ahzab suresi 51 ve 53 -dahil- arası ayetler ve bunların inme sebepleri. herhangi bi gayrı müslim size gelip islam hakkında bilgi istese ve önce bu ayetleri okusa sonrasında başka bi şey öğrenme gereği duymaz, güle güle der giderdi.
yok genel bi tanrıya inanmama sebepleri diyorsanız, zaten size telkin edilmiş dini bi şekilde kafanızdan atınca oturup yehova'yı, buda'yı, manitu'yu vs araştırma ihtiyacı hissetmiyorsunuz. kimse bütün dinleri araştırıp ateist olmamıştır, bütün ateist olanlar sadece kendi toplumlarının dinlerini inkar etmiş, sonrasına da gerek duymamıştır. yani kısaca,
telkini yıktığınız zaman, geriye inanmak için bi sebep kalmaz.
ilk insan adem müslümandır.
ibrahim, musa, bütün peygamberler müslümandır: onlara mesaj yollayan aynı allah'tır.
isa da müslümandır!
islam peygamberine gelinceye kadar çok peygamber olmasının sebebi,
islamın evrim geçirmesidir!
aynı tanrı, musa'ya ibrani kavmini yücelten mesajlar yollamış,
islam peygamberine de ''yahudileri-hristiyanları bulduğunuz yerde öldürün, onlarla dostluk kurmayın'' demiştir.
hristiyanlara gelince:
kutsal ruh-baba-oğul, musevilerin ve müslümanların tanrısı olabilir mi?
hristiyan ve museviler, allah'a inanmaz, allah'ın sözleri denilen kuran'ı okumazlar.
din kuralları, gelenekleri, eski medeniyetlerden kitaplarına soktukları mitolojik olaylar dışında- felsefeleri islam la pek uyuşmaz.
bundan başka:
adem'den islam peygamberine dek, dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan kavimlerin binlerce tanrısı olmuştur.
binlerce yıl bu tanrılara-kendini tanrı olarak sunan krallara,
inanmışlar.
yani binlerce yıl allah bu insanlara ne peygamber yollamış ne de mesaj!
eğer adem'i allah çamurdan yaratmışsa, adem müslümansa, onun soyundan dünyanın çeşitli yerlerine yayıldığı iddia edilen insanlar neden başka tanrılara taptılar,
neden müslüman değillerdi, neden tek tanrı'ya inanmıyorlardı?
bir arkadaşım, kız arkadaşıyla yaşadıkları olumsuzluklardan sonra tanrıya inancını yitirdiğini söylemişti. aslında maneviyatçı bir ailenin çocuğu olduğu halde bu kadar kolay inancını yitirmiş olması garibime gitmişti. ve ben 20 yıldan uzun süredir gözleri görmeyen ve askerlik çağından itibaren ağzında tek dişi bile kalmamış, beli iki büklüm halde ancak bastonla yürüyebilen, tam 85 (seksenbeş) yaşındaki dedemin tek bir defa bile, allaha isyan ettiğini duymadığımı, aksine sürekli "allahım büyüksün" diyerek tesbih çektiğini işittiğimi anlatmıştım. arkadaşım söylediklerinden sanki pişmanlık duyar gibi olmuştu.
aile de inanmıyorsa, tanımazsın, bilmezsin. bilmediğin, tanımadığın şeyin yokluğunu da hissetmezsin. iç huzurla hayatına devam edersin. inandan bi farkın yoktur. elbet hepimiz ölücez.