karikatürün çizeri olan bahadır baruter'in bir açıklaması varsa, önce onu bir okumak veya dinlemek gerek. benim için penguen dergisi yönetimince yapılan açıklama yeterli değil, işin doğrusu pek tatmin edici de değil. topu çizerin üstüne atıp, aradan sıyrılma hissi uyandırıyor, ilk okunduğunda. yalnız baruter'in lombak köşesindeki karikatürlerini takip eden birisi olarak şu çok açık: espri olarak sunulan konuşma balonundaki bölüm bence hiç komik değil. bu yönüyle bakarsak baruter'e bu ayarda bir 'espri' yakışmamış, eğreti gibi duruyor. derginin çizerleri, dergiyi çıkarmadan önce birbirlerinin esprilerini değerlendiriyorlar mutlaka. bence bu karikatür, daha o noktada taslak olarak bırakılmalıydı. son olarak, şu gerçeği de kabul edelim: başlığa da konu olan cümle, biz müslümanlar için en hafif tabiriyle incitici. zira bu ifadenin karikatürde kullanıldığı yer bir cami, sokaktaki herhangi bir duvar köşesi değil. tabii yanlış anlaşılmasın, oralara yazılabilir demiyorum ama sanki burada cami bir tahrik unsuru olarak kullanılmış ve cümlenin etkisi ya da dozu, bu şekilde arttırılmak istenmiş görüntüsü veriyor. dolayısıyla, danimarkalı karikatüristin yaklaşımıyla benzerliğe sürükleniyor. başta da dediğim gibi, bence bu karikatür bizzat sahibi tarafından açıklanmaya muhtaç.
zorlamadan kura'n ayetleriyle geleceklerini öğrenmeleri gereken insanların uydurduğu yalanlardır. dileyen dilediğini savunsun ancak:
44- Medyen halkı da (peygamberlerini yalanlamıştı). Musa da yalanlanmıştı. Böylelikle Ben, o inkar edenlere bir süre tanıdım, sonra onları yakalayıverdim. Nasılmış Benim (herşeyi alt üst edip kökten değiştiren) inkılabım (veya inkarım).
45- (Halkı) Zulmediyorken yıkıma uğrattığımız nice ülkeler vardır ki, şimdi onların altları üstlerine gelmiş ıpıssız durmakta, kullanılamaz durumdaki kuyuları (terk edilmiş bulunmakta), yüksek sarayları (çın çın ötmektedir).
46- Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı, böylece onların kendisiyle akledebilecek kalpleri ve işitebilecek kulakları oluversin? Çünkü doğrusu, gözler kör olmaz, ancak sinelerdeki kalpler körelir.
47- Onlar senden, azabın çarçabuk getirilmesini istiyorlar; Allah, va'dine kesin olarak muhalefet etmez. Gerçekten, senin Rabbinin Katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.
hani müslümanalar görmüş, şeklini şemalini bilselerdi, bütün ateistler çıkıp özür dilerdik. ama yok. nerede kendi hakkını savunmaktan aciz, yere göğe sığdıramadığınız bu sözde varlık da, siz kalkıp onun yerine, onu savunuyorsunuz. gerçek olan: çok komik olduğunuz ve kendinizle çeliştiğinizdir.
bu karikatürü bir türk, türkiye'li çiziyor. türk düşmanı bir hollanda'lı, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu toplantısında bu karikatürü türkiye ile dalga geçme, türkiye'yi küçük düşürme adına salona getiriyor.
şimdi bu karikatür kime hizmet etmiş oldu? türkiye sınırları içerisinde yayınlanan bir dergi, türkiye'yi rezil etmek için kullanılan bir karikatür çiziyorsa, o türk düşmanı adama malzeme aracı oluyorsa, zıçayım böyle karikatüre, zıçayım böyle zihniyete.
Bir karikaturun fonundaki bir duvarda geçen bit kadar yazılmış söz...
Ağızlarını açtıklarında özgürlük, demokrasi, memokrasi diyen çember sakal, badem bıyık, sıkmabaş şeytan üçgeninin öz gerçek hakiki fikriyatini ortaya çıkartan sözcük.
ulan allah yok yazmış daha sonra diyalog kısmına tanrı yazmış. şimdi bunlar niçin farklı farklı ve niçin böyle bir karikatür hazırlama ihtiyacı duymuşlar. hayır hollandalı türk düşmanı muhalefetci ile ilişkiniz nedir, hayranı mısınız, çok mu seviyorsunuz ki böyle bir karikatür hazırladınız.
aldığı yorumlara bakılırsa islam hoşgörü dinidir yalanını ispatlayan karikatürdür. siz illa islam hoşgörü dinidir demeye devam edecekseniz önce hoşgörüsüzlerinizi içinizden temizleyin.
"allah yok, din yalan, çarpılmak şahane" şeklinde devam edebilecek önerme.
edit : Allah ve dine inanmıyorsunuz ama çarpılacaksınız diyen bana inanıp, eksiliyorsunuz hmm. zekanıza da hayran kaldım.
edit2 : çok gerilerden bir sazan daha katılmış aramıza, hoşgeldin, gözlerimiz yollarda kalmıştı. *
allah var değildir ama allah yok da değildir, insani algı hadiseyi somutlaştırarak anlama yoluna girdiği için var-yok ikilemi çekmesi normaldir. dinin yalan olması işine gelince, yalancılar düşünsün.
sadece yobazları değil tüm sade müslümanların canını sıkan karikatürdür. bu karikatürü çizip yayınlamak;"bizi müslüman olan okumasın bizim mizahımız müslümanları aşağılamak üzerine kuruludur" demektir. cevap olarak çok sağlam dayak atılabilir ya da küfür* edilebilir.
komik olmayan bir karikatür olmasına ek olarak halkı kutuplara bölmeye amaçlayan ve halkın kutsal saydığı manevi değerlerine yönelik saldırı olarak görülmesinden ötürü davalık olan karikatür, cümle, yazıdır.
yazanın ve yayınlayan mecmuanın bir an önce hak ettikleri cezayı almalarını bekliyoruz.
heyy dostum burası özgür bir ülke dersen, yarak affedersin derim. gel o zaman özgür ülkede soyunu sopunu sun bana ha?
ayrıca bir dava ismidir. eğer dava da bahadır baruter davayı kaybedip mahkum olursa türkiye'de ateistlerin azınlık olduğu resmileşecek. fakat türkiye'de gayrimüslüm azınlık olmak avantajdır. müslüman azınlık olsan daha fena. eğer bahadır baruter ceza alırsa bir milat olacak ve ateizm ilk defa belki de türkiye'de popüler olacak. zira yabancı basının desteği ve ilgisi hep bizlerle olacak. ve müslüman toplum kırıklarla dolu karnesine bir yenisini daha ekleyecek.