ihanettir. şaka şaka. islam'da bu nasıl geçer açıkçası bilmiyorum. bilmeyip de hoca kesilenler gibi ahkam da kesmiyorum. ancak akıl dediğimiz meselenin sınırı yoksa, bu sınır birgün illaki eleştiriye de uğrayacak diye düşünüyorum. sonuçları ne olur sormak lazım.
özerkiz dostum biz özerk! içişlerimizde bağımsız, dışişlerimizde allaha bağlıyız...
normaldir yani eleştiri olması, düşünmeden eleştirmeden onun varlığını düşünen beyne nasıl ispat edeceksin körü körüne...
ben sana dünyada allahın varlığını düşündürebilecek 100 tane şey sayarım o şekilde inan allah'a..
yoksa '' hee allah var '' yahu var vallahi var diye diye inanıyorsan o senin sorunun...
ben düşündüm taşındım, olması gerekir dedim öyle inandım.
Aklın; herşeyi eleştirmek, irdelemek, kabul etmek ( veya kişinin kendi yönelimine göre yanlışı seçmek ) şeklinde kullanmasını isteyen Allah' ın, bu formata uygun yaratılmış kulları tarafından, olumlu veya olumsuz eleştirilip; varlığının kabul edilmesi veya reddedilmesi durumudur ki... ortada Versiyona aykırı yükleme söz konusu değildir... virüs çoktur.
edit: allah aklı sadece insana vermiştir... düşünsün, irdelesin, incelesin, eleştirsin ve muhaleme yeteneği ile idrak etsin diye tabii.
özetle aklı kullanın, akıllı olun diye vermiştir. Şayet öyle olmasaydı şu an zorla ıq seviyelerini takunya numarasıyla aynı seviyeye düşürebilen mahlukatlar olamazdı. Bu da bir eleştiri, idrak ve muhakeme sonucudur.
pratikte mümkün eylemdir. akıl sahibi düşünür. Düşününce bazı sonuçlara ulaşır. Bu sonuçların kimi doğru kimi yanlıştır. Sonucun doğruluğu ancak test ortamında kanıtlanır.
Lakin bazı konular vardır ki, bunların kanıtlanması mümkün değildir. Kişi burada kendisine en mantıklı gelen sonucu seçecek ve onun doğru olduğunu düşünecektir.
bir başkasının giğer seçeneği doğru kabul etmesi de mümkündür. bu iki sonucunda kişilere göre doğru olması durumu çatışmayı beraberinde getirecektir.
Düşüncelerin çatışması insan gelişimi için faydalı olmakla beraber, herhengi bir ortak sonuca ulaşamamak düşünceden fazlasının çatışmasına yol açar. kaos oluşur.
O yüzden herkesin düşüncesi kendine...
isteyen istediğine inansın, inanmasın, eleştirsin, eleştirmesin.
ispat edilmiş en önemli gerçek, ne olursan ol öleceksin. Gerisi yalan.
eleştirinin kötü bir şey olduğuna inananların rahatsız olduğu durumdur. Halbuki eleştirmek ve sorgulamak bir şeyi anlamanın, öğrenmenin ilk koşuludur. Allah anlaşılmadan tapınılmasını isteseydi, akıl vermezdi kanımca.
o aklı allah'ın verdiğine inanıp eleştirmek süt danalığıdır. salaklıktır.
inanmadığı halde olmadığını düşündüğü allah'ı eleştirmek ise katmerli salaklıktır, bunu düşünen dine küsen kofti ateisttir.
olmadığını düşündüğünü eleştirmek ne ola ki? zavokado meyvesinin olduğuna inanmayıp, bu olmayan meyve çok şekerli demek; bercedes otomobile inanmayıp, bu olmayan tomofil çok yavaş demek gibi.
ateist'in derdi değil, sorgulamaya alışık beyninin hobisidir din, tanrı, allah vs. eleştirdiği de bu kavramların inananı insanlardır.
boşa kürek salllamaktan öteye gidemeyen acizliktir, sefil bir duruma düşmektir. insanı yaratan, can veren, rızıklandıran ve dnasına kadar herşeyiylebilen yüce yaratıcıyı eleştirenlere insan gerçekten gülüyor. kitap göndermiş, peygamber göndermiş neyin ne olduğunu açıkça izah etmiş. buna rağmen, allah ın işlerini 'bu neden böyle, yok şöyle olmaz' gibi laflarla eleştirebilmekte.
zaten aklı olsa kendisine bu aklı vereni eleştirme cüretinde bulunmaz.
