ev yapımı erik kayısı rakısının susuz içildiğini masaya oturduğumda öğrendim. tabi fazla uzun süreli olmadı sabah kafamda duble yollar yapıyolardı sanki.
Yapmayın dostlar, benim değer verdiğim bana hiç değer vermediği için ben yaptım, pek hoş olmadı.
En yakın arkadaşımı arayıp sol bacağımı sizde unutmuşum demişim..
alkol tüketimiyle içli dışlı olmaktır. kesmez çünkü, yahut damak alışkanlığını aşmaya çalışmaktır. kimisi artistlik olsun diye de sek içer, yaklasık 1 saat sonra kendisini tuvalette bulabilirsiniz. şişede durmaz çünkü, o artık kılozettedir.
rom iç yüzde 80, ya da absinth iç, neredeyse aynı hesaba gelir, diye karşılık vereceğim içme eylemi.
ama şunu söyleyeyim ; sonunda büyük ihtimalle kusarsın. ben öyle çok yüksek alkol oranlı içkileri içip kusmayan adam...yani en sonu votka´dır, onda bile olsun olsun yüzde 45 alkol olsun.bundan fazlası, mesela oturup yarım şişe absinth´i bi gece de tüketen adam, ben bilmiyorum. içmeye içersin, sonra direk hepsini kusarsın. onu vücutlar az miktarda içildiği zaman kabul ediyolar. biz bikaç arkadaş, bi şişe rom´u bitiremedik. şaraba döndük gene...geçmiyo insanın boğazından... benden söylemesi.
tüketim aralığı kısaldıkça, alkole karıştırılan diğer maddeler azalır. bu aralık sıfıra indiğinde alkol sek tüketilmeye başlanır. ya boka sarar, ya kısa bir dönem yüksek dozda eğlenceye sebep olur. ama çok uzun sürmez bu durum.
