inanmak için trilyonlarca neden varken inanmamak için ne soyut ne de somut bir mantık açıklaması yoktur.
gönderdiği kitapta defeatla "düşünmeyi"emreden yaratıcıyı düşünerek bulamamak idrar yolları enfeksiyonu olmalı.
ebu cehil rasulallah s.a.v. 'e onun hak peygamber olduğunu bildiğini bir yaratıcının olduğunu bildiğini söyler ama iman noktasına gelince kibirinden iman etmezdi.
böylesine bir iddiayı ortaya koyan insan imansızlıkta ebu cehili aşmış durumdadır. bir tık ötesi herhalde kendi tanrılığını ilan etmek olur.
din zaten mantık işi değil iman işi. eğer din mantıklı bir şey olsaydı bu kadar inanan tek bir mantıkta toplanırdı. mesela yeşil her yerde yeşildir. çünkü onun yeşil olması mantıklıdır. akla uygundur.
ancak allah bir yerde tanrıdır, diğer yerde yoktur, bir yerde tanrı isa meshitir, diğer yerde yahvedir, zeustur, odindir falan filan. bunların hepsi inançtır ve hepsinin bir mantığı yoktur. öyle öğretilmiş öyle inanmıştır. o yüzden zaten bu kadar din var ve hepsi kendini doğru zannediyor.
çünkü kanıtı yalanlar üzerine olan bir şeyi sen bunlar yalan diyerek yalanlayamazsın. din de böyle bir şey.
Karşınızdaki kişiye ben ateistim dediğiniz zaman neden inanmıyorsun gibi sorular geliyor. Neden inanayım sorusuna ise aşırı fantastik cevaplar geliyor. Artık şunu anlayın, fazladan bir iş yapan sizsiniz. Bizim bir şeyi çürütme çabamız yok ki. Sizin bir şeyi ispatlamanız lazım ve ne görülen ne de duyulan bir şeyi ispatlamak imkansıdır.
Adam senin entrylerin var olduğuna kanıt ise kuran da tanrının kanıtıdır diyor. Peki entrylerimde ben tanrıyım dersem tanrı olur muyum, farklı 2 hesap açarsam 2 kişi sayılır mıyım ?
2 dakika ne yazdığınızı, neyi savunduğunuzu düşünmek çok mu zor ?
Katillere cennet vadeden bir din olarak gördükten sonra inanmamak çok normal ama gerçek olana değil kafada kurgulanana inanmamak olur o zaman.
islamiyetin neresinde "katil ol cennete gir" "kafir öldür cennete gir" gibi bir tasfir var bi gösterin hele. Zimmi öldürmek bile iman edeni öldürmekten daha günah olduğu bir dine kalkıp bu şekilde 0-3 yaş beyini örnekleriyle gelmek gerçekten yaşınızı gösteriyor.
Bu şekilde "kafir öldürürsen cennete gidersin" durumunu savunanların sırtını dayadığı tek konu da cihaddır ama cihadın ne kadar ağır koşullarda gerçekleştirilebileceğini bilmezler.
Öldürmeyi savunanlar "akrep yılan öldürmek kafir öldürmek gibidir" hadisini savunurlar ama böyle bir hadis te yoktur, kaynak gösterilse bile sahih değildir.
Bana kul hakkıyla gelmeyen diyen bir yaratıcı nasıl olur da katil olun, öldürün der. Ondan bundan duyarak burada alim, bilgin olarak konuşmayın bari...
güzel bir filmde güzel bir replikte derki "bakış açını değiştir"
olasılık hesabı bile yapsan, beyin gibi bir yapının tesadüfen oluşma olasılığı onu bir yaratıcının yaratma olasılığından çok daha azdır.. sadece ve sadece gerçekten farklı açılardan bakmak ve inanmayı istemekten önce gerçeği öğrenmeye çalışmak gerek. yok abi nasıl oluyor ya bana mantıksız geliyor, düşünüyorum düşünüyorum ama olmuyor gibi saçmalıklar sadece adamı köreltir. gerçekten bir yaratıcının var olup olmadığını zaten etrafına bakarak bir insan çok rahat bir şekilde anlayabilir. ancak inanmaya diretenler bunların üstüne çıkarak daha derin düşünmeye başlar ve cevaplarını alamadığı soruları görünce istediği yere, yani inanmamaya* doğru eğilir...
amma bir laf var.
idrak-i meali bu küçük akla gerekmez, zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez..
duyanda mantığıyla her şeyi çözebildiğini/çözebileceğini zanneder. peh. o halde biraz kafa karıştıralım bizde madem öyle.
akıl fikre muhtaç. fikir olmadan akıl hiç bir işe yaramaz. fikir, fikri üretir. bazen de --belkide çoğu zaman-- fikirler hiç olmadık anlarda akla gelir. peki o halde bu fikirler nereden gelmektedir akla ? beynin düşünce ve fikir üreten mekanizmaları kendi kendine yeterli gelmediğinde bu yardıma koşan fikirler akla nereden gelmektedir ? işte soru bu.
mantık dediğin aklın muhayyilesi. kavrama kapasitesi. akıl sınırlı kapasitesiyle ---sınırsız--- olanı nasıl kavrayabilir ki ? peki kavrayamadığı ve mahiyeti hakkında bilgiye de sahip olmadığı --ala külli şeyy-- hakkında yürüttüğü/düşündüğü fikirle nasıl sağlıklı ve gerçek bir kanaate varabilir ?
aklını bir karargah ve komuta merkezi olarak düşünürse insan, o halde önce bir bilgi akışına ve veri tabanına (data/hafıza) ihtiyacı var demektir. peki günümüz yabancı istihbarat örgütleri niçin metafiziksel varlıkları kullanıyor ? neden öngörülmeyen bilgiye sahipler ?
günümüzde, 5 duyu her şeyi açıklayabilir mi ? bilim buna hayır diyor. niçin ? görünenin ötesinde bir alem var, peki neden ?
kibirlenmek, ahmaklık alametidir. inatla reddetmek ise cahillik alameti. araştırmadan konular hakkında bilgi sahibi olmadan ahkam kesmek ise hem tembellik hemde küstahlıktır.