komple alkolü bu ülkede kimse yasaklamaz!!! eli mahkum ya sak la ya maz.
turizm bu ülkenin ekonomisinin kabaca 15-17si.
kabaca kazandığı para minimum 25... en üst 40... hedeflediği 60 milyar dolar!
alkolü komple ülkede yasakladığın gün:
- on milyarlarca dolar bir sektörün anasını zikersin...
- yüz milyarlarca dolar yatırımın anasını zikersin...
- milyarlarca dolar eline geçen verginin anasını zikersin.
- yüz binlerce ve hatta bir kaç milyon insanı birden işsiz bırakırsın.
- turizm entegre bir olaydır... inşaat gibi 100 tane sektör mal yetiştirir... onların da anasını bellersin.
dövizi bir nebze dengeleyebildiğin en bedava imkanı kendi ellerinle kaldırdığın için ertesi hafta döviz ne kadar yükselir bir tahmin edin...
birden tüm dünyada birden en boktan 10 ülkeden birisi olma durumuna düşmekten dolayı yaşayacağın kayıpları.
bunlar sadece sırf turizm üzerinden bu kadar etkiler ülkeyi.. ki daha yazacak tonla domino etkisi olur.
şark kurnazı bir şekilde turiste serbest vatandaşa da yasak diyemezsin. anayasa izin vermez.
yasaklayan hükümet 1 ay dayanamaz...
ülkenin anasını ziktiğinle kalırsın... kendi kendini devirirsin.
insanların koyduğu keyfi yasaklarla tahrik olan ergenleri bir tarafa koyarsak, ankara'da olmayan yasaktır. Sabah 5'e kadar alkol satan ve içilen mekanlar bulunmaktadır.
Her bölge için 10 dan sonra alkol satan mekanlarla ilgili yardımda bylunabilirim.
Olması gerekendir. Neden dinimiz yasaklıyor diye birşeyler yapmıyorsunuz da( içmemek gibi)insanlar yasaklıyor diye ayaklanma çıkarıyorsunuz(içmeye can atmak gibi)?
insanı cinnete sürükler.
Konya'da okuyorum. Arkadaş dün aldım arkadaşı yanıma. Gece 00.00 dedim seni güzel bir mekana götüreyim. Bosna hersek'te caffe de lucca var bilen bilir. Artık yok. Gece bir gittik kapatmışlar mekanı. Başka alkol satışı olan mekan da yok. Deli oldum ya. Şikayet etmişler muhtemelen. Arkadaş 1 aydır icmiyorum ya.
evde olmuş 89 tövbe 98 şişe. yani yer gök şişe olmuş mutfakta adım atılmıyor. üşengeçlikten sıyrılıp toplamışım ortalığı. yapmışım onları 10 poşet arkadaşı bekliyorum. gelecek ki gideceğiz şişeleri satmaya. bir baktım saat 21:46 önce bir ufak tayyip sövgüsü sonra aradım arkadaşı. yoldayım geliyorum 20-25 dk ya oradayım dedi. ulen dedim köşede ki bayi kapanacak gelsene hemen. yok dedi uzaktayım. bir ufak tayyip sövgüsü daha. ulen poşetler kapının arkasına yığılı içeri alsam geri yarın falan derken yalan olacak, hazır ortalığı da toplamışım mis gibi. bir ufak tayyip sövgüsü daha. önce kapıyı açtım sonra yüklendim poşetleri. çıktım kapıdan ama kapıyı kapatamıyorum zaten her parmağıma zorla geçirmişim birer poşeti. ayakla çekiyorum ama poşetler o kadar kabarık duruyor ki çarpıyor kapanmıyor. önce bir ufak arkadaşa sonra tayyibe sövgü poşetleri bıraktım. kapıyı kapattım. temiz 2 dk uğraştım tekrar yüklendim. bir indim apartmanın kapısı kapalı. açana kadar göbeğim çatladı. tabi bu esnada kapatanla tayyip bir acayip oldular. çıktım apartmandan ama uğraşırken ki sürelerle birlikte her parmağımda 5-6 dk dır birer poşet var 10 şişeli. parmaklarım et kesti durdum poşetleri bıratım.*** 2 dk dinlenip tekrar yüklendim. 2 dk da yüklenmek sürdü. 10 adım attım ki poşetlerden biri delindi her yer oldu şişe 2 tanesi de kırıldı. şişeyi yapan poşeti icat eden ve tayyip grup yaptılar. bir şekilde toplandım bayiye vardım. ama terlemişim, parmaklarım acımış, öfkelenmişim, söverken girdiğim günah da cabası. bayici baktı. kardeşim ne yaptın sen? sokaktan mı topladın bu ne? kendine işkence mi yapıyorsun ? derken bayiciyle tayyibi tost ettik. neyse amacım ortalık toplansın, şişeler ortadan kalksın 19,60 cebe kalsın idi, aklımda gram içmek yoktu. ama o kadar olaydan sonra 21:58 de ver dedim abi 10 tane bira ver. 98 tövbe 96* şişeyi verdim bide üste cipsi çereziyle 26-27 daha verdim. 1. yeni bitti 2. yi açtım şimdi. iştaha geldim resmen. birayı da 10 tane alıyorum ki aman gecenin bir vakti biram bitip tekrar sövmeye başlamayayım.
kısacası içmeyecek insanı içirten, 3-4 bira alacak adamı ne olur ne olmaz deyip 6-7 bira aldırtan, aldığı kadarı da nasıl olsa var deyip içirten yasak. ulen bari 12 olsaydı diye dileten yasak. neyse, dedirten diye tanım yapmak ta yasak. ben başa dönmeyeyim...
alkol yasağı değildir, 22.00-06.00 arası alkol satışı yasağıdır. 22den önce ve 6dan sonra alıp dilediğinizce ziftlenebilirsiniz, parekende satmayan herhangi bir yere gidip şişe şişe devirebilirsiniz, ama o saatte bira almak için beyaz şahinleriyle dışarı dökülen barzoları engellemek için mükemmel bir uygulamadır.*
adı korkutucu olandır.
alkol yasağı dendiğinde, anlam olarak genişliyor.
o yüzden de bir bütün olarak tepki doğuruyor.
ha diyelim ki, alkol yasağı gayet özgürlükçü bir partinin düzenlemesi ile,
alkol satış müfredatı şeklinde girseydi yürürlüğe,
örneğin fransadaki gibi, belirli bir saate kadar pub'lar,
o saatten sonra, belirli bir saate kadar misal barlar,
onlar kapanınca da sabaha kadar gece klüpleri açık olsaydı, sorun kalmaaycaktı.
bir ürünü sunarken, sunumunuz çok önemlidir.
berbat bir sunum yaparsanız, ürününüz harika bile olsa, müşteriyi kaybedersiniz.
ancak başarılı bir sunum ve duruşunuz varsa, vasatın biraz üzerindeki ürürünüzü bile,
güven vermenizden dolayı başarılı bir şekilde satarsınız.
türkiyede alkol yasağına doğan tepkinin nedeni, başarısız sunumdur.
bu da tüm olayları, ''yasak, her şey yasak'' şeklinde sunanların hatasıdır.
güncelleme deseler böyle olmayacaktı.
ama güncelleme kelimesini ''zam'' kelimesi yerine kullandıklarından,
onu da kullanamıyorlar artık.
yanlış sunum, bol tepki...
gecenin bi saatine kadar dükkanını açık tutup ekmek parası peşinde koşan esnafı bitirip, saat 10 a kadar açık olan, bir ton promosyonla içki satan süpermarketlerin daha çok müşteri çekmesi için yapılmılş sonra da insanlara bu sizin iyiliğiniz için diye yedirilmeye çalışılmış ve belli bi kesim üzerinde başarılı olmuş yasak.