Olmayandır. Dunyada hala açlıktan olen insanlar varsa, kimileri gunde 12 saat çalışıp "yok"a kanaat getirirken kimileri elini kipirdatmadan milyarlar kazanıyorsa, hergun onlarca kadın tecavuze ugrayip sagi solu kesilmis olarak ormanda bulunuyorsa, zalim hala zalim mazlum hala mazlumsa kimse allah kitap adalet demesin.
Kimse kalkıp öbür dünyadan da bahsetmesin. Su an buradaysak gercek dunya burasıdır. Ve eger varsa daha gercek bi dünya görene kadar burada olan ilgilendirir bizi.
işte gerçek ve en hakkaniyetli adalet, allah'ın adaletidir. sorun bütün din adamlarına, allah, sadece bizim aklımızdan geçen kötü düşüncelerden dolayı bize günah yazar mı? hayır. o düşünceler fiiliyata dönüşünceye
kadar kesinlikle yazmaz. işte gerçek adalet budur.
determinist kafayla anlaşılmayacak adalet anlayışıdır.
çünkü her şeyin bir nedeni varsa kötülüğün de bir nedeni vardır. nedensellik zorunluktan çıkan bir şey olduğu için ilk neden( ki kendisi bu kafaya göre tanrı oluyor) her şeyin sorumlusudur.
yani eğer tanrının bir adaleti varsa öncelikle suçlu olduğunu kendine itiraf etmesi lazım gözüküyor.