ben böyle saçma bir soru görmedim efenim! anladığım kadarıyla cin olmadan adam çarpmaya kalkan bilgili birikimli arkadaşlar islam dinine mensup arkadaşlarla tartışırken bu soruyu sorarlarmış sonrası da bak hani boyleydi şöyleydi falan filan! sorabileceğin onca soru, sıkıştırabileceğin onca konu varken sen ne biçim araştirma yoksunu birisin ki yok taşmış yok kaldırabilirmiymiş falan! neresinden baksan tam bir komedya, güya kendisi karşisindakinin inancını sorguluyor fakat bakış açisindan ve kullandığı mantıktan da kolayca anlaşılabileceği gibi kendi düşünceleri netleşmemiş daha, netleşen biri konuya burdan girmez ve soruyu böyle salakça sormaz, seviyeyi de böyle ilkokul düzeyine indirmez. ulan bana sorcak bu soruyu en koyu müslümandan daha iyi cevap verirdim ama müslüman değilim.* neyse, bu şekilde soru sorarak kendince birşeyler anlatmaya kalkan bilgili ve birikimli arkadaşlara başarilar diliyoruz!
yanlis hatirlamiyor isem bu soru stephen hawking'e aittir. tabii orijinali boyle degildir. birkac tane daha boyle paradoksal soru mevcuttur. kavramsal diyalektik icinde arastirilmasi gereken bir tur cesitlemedir. ornegin bir tasi kaldirmak kavramini, tanimlamak gerekir. bizim kaldirma olarak algiladigimiz sey sadece iki cismi birbirinden ayirmaktir; bu da kutle cekimi ile alakalidir. bir seyi kaldirdigimizda dunyaiyi da o cisimden ayirmis oluyoruz; dunya cekilen olursa konu farklilasiyor.
bu tip sebeplerden avam seviyede incelenecek bir konu degildir; bilgi ile teknik ve diyalektik inceleme gerektirir.
yaratabilir tabii allah her şeye kadirdir, ay pardon yaratamaz di mi nasıl kaldırsın sonra?
bak şimdi kafam karıştı sözlük bam telinden yakalamış bunu soran arkadaş, ne yüksek bir zeka ürünü bir soru imiş bu böyle, meğer bu soruyu soran tayfa ne kadar mükemmel insanlarmış? hemen onlardan biri olmalıyım, orucu da bozuyorum biiznillah.
'allah' ın kaldıramayacağı taş' olgusu felsefi safsatadır, ateist için de, mümin için de akıl üretimi olup, akli olmayandır,
çünkü böylesi bir durum yokluk kaderi ile maluldur,
somut ve madde olarak yokluktan bahsetmiyorum, öyle olsa yaradanın o yokluktan yaratması beklenirdi, bu akli yokluktur;
allah intihar edebilir mi? , kendinden bir tane daha yaratabilir mi? kendi gücünü azaltabilir mi? gibi sorularla çoğaltılabilecek bilinen iki felsefeden; materyalizmin de, yaratılış felsefesinin de akli sınırları dışında kalan mantık tutarsızlığıdır,
çünkü bilinen hiç bir mantıkta 'sonsuzun bir üstü' diye bir kavram zaten yoktur, ama lafzen sonsuzun iki katı diye kolaylıkla sıyırabiliyoruz mesela,
aynı başlık altında gösterdiğimiz nefis sıyırma veya küfrederek sorudan sıyrılma örnekleri gibi değil mi efendim?
1- tanrı o gün kaldıramayacağı kadar ağır bir taş yaratmıştı.
*bakalım kahramanımız bu durumdan kurtulabilecek mi?*
2- sonra kendine +strength bastı.
3- ve taşı kaldırdı.
*to be continued... *
üniversiteye yeni adım atmış çömlerin aklını bulandırmak için sorulur ama evladım madem ateistsin( zehir gibi zekisin yani )ağırlık kavramının sadece yerçekimi olan yerlerde olduğunu bilicen.
soruyu ciddi ciddi soran birisi görüldüğünde "seni yarattığına göre pek zor olmasa gerek" denerek ayar verilesi soru. (bkz: allahim yarattin bari takip et) her bünyenin kaldıramayacağı ince espri (bkz: gps)