Kadınlar duygusaldır. Peygamberliğin getirdiği zorlu şartlara uyum sağlamaları güçtür. Ama peygamberlerin arkasında onları destekleyen güçlü kadınlar hep olmuştur. (bkz: Hz. Hatice)
Alı ımran suresi (42-43)
-'ey Meryem, tanrı seni seçkin kıldı, arındırdı ve alemlerin kadınları üzerine seçti'
peygamber allahtan vahiy gelen kişilere verilen ünvansa, Meryem de nebiyye peybamber sayılır.
böyle küçük hesapların insanı olmayın, emin olun tanrı cinsiyet ayrımı yapmayacak kadar tanrıdır!
eşcinselliği kötünün en kötüsü sanan milyonlarca mal düşünün. kendi heteroseksüel erkekliklerinin muazzam birşey olduğunu sanan malları düşünün. bunlar kadına inanır mıydı onu da düşünün. dini yaratanlar bunu da hesaplamışlardır elbette. this is the trick beybi uğğ.
bunun kocası olurdu, ve kocası onu büyük ihtimalle her gece sikerdi, o sebeple olmaz diyecek bir sürü müslüman varken bize düşmez aslında değil mi sevgili müslüman kardeşlerim.
"Allahın bir bildiği vardır. boş beynini bu mevzuları kaldıramaz, anlamazda, yorma kendini" denilecek durumdur.
Not:Dinsiz olman, herşeye bok atman anlamına gelmez.
din konusunda azcık bilgisi olan insanların tüm dinlerin, insanlığın en dibe vurduğu, en çok bozulduğu, en çok yoldan çıktığı anlarda geldiğini bildiği için, ve bu dönemlerde de kadın sürekli olarak erkekler tarafından geri plana itildiğini, gelse dahi ya kale alınmayacak ya dayakılacak, taşlanacak, bir şekilde susturulacak olduğunu bildiği için gülüp geçeceği iddaalardır.
allah´ın konusudur. istediğini peygamber yapar istediğini yapmaz. bundan dolayı kafa yormaya değmeyecek bir konudur. inanan için allah herşeyi bilir, verdiği kararlar üzerinde tartışılmaz konulardır. inanmayanların allah´ın verdiği her kararı tartışmaya kalkacaklarını zaten kuran kendisi beyan eder. bundan dolayı belki de kadınları ateist yapabilmek için bulunmuş bir taktik iddiadır bu. kadın peygamber göndermemişse bile, "hz. meryem" gibi çok kutlu kadınlar göndermiştir allah. öyle ki, kadına kuran´da geçtiği üzre "allah katından besinler" gelirmiş.
ama gene de allah onu değil "oğlunu" peygamber yapar. mutlaka bir bildiği vardı. haaa birileri "allah kadın düşmanıdır" diye düşünmek isteyebilirler. düşünsünler. onun hesabı da elbet birgün görülür.
yaradan kadınlara; kendi yarattığı, adına (bu özellikleri taşısa da taşımasa da) erkek denilen bir takım cins insanların akıllarının alamayacağı derecede önem vermiştir.
--spoiler--
Kadın Peygamber Neden Gönderilmemiştir??
Peygamberliğin pek çok özellik ve şartı vardır. Bunlardan birisi de erkek olmasıdır.
Bu husus Yusuf sûresinin 109, Nahl sûresinin 43. ve Enbiya sûresinin 7. âyetlerinde açıkça ifade edilir.
"Ey Resulüm! Senden önce de kendilerine vahiyde bulunduğumuz erkeklerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bunu bilmiyorsanız, bilgi sahiplerine sorun."
Âyetin mealindeki "erkekler" ifadesi her üç sûrede de "ricalen" olarak geçer.
Kadından peygamber gönderilmemesinin hikmetleri hususunda da şunlar söylenebilir:
Peygamberlik ağır bir yük, güç bir vazifedir. Kadın ise yaratılışı itibarıyla nazik ve zayıf olduğundan böyle ağır ve zor bir işin üstesinden gelemez. Çünkü peygamberlik devamlı bir şekilde sabır ve mücadele etmek ister. istisnasız bütün peygamberler hak dini anlatırken, çeşitli belâlara ve sıkıntılara mâruz kalmışlardır.
Hz. Âdem'den Peygamber Efendimize kadar bütün peygamberlere çeşitli iftira ve hakaretler yapılmış, pek çoğu işkence görmüş; başta Hz. Zekeriya, Hz. Yahya ve Hz. Cercis (A.S.) olmak üzere yüzlercesi de şehid edilmiştir. Peygamberlerin hepsi de bütün bu zulüm ve eziyetlere karşı tam bir sabır ve tahammül göstermişlerdir. Cenâb-ı Hak böyle zor ve ağır bir vazifeyi kadınlara yüklememiştir.
Ayrıca kadının biyolojik yapısı bir engeldir. Çünkü, nübüvvet vazifesini ayda 15 gün hayızdan dolayı yapamayacak, imamete geçemeyecek, orucunu tutamayacaktı. Bir de lohusalık durumu var ve hele hamileyken, işleri yürütmesi bütün bütün zorlaşacaktı. Zira çocuğu karnında veya kucağında taşırken, insanları idare edecek ordu kumandanı olacak; strateji tespitinde bulunacak ve fiziki durumunun gereği, bütün boşluklara rağmen, en önde bulunması gerekli olan bir insan kadar çevik hareket edecek...
Bütün bunlar, kadının peygamberliğini imkânsız kılan şeylerdir. Evet, bunların kadınlar tarafından, kadınlara has arızalarla birlikte yürütülmesinin imkânı yoktur. Efendiler Efendisi de (S.A.V.), bu hususa dikkati çekmiş ve onları : "Yâni dine ait meseleleri tam yerine getiremeyen ve bazı şeyleri idrak edemeyenler" diye anlatmıştır. Evet, dediğimiz gibi, neredeyse ayın yarısı arızalı.... Keza, çocuk yüzünden ibadetleri kusurlu ve noksan, sonra da peygamberlik! Halbuki Peygamber, rehber ve kusursuz bir önderdir. Çünkü herkes onun vaziyetine bakıp durumunu ayarlayacaktır. Herkes kadınlığa ait keyfiyetleri de, Peygamberin saadet hanesindeki kadınlardan öğrenecektir.
--spoiler--
