tekke ve zaviyeler kapatılıp, atatürk'ün altı ilkesinden altı okundan biri laiklik benimsenince kuyruğu kesilen yobaz kadar acı çekmemektedir.
alkol yasağı fazla uygulama olanağı bulamayacağı için de durumun o yobaza sağlam kapak olacağı kesindir.
yobazlıklarını ancak klavye başında yaşayabilen, kuduz köpeğin salya saçtığı gibi entry fışkırtan yobazcıkların kuyruk acılarının içinde küçük avuntular bulması, modern insanı yalnızca gülümsetir.*
yarın bir gün devran döndüğünde ve zorla başına türban taktığın karının, kızının sokağa türbanla çıkması yasak hale getirildiğinde bu faşist zihniyetin ne olduğunu anlarsın.
sanıyorsunuz ki faşizm sadece sizin yapabileceğiniz bişeydir. rüzgar eken fırtına biçer. sen insanların özgürlüklerine tahammülsüz olursan güç el değiştirdiğinde de senin özgürlük alanına müdahale ederler.
dolayısı ile zırcahil bir zihniyetle bu faşizan ve gerici yasakları savunmak insanlıktan zerre nasibini almamak demektir zira ahlakı ve bilinci gelişmiş her birey kendisine yapılmasını istemediği bişeyi başkasına yapmaz, yapılmasını da istemez.
evinde gözyaşları içinde höykürerek nasıl nasıl bu nasıl olabilir diye ağlayan laiktir. alkol laiklerin ritüelidir zaten. sanki yaşamak için alkole muhtaçmış gibi bi hava estirir bu az gelişmiş zekalar. evet.
