yapısal-işlevselci yaklaşımın kurucusu ve ilk kuramcısıdır. durkheim'den önemli bir ölçüde etkilenmiştir. radcliffe-brown toplumu bir organizmaya benzetir. buna göre varlığını kuran ve devamlılığını sağlayıcı biçimde denge halinde çalışan bir bütündür. öte yandan, durkheim'ın temel aldığı birey- toplum ilişkisinde olduğu gibi birey, onu aşan toplumsal yasalara boyun eğen, bu yasalar gereğince hayatını sürdüren bir unsurdur; bireysel farklılıklar ancak bu çerçeve içinde ortaya çıkabilmektedir.
yapısal-işlevselcilikte konu, toplumsal yapının farklı öğelerinin toplumsal düzen ve dengeyi nasıl ayakta tutacak biçimde çalıştığı olmuştur. radcilffe-brown, toplumsal yapının işler biçimde sürdürülmesine dikkat çeker. kültürel gelenekleri, kurumları tek başına ele almak yerine içinde var oldukları ve geliştikleri toplumsal yapıya bakmak gerektiğini suvunmuştur, vurgulamıştır.