haram ve sevap, iyi/kötü ve doğru/yanlış kavramlarının dinsel sosla sulandırılmış biçimidir.
alkol de ancak bu bağlamlar da değerlendirilebilir; haram ve sevap gibi bilimsel dayanağı olmayan ölçütlerle değil.
haram olma kısmı, kullanım amacı değil içildiğinde bilincinizin kaybolması ve yapılmaması gereken her türlü ve anayasa ve kanunların da altını çizerek suç saydığı eylemlerde bulunulmasıdır.
En basit anlamda trafik kazası ve mahsum insnaların ölümüne kasıt.
bir evren yaratıyorsun, sonra 15 milyar yıl bekleyip arkasından da kıyıda köşede kalmış ortalama bir galaksinin uzak bir köşesinde bulunan küçük ve önemsiz bir gezegende insanlar yaratıyorsun. bu arada insanlardan baya bir önce de mayalanmayı sağlayan bakteriler ve doğal olarak alkolü zaten yaratmışsın. aradan 150binyıl daha geçmesini bekliyorsun. bir din bir de paygamber yolluyorsun. o peygamber ve din yolladıktan sonra bir 20 yıl kadar daha bekleyip sonra da alkol haram diyorsun.
her şeyi bilimsel bir dayanapa bağlıyanlar siz aşık olduğunuzdaki duygularınızı bilimsel bir şekilde aktarabilir misiniz? ya da anlık bir korku hissini aktarabilir misiniz? işte demek her şeyin bir bilimsel dayanağı olması gerekmiyormuş. alkolun haram olmasının vasfı kafa yapması değildir. vücuda ve beyindeki bilinç altına verdiği zarardır.
olasılık hesabının kim tarafından yapıldığına bağlıdır.
haram ve günah insanın kafasında filan değildir. tamamen yaratıcının tasarrufundadır. o'nun yasakladığı haram olur.
allah binlerce yada milyarlarca yıl beklememiştir. bu, insanın ufacık aklında oluşan bir algıdır. çünkü o zamandan ve mekandan münezzehtir.
yoruma dayalı olarak doğru bir önermedir, alkol içilmediği taktirde haram olmamakla birlikte tıpta sıkça kullanılan yararlı bir maddedir, ayrıca mikrop kırıcı özelliğinden dolayı dezenfektan olarak da kullanılabilinir, uyarılar tüm insanlığa yapılmış olup insana seçe hakkı verilmiştir, inanmak ve inanmamak nasıl insana bırakıldıysa içmek ve kullanmak da insanın özgür iradesine bırakılmıştır.