve şefkati kendine ilke edinmiştir). Andolsun sizi mutlaka kıyamet gününe toplayacak. Bunda hiç şüphe yok. Kendilerini ziyana uğratanlar var ya, işte onlar inanmazlar.
(bkz: Araf 29): De ki: "Rabbim adaleti emretti. Her secde yerinde yüzlerinizi (ona) doğrultun. Dini Allah'a has kılarak ona ibadet edin. Sizi başlangıçta yarattığı gibi (yine ona) döneceksiniz."
(bkz: Yunus 54): (O gün) zulmetmiş olan herkes, eğer yeryüzündeki her şeye sahip olsa, kendini kurtarmak için onu fidye verir. Azabı gördüklerinde, için için derin bir pişmanlık duyarlar. Onlara zulmedilmeksizin aralarında adaletle hükmedilir.
(bkz: Enbiya 47): Kıyamet günü için adalet terazileri kuracağız. Öyle ki hiçbir kimseye zerre kadar zulmedilmeyecek. (Yapılan iş) bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirip ortaya koyacağız. Hesap görücü olarak biz yeteriz.
(bkz: Zümer 69): Yeryüzü Rabbinin nuruyla aydınlanır. Kitap (amel defterleri) ortaya konur. Peygamberler ve şahitler getirilir ve haksızlığa uğratılmaksızın aralarında adaletle hüküm verilir.
(bkz: Zümer 75): Melekleri de, Rablerini hamd ile tesbih edip yücelterek Arş'ın etrafını kuşatmış halde görürsün. Artık kulların arasında adaletle hüküm verilmiş ve "Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur" denilmiştir.
Insan yapımı hiç bir adli kurul veya adalet sistemi yoktur ki çıkara dayanmasın, güçlüyü korumasın. Saçma salak adalet anlayışınızla sağa sola saldırmayın. Geçmiş devletler sistemler nasıl yıkıldılarsa günümüzdekiler de elbet yok olacak ve gerçek adalet divanı neymiş onu diğer tarafta hep beraber görecez. Yakışıklı, güzel olmamayı isyana gerekçe gösteren şuura tek lafım şu; seni yakışıklı-değil, güzel-çirkin diye ayıran insanların görece bakış açılarıdır allah'ın ta kendisi değil.
Bu amına kodumun sözlüğüne kızdan ayrılık tekmesi yeyip kadınlar hakkında atıp tutmaya gelenlere alıştık da milletin lafına bozulup burda inançlı insanların kırmızı çizgilerine tecavüz etmeye kalkmanıza susacak değiliz.
Özet: kaşarın teki sana "aqmun tipsizi" dedi diye gelip burda kimsenin tanrısına köpek diyemezsin.
Tipsiz piç seni. Siktir git şikayet et bu entryi şimdi. Allah'ın yok ki allah'a havale edesin.
Adalet tanımımızın sınırlı ve büyük ihtimal yanlış olmasından kaynaklanan bir durumdur.
Bunu allahı temize çıkarmak gibi almayın. söylemek istediğim kusurlu ve sınırlı bir algımızla ürettiğimiz mantığımızın ürettiği kusurlu bir dil ve kesin yargıları ifade etmekten ve tanımlayabilmekten uzak oluşudur.
Yani değişmeliyiz.
Allah'ın adaleti nedir?
Veya Allah'ın adaleti dünya da işler mi?
işler fakat bu doğrudan bir ceza sistemli işleyen bir adalet değil gibi. Fakat kişilerin iç dünyası vicdanları gibi faktörleri de bilmiyoruz öncelikle bu tamamen farklı bir konu.
Allah adaletsizdir diyorsunuz bende soruyorum o zaman neye göre?
Yani Allah insanlara yardım etmek ile mi yükümlüdür. Yoksa bunu dünyada yapması gerekenler zaten insanların ta kendisi midir?
Yanlış düşünce şüpheniz ki islam da hiç birşey adaletsiz değildir. Herkes eşittir. Adaleti bozanlar insanlardır. Kuranda bu konuyla ilgili ayetler şöyledir;
Şu bir gerçek ki Allah, size emanet (ve iş)leri mutlaka ehline (islâm’a göre ahlâkı sağlam, yeteneklilere) vermenizi, insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Gerçekten Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz Allah, (her şeyi) işiten ve görendir.
(nisa - 58)
Ey iman edenler! Allah için adaleti (hakkı) ayakta tutan (hâkimler), adalet timsâli şâhitler olun. Bir kavme duyduğunuz kin sizi adaletten sapmaya sevketmesin. Âdil davranın, takvâya daha yakın olan da budur. Allah’a karşı takvâlı olun (emirlerine uygun yaşayın). Şüphesiz ki Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
(maide - 8)
Rabbinin sözü hem doğruluk, hem adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O, (her şeyi) hakkıyla işitendir, bilendir.
(en'am - 115)
Muhakkak ki Allah adaleti, iyiliği ve yakınlığı olana (özellikle akrabaya muhtaç oldukları şeyleri) vermeyi emreder; ahlâksızlığı/hayasızlığı, fenâlığı, zulmü/azgınlığı yasaklar. iyice anlayıp tutasınız diye size (böylece) öğüt verir.
(nahl - 90)
Fakirlik senin için bir kıstas olabilir ama inanmak için bir engel değildir.
Küçük dünyanızda ceza olarak gördüğünüz şeyler asıl cezanın yanında hiç bir hacmi yoktur.
akıl tanrının kullarına vermiş olduğu en büyük lütuftur eğer kullanırsan kendi adaletini kendin yaratırsın ancak adaletin tanrı tarafından işlenmesini bekliyorsan bu bizler açısından biraz zaman alabilir zira tanrı kendisini unuttuğun zaman hatırlatır. tabi kötülükte ve zalimlikte belli bir seviyeyi geçmiş insanları diğer tarafa saklar çün onların hesabını dünya kaldırmaz.
Doğrudur.
Konu acı çekmek, kötülük değil. Bunların sebebi insanlardır.
Lakin yaradılış adaletsiz.
Zeki olmak, güzel olmak, güzel bir sese sahip olmak ya da mesela kuvvetli bir 6. Hisse sahip olmak... Bunlar allah vergisi işte.
Ve dna'mızın oluştuğu andan itibar farklıyız aslında. Hiç kimse eşit değil.
Ve bu farklar kalite düzeyleri yarattıkları için allah adaletsiz.
Ya da o farklarla insan yargılayacak kadar mantıksız oldukları için adaletsizlik yine insanlara mahsus... *
Yanlış bir önermedir. Şöyle ki, sizin adalet anlayışınız yapılan bir hatanın karşılığında anında gelen cezadır. Bu dünya hayatında polislerin adaletidir. Allah ın adaletine gelecek olur isek, sabreder doğru zamanda Belayı başa verir ya da asıl adaleti öbür tarafa saklar.
allah niye adaletsiz miş ki..
Bu ne biçim başlık böyle..
Dünyadaki bütün namussuzlukları bütün kötülükleri yapın sonra orda burda aclik olsun cihadlar olsun sonrada adaletsiz allah diyosunuz.. Bu millet rahat dursaydı bu dünyayı bu hale sokmazdı rabbim..
kime göre neye göre? sorusuna maruz kalan önermedir. dünya bir sınav alanıdır ve herkes kendi durumuna göre sınava tabi tutulur, zengin zenginliğin gereklerini yerine getiriyor mu? fakir buna rağmen şükür ediyor mu? hasta biri daha kötüsü de olabilirdi diyerek şükür ediyor mu? zengin malından fakirlere zekat vererek görevini yerine getiriyor mu? bunlar aslında allah'ın adaletsiz olmadığını gösteren bilgilerdir, yani allah'ın adaletsizliği aslında olmayan birşeydir.
allah katında ustunluk zenginlik ve fakirlikte yada guzellık ve cirkinlikte degil takvadadır.
aşırı kapitalist ergen nesiller bunu bilmediği için, tasavvufi değerlerle alakalı olmadıkları için yüce yaratıcıya haşa adaletsiz yakıştırmasını adeta bir partonu ile konuşuyormuş küstahlığı ile ifa etmesi acınacak bir durumdur.
(bkz: allah cümlemizi affetsin)
şuan biri gelse ve hiç çalışmadığımız halde, kafadan sana 50 tl, ona 20 tl, şuna 10 tl, buna 30 tl bana da 2 tl verse. ben diyebilirmiyim ki ona neden 50 tl verdin de bana 2 tl verdin? eğer o kişi için herbirimiz aynı işi yapsaydık ve bu orantısız dağıtım yapılsaydı adaletsizlik olurdu.
fakat bize bu lütüflarda bulunan için biz herhangi birşey yapmamışız ki.
istediğine istediğini, istediği kadar verir. bu adaletsizlik değildir.
kimini ahmak yaptığı bu entry de açıkca görünse de, bu örnekler c. Allah ın imtihan dünyasında sadece imtihan olmamız için verdiği nimetlerdir.
korkmayın ahmaklar akıllılar kadar derin imtihana cekilmeyecekler, onlar akılları ölçüsünde yargılanacaklar.
(bkz: hadi yine yırttın)
insanın sadece yaşadığımız dünya boyutundan bakmasının getirdiği doğal sonuçtur. insanın kimlik ve varlık sebebini sadece dünyada yaşadığı hayatla sınırlı tutanlar, içinde bulundukları dünyadaki var oluş sebeplerini nasıl açıklamaktadırlar? yani biz en sonunda ölüp yok olacaksak niye yaşıyoruz ki? bu kadar derdi, acıyı, sıkıntıyı çekmek zorunda mıyız? hani ölüme çare bulunmuş olsa anlayacağım bu yaklaşımı ama. hem allah haşa bir ütopya ise, peygamberimizi ve sahabeleri hatta kur'an'ı nerede konumlayacağız? nesillerce aktarılarak bugünlere gelmiş ve atatürk tarafından da elmalılı'ya meali yazdırılıp ülkenin dört bir tarafına dağıtılan kur'an'ın yeri neresidir o zaman?
adaletli olduğu başlıktan bellidir, adaletsiz olsa böyle başlık nasıl olurdu ki.
bakmasına değil, görmeye çalışın.*
fazlası olan korumaktan, azı olan haksız elde etmemek sorumludur.*
