alışveriş yaparken atom bombası etkisi yaratmaya sebebiyet veren savaşlar. *
herzaman ki gibi evde ekmek bitmiş evin reisi olaraktan ben alıyorum bu ekmeği hep , tesadüfe bak ki peynir , meyva suyu , tuz da bitmiş. marketin yolunu tuttum bunları tedarik etmek için ekmek , peynir , tuzu aldım meyva suyuna yöneldim , sadece tek bir karışık meyva suyu vardı , yanımda onu gözüne kestirmiş olan kadını gördüm. birbirimize bir bakış attık ve mücadele başladı , hızlı adımlarla başlayan yarış bir koşuya dönüşmüştü , o meyva suyuna ulaşmak için marketi yıkmıştık resmen , en son hatırladığım konserveleri düzenleyen elemanı kadının üzerine itmiştim. gözlerim kararmıştı , vahşice koşuyordum. en sonunda beynime kan gitmeye başladı ve meyva suyunu sepete koydum. arkama döndüğümde çatışmanın ağır izlerine şahit olmuştum. sanki markete el bombası atılmıştı ! hemen kasaya koştum , kasiyer baygındı , tahminimce kadının bana fırlattığı konserve kafasında patlamıştı. onu uyandırmaya çalışmıştım , fakat artık herşey için çok geçti , zamanım yoktu. kasaya 10 lira bırakıp oradan kaçmıştım , hassiktir sepet elimde kalmış , döndüm sepeti bırakayım diye bir de ne göreyim kasiyer kız uyanmış , 10 lira ve elimdeki sepeti görünce " pp... pardon hemen ilgileniyorum. " dedi 3 lira cepte kaldı bu sayede.
eve döndüğümde kendimi çok yorgun hissediyordum. yatağa uzandım. uyandığımda tarih 1850 ydi toplar patlıyor , kılıçlar şıngırdıyordu. tahminimce hala uyuyordum.
uyandığımda saat 16:25 idi , oha .mına koyim 6 saat uyumuşum. mahmurluğu üzerimden atamadan kız arkadaşım belime yapışıp " canııım bir pantul beyendim onu alalım mıııııı ? " diyordu. salak ben " tamam " dedim. yüzümü yıkadım felan giyindim , pantul merkezinin yolunu tuttuk , oraya vardığımızda ortalık mahşer günü gibiydi , kapıdaki görevliye sordum " noluyo birader burda ? " o da şöyle cevap verdi " bugün pantullarda indirim var hemşerim. " başımdan aşşağı kaynar sular dökülmüştü adeta , indirim mi vardı ? lanet olsun saat 12 ye kadar bu lanet yerde bekleyemezdim ! kızı elinden tuttuğum gibi koşmaya başladım , sırada bekleyen insanları etrafa fırlatıyordum alışveriş insanı küçük olduğu için pek zorlanmadım ardından hızımı alamayıp birşeye çarptığımı hissetim gözlerim karadı ve yere düştüm , şoku yavaş yavaş atlatırken algılarım açılıyordu , etrafımda insanlar toplanmış , kız arkadaşım endişeli gözlerle başımda diz çökmüş bekliyordu. yavaş yavaş doğruldum , bunlar halan etrafımda " ayı mı oynuyo ? " dedim bunlar sıralarına geçti tekrardan. kız arkadaşım kolumu çekiştiriyordu , " ? " dedim o da " şu herif istediğim pantulu almış hasan ! " dedi , adama doğru koşmaya başladım , adam beni farkettiğinde herşey için çok geçti , slowmotiona geçmiştim ve tekmeyi buna geçirdim , tekmenin etkisiyle adam duvara yapışmıştı , yere düşen poşeti elime aldım içinde ki pantulunu çıkardım ve kız arkadaşıma gösterdim " bu mu istediğin ? " diye o da kafasını sallayarak beni onayladı. kasaya yöneldim , güvenlik görevlisi önüme atladı " kardeş al pantul senin olsun yeter ki siktir git buradan ! " diye bağırdı. ben de söylene söylene ayrıldım oradan. hassiktir kızı unuttuk , döndüm kız arkadaşımı aldım öyle ayrıldım oradan.