yandaş yobazların enik olanlarının kendisine kin kustuğunu görüyoruz. sıçtıkları bok marmara'ya varmış olsa ali bulaç'ın yobaz hareket içindeki yerinden, geçmiş "hizmetlerinden" haberdar olurlardı.
ali bulaç, refah'ın yükselişini sağlayan propaganda hamlesinin en önemli neferlerindendi. o günlerde habire şeriat talep edilir, televizyonlar şeriat-laiklik tartışmasından geçilmezdi. ali bulaç "medine vesikası"nı dilinden düşürmez, çift hukukluluk talep ederdi. sonra 28 şubat döneminde türbanı var gücüyle savundu. yobaz enikler bunun kitaplarını okudukça aydın olduklarını sanıp, kasım kasım kasılırlardı.
şimdi kendisine sövenlere bakıyorum, işte destekledikleri şahıs 14 yıldır iktidarda, asla ve asla şeriat talep etmeyen, iktidarı sıkıştırmayan enikler.
ali bulaç düşmanımdır, günahım kadar sevmem, kodese atılması çok hoşuma gitti amma velakin tırnağı bile olamayacak eniklerin, göt yalamaktan pütürünü kaybetmiş iğrenç dillerine dolamaları ağrıma gidiyor.
bir jenerasyonu "radikal islam" fikirleriyle adeta sikmiş, şimdiyse cemaat tetikçiliği yapan yazar. öyle ki camianın kendi içinden yetişmiş yazarları aforoz etmede bu ve diğer tetikçi birincil rolü oynamışlardır.
Kuruluşundan beri AK Partiyi eleştiriyor, yeri gelince de destekliyor, savunuyorum. Eleştiriler son 6-7 aylık meselenin ürünü değil. Hamdolsun aklım ve şuurum yerinde. Kimse beni parayla satın almış değil. Yarın belki milletvekili olur, belki 1915in bakanı olurum diye fikri haysiyetime gölge de düşürmedim. Devletin 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubattaki reflekslerinin son altı ayda harekete geçtiğini görüyorum. Darbelerin hepsini yaşamış insanım. Kodlarda en ufak bir değişiklik yok. Bu son operasyondan da AK Parti dahil bütün dindarların zarar göreceğini söyleyip duruyorum. Olaylar beni doğruluyor. Ergenekonun sadece ulusal solcu kanadı deşifre edildi, asıl muhafazakâr-dindar kanadı olduğu gibi duruyor; AK Partiyi manipüle ediyor.
Acı elma metaforuna binaen;
Ali bey, islamı kendine benzetmeğe çalıcaşığına
kendi islama yaklaşsın.
Allahın emri ayetler belli değilmidir?
Peygamber efendimizin güzel hadisleri, sünnetleri bilinmezmi?
Lütfen dine yeni birşeyler katmağa çaba harcamayalım.
''Kadın çalıştığı için erkek cinayete itiliyor'' gibi saçma sapan bir şeyler yazıp durmuş Zaman gazetesi yazarı. insanı kendisi ve kendisi gibiler şoka uğratıyor ciddi ciddi. Erkek tecavüz eder bir şekilde savunulur, karısını döver yine savunulur, adam öldürür yine yine yine savunulur ve bütün bu yapılanlar kadınlara bağlanır. Neyin mantığı bu ? Nasıl çalışıyor beyinleri bir anlayabilsem.
düşünce dünyamı derinden etkilemiştir. Batı'nın faşizm, komünizm, laiklik, demokrasi, özgürlük gibi kavramlarını islam penceresinden çok güzel açıklıyor kitaplarında. Ona minnettarım.
önce metalci mütedeyyini üzdü şimdi de türbanlı moda bloggerlarını, küçük esra elönü kopyalarını... gencolar panikte.
özgürlükçü, demokrat ve entelektüel olarak falan tanımlıyorlar ali bulaç'ı sağda solda. her şeyi zıttıyla övmek moda oldu. özgürlüğe, demokrasiye, birikime doyaman.
"ben suudi arabistan'daki uygulamayı savunuyorum. biz artık günah olan bir çıplaklığı vir teşhiri günah olarak görmüyoruz. ben bu erotik, porno yayınlar konusunda suudi arabistan ve i̇ran'daki uygulamları destekliyorum." http://www.medyahayat.com/haber.php?haber_id=31634
"eflatun sokrat'ın, eflatun'un da aristo belini kırmıştı. şanı yüce allah, aristo'nun belini kırma görevini gazali'ye vermişti... "
bir insan bir ilme sahipse böyle bir ifade kullanmaz. ne oluyor ya?
kırkpınar'dan güreş hatıraları mı anlatıyorsun? tabi, abimin anlatmak istediği fikirlerin altı boş. o yüzden sallıyor. geçmişin karanlığına zincirli zihniyet, görüldüğü gibi kendini bu gibi yazarlarla, bu gibi anlatımlarla ortaya koyar.
bugünkü yazısıyla yılbaşı mevzusunda benim içimden geçirip de derdimi anlatamadığım şeyleri o muhteşem sosyal bilimci yönüyle anlatan yazardır. bana da bu andan itibaren evet yılbaşı kutlamamak gericilik ve yobazlıksa evet gerici ve yobazım demek düşüyor.
peki ya ne yaptığını bilmeden kutlayanlar kendisini nasıl niteliyorlar acaba???
--spoiler--
Son yıllarda bize ait olmayan bir dünyanın zaman, eğlence ve din telakkisinin derin etkisinde olan insanlarımız -buna muhafazakârlar da dahildir- bu ritüellere ve eğlence ayinlerine katılıyorlar. Çam ağaçları süslenip dilekler tutulacak, hindiler kesilip yenecek, sabaha kadar eğlenip içilecek, aile bireyleri ve yakınlar birbirlerine hediyeler verecek. Abu Dabi'de bir otel, sonradan görmenin ve yozlaşmanın somut göstergesi olarak 27 milyon dolara dev bir çam ağacı yaptı. Kurban Bayramı'nda "hayvan katliamı oluyor" diye yeri göğü birbirine katanlar, hindilerle ilgili hiçbir şey söylemeyecekler. Koyun, kuzu ve ineklerin hakları var, hindilerin hakları yok, hayvan bile sayılmazlar.
Kuvvetli zaman telakkisi olan islam dini açısından söz konusu kutlamaların (sevgililer günü, anneler günü, babalar günü, doğum günü kutlamaları) cevazına kapı aralayan hiçbir güvenilir hüküm yokken, böylesine lakayt, rahat ve aldırışsız olmak ancak kendi bilincini artık mihverinde taşımayı önemsemez insanların işidir. Öne sürülen gerekçe basit: Bunda ne var? Yeni bir yılı sevinçle karşılıyoruz, bütün yıl sevinç ve mutlulukla geçsin.
--spoiler-- http://zaman.com.tr/yazar...yeni-yil-hz-isa-noel-baba