protesto alkışı olmadığı ve ayakta yapıldığı müddetçe yüzünüzdeki istemsiz gülümsemeyle ve başarmanın gururuyla sizi izleyenlerin kalplerine bakmaktır. alkışlanmak özgüven kazandıran, gurur okşayan en yüce olaydır. güzel şey alkışlanmak...
yapılan ortama göre anlamı değişen bir eğlemdir.
1- tv programlarında şaşakcı durumu değeri sıfır bir durum
2- insanlar için faydalı bir durum gerçekleştirmekte değeri ölçülemiyecek bir durum
sahnede olmanın en büyük hazzıdır. o sahneye aşık olur bir daha da inmek istemez kimi bünye.
alkışlayan elleriniz dert görmesin dileği gerçekten samimidir. zannımca yani.
tiyatro oyunu sonrası oyuncular sırayla selam verirken sıra size geldiğinde şiddeti daha da artıyorsa keyfi ve heyecanı daha da katmerli olan bir gurur okşanma anıdır.
elbette insanın kendine güveninin yükselmesini ve kendinle gurur duymasını sağlayan bir olaydır. Siz bir konferansta zihninizi konuşturmuşsunuzdur ve insanlar bunu takdir ettiği için alkışlamışlardır. Fakat kanımca iki çeşit alkış vardır. Birincisi, yani en halis munis olanı yaptığınız konuşmayı, oynadığınız tiyatroyu, çaldığınız piyanoyu izleyicinin gerçekten beğendiği için ve başarılı bulduğu için alkışlamasıdır. ikincisi ise sahte alkışlamadır. Örneğin Yetenek sizsiniz programında seyircilerin alkışlaması için 3-4 sıra başına bir amigo koyuyorlar ve seyirci içinden gelmese bile alkışlamak zorunda kalıyor.