bugünün yorgunluğundan,yarının kaygısından uzaklaşılmak istenen anlardır. müzeyyen ablanın eşliğinde olursa daha bir etkili olur. (bkz: kimseye etmem şikayet)
alkol kullanmayı yaşam standardı haline getirmiş bir insan için ihtiyaç duyulan bir an yoktur zira alkolik insan zaten sevinir içer, üzülür içer. içmek için mutlaka bi sebebi vardır herzaman.
canının çektiği zamandır.
öyle laletayndan alkol alınmaz, lise 2 veledinin sigara aşkı gibi para gramına kadar alkole yatırılmaz.
efkarlıyken içilir diye bir klişe vardır, yalan.
efkarlıyken ölünür, onu bir geçicen. dedim ya, sıyrıl ergen triplerinden.
arkadaşlarına toplanıcaksın, eline ne gelirse bol bol alıcaksın.
ama bir sefer olacak. geberene kadar içiceksin, sohbetin olucak. izleyecek filmin olucak.
sabaha karşı 4 - 5 arası ara verip, yağan karın altında topluca kelle paça içmeye gideceksin.
yolda arkadan arkadaşlarının önüne koşup ayakkabılarına tüküreceksin,
yürüyen arkadaşının omzuna birden çıkıp " edriyıııın ! " diye bağıracaksın.
kelle paça içerken polislere viski ikram edeceksin.
" abi istersen gbt al, istersen sicile işte. ama insanlığımızı geri çevirme ! " dediğin an o polis ağlar zaten.
öğrenciye kıyamaz.
kısacası, tripliyken değil. mutlu ve kalabalıkken içeceksin.
" the more, the merrier. " demiş atalarımız.