başkan, başkan olunca bir süre bocaladı.çok normal çünkü takım beklediğinden daha büyük bir borç içindeymiş.görünce resmen morali bozuldu.
bir taraftan da kurmak istediği haklı ve güzel olan sistemi hemen uygulamaya sokmak istedi. tam bir taraftar gibi. duygusal ve aceleci. tabi bu sırada hatalar da yaptı. amaaaa işte o anlarda zenginliğinden ve kişliğinden de daha önde olan fenerbahçe taraftarı olma özelliği devreye girdi.
tribünde ne yapar taraftar? bakar herkes hangi tezahüratı yapıyorsa onlara uyar. çünkü binlerce göz ve beyin o an en gerekli tezahüratı yapıyordur. binlerce beyin yanılmaz.
ali koç bu çok önemli özelliğine döndü. ersun hoca yı her şeye ragmen takımın başına geçirdi.
başkan, sakın sözünü yedin gibi gelmesin sana. sen taraftarsın. sen ersun hoca yı istedin ve getirdin. insan kendi istediğini yapınca sözünü yemiş sayılmaz.
sen en büyük başkansın ve fener senle başarıdan başarıya koşacak. ersun hoca yı da asla bırakma.
ileride başarısız olursa çek yedeğe, de ki hoca kulübe de bekle. iyi olunca tekrar oyuna gireceksin ama asla uzaklaştırma. yanına danışman al. klüpte görev ver ama hep orada olsun. ersun hoca fenerbahçe nin saldırgan oyun ruhudur. fener saldırmazsa büyük olur mu?