sadece baba şefkati ve para verebilen bir adamla bu işin gitmeyeceğini söyleyen herkesi doğru çıkarmıştır. genç bir kadının başka ihtiyaçları da vardır.
belki hiç birimizi ilgilendirmeyecek bir olay evet ama gerçek olan bir şey var ki o da kanser bir kadının bu dünyaya kalbi kırık bir şekilde veda ettiğidir. artık her şey için çok geç.
evlendikleri ne kadar bizi ilgilendiren bir durum değilse, boşanmaları da bir o kadar bizi ilgilendirmeyen durumdur. (yahu arkadaşım kim kiminle ne yapmış derdi bizi mi germiş )
kanser hastası eşini son demlerinde sana birkaç aylık beraberlikten sonra boşanma davası açabilecek birisi için terkediyorsan yazık sana gerçekten yazık.
en az ali sunal - gökçe bahadır ya da herhangi başka çiftlerin boşanması kadar normal olan durumdur.
aşık olduklarını sanmışlar ama değilmiş belli ki. ya da anlaşamamışlar.
yani sebep; başkalarının mutsuzluğu üzerine evlilik kurdukları için değil anlaşamadıkları için.
ayrıca evliliklerinin de o kadar olaylı olmasının sebebi yine halktır. halkın ön yargılarıdır.
dağılın şimdi.
edit: kadın zaten kanserdi lan. zaten ölümcül bi hastalığa yakalanmıştı. tabi ölcekti. neyin kafasını yaşıyosunuz?
Kaynağın kimden olduğu çok önemli. Büyük ihitmal kaynak erol köse. Bu yüzden bu tip durumlarda sazan gibi atlamak yerine biraz bekleyip suyun durulmasını beklemeliyiz. işin boyutu bir kaç gün sonra tamamen belli olacaktır.
beklenen hadisedir diyenler için söylüyorum ki ben beklemiyordum. zira aklımı buna yormamıştım hiç. ancak başlığı görünce şaşırmışlığım oldu kabul ediyorum. e aradaki nesil farkından dolayı anlaşamamaları doğaldır. aşk, sevgiye dönüşünce de bunu hissetmiş olacaklar ki böyle bir karar almışlar. hayırlısı olsun.
bu ülkede bazı işlerin bir an önce halolabilmesi için ünlü olması gerektiğini gösteren haberdir aslında. dün dilekçe veriliyor ve bugün dava görülecek. tanıdığım bildiğim insanlar var ki böyle sikik bir boşanma davasını yılda sadece 5, 6 ayda bir, yani iki kez duruşma görülerek sürdürüyorlar ve 3. senenin sonunda mahkeme "ben sizi boşamıyorum bugün gidin 3 sene sonra gelin" diyor. ulan madem boşamıycaksın ne diye tarafları 3 sene boyunca sterese sokuyorsun. meşhur olmayınca durum bu demek ki.
beklenen hadisedir diyenler için söylüyorum ki ben beklemiyordum. zira aklımı buna yormamıştım hiç. ancak başlığı görünce şaşırmışlığım oldu kabul ediyorum. e aradaki nesil farkından dolayı anlaşamamaları doğaldır. aşk, sevgiye dönüşünce de bunu hissetmiş olacaklar ki böyle bir karar almışlar. hayırlısı olsun.
bu ülkede bazı işlerin bir an önce halolabilmesi için ünlü olması gerektiğini gösteren haberdir aslında. dün dilekçe veriliyor ve bugün dava görülecek. tanıdığım bildiğim insanlar var ki böyle sikik bir boşanma davasını yılda sadece 5, 6 ayda bir, yani iki kez duruşma görülerek sürdürüyorlar ve 3. senenin sonunda mahkeme "ben sizi boşamıyorum bugün gidin 3 sene sonra gelin" diyor. ulan madem boşamıycaksın ne diye tarafları 3 sene boyunca sterese sokuyorsun. meşhur olmayınca durum bu demek ki.
bazı değerlerin ne kadar çabuk tükenebileceğine örnek bir boşanmadır.
hastalıkta ve sağlıkta evliliğin sürekliliğinin olmadığını kanıtlamışlardır.
yaşlar arasında uçurumlar olsa bile aşk yaşanabilir; ama yaşanamazı kanıtlamışlardır.
evliliğin çok zor ve kutsal olduğu; ancak bu kadar basit ve dejenere olabileceğini kanıtlamışlar.
ve tabii ki bitişlerin de bu şekilde hemen noktalabileceğini kanıtlamışlardır.
aslında elbette yukarıda saydıklarım kanıtlanmış gerçeklerdir ancak; topluma ve yetişen gençlere örnek; topluma mal olmuş kişilerin bu konularda daha özenli ve titiz olmaları gerektiğini kanıtlayamamışlardır.
aralarindaki yas farkina aldirmadan yapilmis bir hatanin bosanilmasiyla telafi edilcegini dusunmuslerdir. esini en zor durumda birakip genc bir bayanla evlenip mutlu olmasi mumkun mudur?