Diyanet işleri Başkanı Ali Erbaş, boşanmaları eleştirirken yaşanan bu durumda suçlu olarak çalışan kadınları gösterdi. Erbaş, “Hiçbir meslek ya da hedef; aile olmaktan, anne olmaktan daha önemli kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Gönül ister ki, oturduğumuz yerden kazanalım ama olmuyor.
Sizin gibilerin eline ve ağzından çıkacak bir lafa bakacağımıza çalışıyoruz biz de, ne yapalım.
Ali erbaş denen yobazdan beklenebilecek bir cümledir. Seni niye geriyor kadınların çalışması? Tabi kadınlar kocalarının eline baksın, onlara kul köle olsun, evden dışarı çıkmasın, özgür olmasınlar değil mi? Hem çalışan, hem de anne olan milyonlarca kadın var. Kadınlar ikisini de becerebiliyor. Bir kadın çalışırsa, çocuğuna daha iyi imkanlar sunar, kendi parasıyla da çocuğuna bakabildiği için mutlu olur. Cihatçılar gibi kılıcı iyice sıkan birinden de çok fazla şey beklememek lazım.
diyanet işleri başkanı mı magazin insanı mı belli değil.
kadınlar hayata ne kadar dahil olursa bir toplum o kadar gelişir.
islam'da da kadın çalışmaz diye bir şey yoktur.
Tesettürle üniversite, okuyamama çalışamama korkusuyla oy veren kadınlardan da vazgeçildiyse durum cidden kötü. Siyasi bir istikrar da yok artık. Anlaşılan o ki: "güçlü türkiye"nin içinde artık kadın emeğine de yer yok.
"Ülkede fakir aile bırakmamış" ve Hayatı boyunca çalışmamış bir aile ve çalışma bakanımız olduğundan normal tabii.
Yazık, en çok da eşlerinin, kızlarının özgürlüğünü, ekonomik bağımsızlığını kocalarının, babalarının paralarına endeksleyen bu zihniyete yazık.
Bir gün Kur'an'ı Türkçe okumak caiz değil diyor bir gün kadınlara sataşıyor, başka gün yine gündem değiştirici bir şey söylüyor. Yani, ciddiye almaya değmez.
“Boşanmalardaki en büyük sebep sorumsuz ve ilgisiz davranma olarak ortaya çıkmaktadır."
evliliği ve tüm ilişkilieri dinamitleyen bir sorundan bahsetmiş. problem gören?
"Hangi açıdan düşünürsek düşünelim, hiçbir gerekçe ya da meşgale aile olmayı ertelemeye ve aileyi ihmal etmeye ilgisizliğe, mazeret olamaz."
aile olmanın öneminden bahsediyor. diyanetin başındaki kişinin "serbest ilişki yaşayın. evlenip ne yapcaksın. nerde akşam orda sabah." demesini beklemiyorsunuz değil mi?
"Hiçbir meslek ya da hedef aile olmaktan, anne olmaktan daha önemli kabul edilemez. Hiçbir sorumluluk baba olma sorumluluğundan daha büyük olamaz"
yalan mı söylüyor "kariyerde kariyer" nereye kadar. e sonra!
"Elbette hayatın her alanın da olduğu gibi ailede de zaman zaman zorluklar, kırgınlıklar mümkündür. Önemli olan karşılaşılan sıkıntıları haksızlığa yol açmadan sabır ve fedakarlıklar ve adalet duygusuyla aşmaya çalışmaktır. Ailede herhangi bir sorun ortaya çıktığında gerek kadın gerekse erkek için başvurulacak ilk merci aklı selim olmalıdır. Vicdan, güzel ahlak ve sorumluk olmalıdır.”
genel olarak sosyal olarak problemleri aşma yönteminden bahsetmiş. bir din adamından ne demesini bekliyorsunuz. "hayatın her alanında 'kör bulduğunu. topal tuttuğunu s.ksin' " mi deseydi.
ben bir suçlama göremedim.
bir gazetenin manşetine göre sözleri okumadan yorumlamak doğru değil.
açıkçası altına imza atmayacak insanda ben "anneyim", "babayım", "evliyim" demesin.
bal gibi de doğru söylemiş. tüm erkekler mi kansız. tüm erkekler mi kumarcı içkici, dayakçı. çocuklar bakıcıların insafına, kreşlerin vurdumduymaz merhametine bırakılıyor. anne sevgisinden ilgisinden gün boyu mahrum kalıyor. bu boyuttan düşünen çıkmaz. tabi yeme içme gezme parası nerden gelecek...
Ben dikkatlice okudum , bir sıkıntı göremedim. Adam hicbir meslek anne olmaktan , aile olmaktan önemli degil demiş. Sözlerinin devamında sadece kadınlara değil erkekleri de kastetmiş ailenizi koruyun demiş. Insan neyi tercih ediyorsa onun pesinden gider , yani kadınlar hem çalışsa hem de ilk 6 yıl çocuklarına kendi bakabilse cok güzel olurdu ama ülkemizde böyle bir durum yok , 2 yaşında çocuk kreşte. Bu durum cocuk için de anne için de zor.
Suçlamak degilde ne işiniz var iş hayatında evli çocuklu ve mutlu olun demiş.
Reis i gibi herkese rol model ve hayat tarzı biçmeye çalışmış.
Ya insanlari bi salın su akar yatağıni bulur zaten.
ÇOK sevgili ve muhterem diyanet işleri başkanım biliyorsunuz ki hz. hatice annemiz zamanının en büyük tüccarlarındamış. hatta kervanı sabah ezanında yola çıkmaya başlasa anca ikindide bitermiş. şu zihniyet arabistan cahiliyesinde yok.
erkekler sefere çıktığında tüm obayı kadınların yönettiği türk ırkında kadını değersizleştirme çalışmaları arap esintileri ile başlamış ve hala devam etmekte...arap götü yalamayı bırakıp türk olduğumuzu hatırlamak zorundayız...
ne güzel söylemişti mehmet aslantuğ;
"Hiçbir kadın geleceğini bir adamın vicdanına, aşkına, günün sonunda aklının karışmasına bırakmamalıdır."
"Hayat ihtiyaç duydukça başını güçlü bir erkeğin omzuna yaslayan bir kadın olmakla; güçlü bir kadının omzuna yaslayan erkek olmak arasındaki farka göre kurulamaz. Buna göre dizayn edilen toplumların varacağı bir yer yok. Kumdan kaleler gibi, yıkılırlar!"