tartışmanın yersiz olduğu birinin first class diğerinin ise iyi olduğu karşılaştırmadır. kariyerlerine bakarak aradaki uçurumun daha net anlaşılabileceği ortadadır.
(bkz: alex vs hacı murat) hangisi daha hızlıdır?
(bkz: hagi vs maradona) karpatların maradonasını biriyle kaşılaştıracaksak, dünya kamuoyu daha önce yapmış bunu.
normal şartlarda yapılamayacak kıyaslama lakin ille de yapmak gerektiğinden;
george hagi: futbolu para kazanıp hayatını idame ettireceği* bir meslek olarak algılamış, yaşının kaç olduğuna hiç aldırış etmeden tesislere en erken gelip çalışmalara diğer herkesten önce başlayan bir oyuncuydu. takımının başarısı için futbolun ahlak kuralları içerisinde elinden geldiğince hırslı olmuş, yapabileceğini yapmış, nihayetinde barcelona'da göremediği ilgiyi galatasaray'da oynadığı futbol ve hırsı sayesinde fazlasıyla görmüştür. hırslıdır, gerektiği zaman çirkeflikte yapmıştır, sonuçta yaptıklarını bireysel hırsından değil tamamen futbolun meslek, galatasaray'ın da işyeri olduğunun ve galatasaray taraftarlarının da bir nev-i işveren olduğunun bilincinde birisi olarak yapmış ve hemen hemen yaptığı her şeyde herkesin takdirini kazanabilmiş futbolcudur. keza aynı hagi takımında futbolculuktan öte saha içinde kaptanlıktan fazlasını yapmış, durumdan da vazife çıkarmasını bilen birisidir. bunun içindir ki kırmızı kart gördüğü bir kaç maç dışında galatasaray'ın herşeyi olmuştur. unutulmamalıdır ki fenerbahçe de 20 yılda hatırladığım öyle arkasından taraftarın i love you x şeklinde tezahürat ettiği bir futbolcu henüz yoktur.
halen daha taraftarlar i love you hagi diyebiliyorlarsa kendisi büyük adamdır.
alex de souza: futbolu aynı hagi gibi para kazanıp hayatını idame ettirme amacıyla oynayan, ama bunu kendisine meslek olarak görmeyen bir futbolcudur. evet aynen öyle. takımda oynadığı süre boyunca gördüğümüz kadarıyla kendisi takımının avrupa maçlarında epey bir zaman varlık gösterememiştir. iyi bir tekniğe sahip olmasına rağmen sadece oyun kurucu olmaktan öteye geçirmemiştir yeteneğini. kazanmak adına bencilliğe maruz kaldığı durumlar dışında pek bi tepkisi olmamış, takımdaki futbolcular üzerinde bir hooijdonk kadar etkisi olmamıştır. keza takımın önemli maçlarında herhangi bir çirkefliği bulunmamıştır, gerek galibiyette gerek mağlubiyette. lakin futbolun gerekliliklerini ve neticesi olan seyir zevkini de taraftarlarına salt skor olarak yaşattırmıştır. takım olma konusunda kendisinin halen daha epey eksikleri bulunmaktadır.
nihayetinde başlık hagi vs hooijdonk olsa çok daha makbule geçermiş en azından ikisi birbirine daha çok benziyor.
şahsi fikrim ise hagi ayarında son yıllarda ülkemizde top oynamış yegâne kişinin pascal nouma olduğu yolundadır.
böyle bir karşılaştırma yapmak, son yılların en iyi futbolcusu olan alex'e büyük bir hakarettir.
hagi kimmiş be, bu alex var ya pele'den, maradona'dan, ronaldinho'dan daha iyi futbolcu.
alex'in hala fenerbahçe'de olmasının tek nedeni doğuştan fenerbahçeli olmasıdır. yoksa onlarca avrupa takımı transfer teklifinde bulunmuş, maddiyatta gözü olmayan alex teklifleri reddetmiştir.
yurtdışındaki futbolseverler hagi'yi tanımaz ama alex'i tüm dünya tanır. hagi sadece galatasaray'da 2 maç oynayıp yatan yaramaz bir futbolcudur aslında, kandırmışlar sizi.*
(bkz: gül gül öldük)
gereksiz bir kiyaslamadir. zira 2'sinin stilleri cok farklidir. alex ko$madan top ayagina gelince kafasini kaldirip takimi pozisyona sokabilir, asist yapabilir. hagi'nin ise karakteri farklidir.
osman tanburaci'nin yazisindan alinti.
pek sevgili kaytan biyikli osman tanburaci alex fenerbahce'ye yeni transfer oldugu gunlerde hagi'yle roportaj yapmak icin gittigi bir yardim macinda bebeto'ya alex'i sormu$.
Brezilya'da herkes futbolcudur, anadan öyle doğar, dedi...
Sonrası çok önemliymiş. Avrupa'ya gittin mi adın da büyür banka hesabın da dediler.
Anladım ki Brezilya'dan kim gelirse gelsin futbolcu!
Alex için önce 'hangi Alex?' dediler sonra De Souza ve Cruzeiro diyince haa dedi;
'Topu önce kaybeder sonra ağlardan alırsınız' dedi...
Frikik dedim;
'Bekle gör maçta Sergio atacak' dedi.. Sergio attı çataldan geri geldi...
--spoiler--
Oynadıkları mevki itibarı ile yapılabilecek karşılaşmadır.
Bir kere ikisi de önemli ve büyük futbolcudur.
Ancak aynı düzlemde yapılacak karşılaştırma burada biter. Kişisel yetenek olarak Alex Hagi'den birkaç gömlek üstün bir futbolcudur. Futbol zekası olarak Hagi'yi Alex seviyesine çıkararak mukayese etmek yanlıştır. En önemlisi karakter olarak Alex Hagi'den kat be kat üstün bir futbolcudur. Hagi'nin Alex'e karşı üstünlük yaratan tek şansı doğduğu ülkedir. Romanya'dan futbolcu say denildiğinde akıllara toplamda 3 sezon ispanya'da oynadığı için Hagi gelecektir. Alex'in ülkesi ise futbolcunun harman olduğu yerdir.
Kısaca futbol ve karakter yeterlilikleri açısından Alex birkaç Hagi etmektedir. Bunun aksi iddia ve ispat edilemez çünkü futbolun temel değerlendirme ölçütü istatistiktir. Alex futbolu bıraktığında Hagi'nin toplamda attığı gol ve asist sayısının tahmin ediyorum iki katı istatistik yapacaktır. Sakın kimse efendim o ispanya'da oynadı ama diye itiraz etmesin, Hagi ispanya'da Roberto Carlos gibi 13 sene kalmış bir futbolcuda değil. 4 sezon kalmış 2 sezon düzenli forma bulabilmiş. Ayrıca her sezon 20 gol atan bir futbolcu da değildi. Daha sık oynama şansı bulduğu Real Madrid forması altında 2 sezonda toplam 15 gol atmıştır. Barcelona'da ise sık sık yedek kulübesinde oturmuş 2 senelik Barça macerasında 24 resmi maçta ilk 11'de sahaya çıkmıştır. Hele ki Barca'daki ikinci sezonunda gözden çıkarılmış kulübenin gediklisi olmuştur.
Alex ve Hagi kıyaslanacaksa Türkiye performansları ile kıyaslanmalıdır. Alex'in attığı gol ve yaptığı asist sayısını Hagi'nin attığı gol ve yaptığı asist sayısı ile karşılaştırma işini futbolun temel gerçeklerinden uzaklaşarak Hagi'nin Alex'ten iyi olduğunu iddia edebilen galatasaray taraftarı yazar arkadaşlara bırakıyorum. Futbolun en değerli iki ölçütü gol ve asisttir. Alex Hagi'den daha golcü, en az onun kadar spekteküler, yaptığı asistleri itibarı ile Hagi'den daha üstün futbol zekasına sahip, kişilik itibarı ile de Hagi'den apayrı yani beyefendi bir insandır. Hagi'yi Türkiye futbolu kadar tükürmeleriyle, dirsekleriyle, hakemleri itip kakmasıyla, kavgacılığı ile ve de telefonunu kaybettiğinde yaptığı "hepiniz hırsızsınız" terbiyesizliği ile de hatırlayacaktır. Alex geldiğinden beri beyefendi duruşuyla, gollerini sıralamaktadır. Belki de budur bazılarını çılgına çeviren...
futbolu gol ve istatistik olarak gören süper zekalara istinaden şöyle bi' açıklama yapalım;
alex zinedine zidane'dan daha kalifiyedir, gol ve asist ortalaması fazladır.
alex steven gerrard'dan daha kalifiye bi' futbolcudur, hatta ezer geçer. inanmıyosan gol ortalamalarına bak. yaa.
alex ne tesadüftür ki michael ballack'tan da daha iyidir.
alex bununla da yetinmez, frank lampard'ı 8'e 10'a katlar, muazzam goller attı rize'ye kayseri'ye.
alex deco'dan iyidir. golleri daha fazla.
alex figo'yu 3'e böle 5'le çarpar. allah çarpsın öyle bak!
alex riquelme'den kat kat iyidir. allah'ın salak arjantin'lisi. kaç golün var lan?
alex hagi'nin avradını tokatlar. istatistik nedir biliyo mu sen?
sözün özü hagi kim lan? istatistik diye bi' şey var di mi? aaa.. işbu veriler eşliğinde alex dünyaya gelmiş en kalifiye 3-5 futbolcudan biri.
birisi diego armando maradona mı dedi? o kim lan? istatistiksel olarak bak olaya? naapmış lan o? çok abartıyolar. bak istatistiklere, alex'le kafa kafaya çıkarlar.
fenerbahçelilerin kıskançlık nedeniyle alexle ilgili hertürlü artısını ortaya döktükleri başlık.
dünya basınında adı geçmeyen-tanınmayan alex vs. oynadığı yıllarda sürekli konuşulan bugün dünyada maradona ile karşılaştırılan hagi.
o değilde, alexi kanıtlayacağım diye bari fatih altaylının yazısını göstermeyin, hayır gülemiyoruz bile.
fatih altaylının ne olduğu zaten biliniyor, ki futboldan ne anladığı da ortada.
biri cingenedir, digeri efendiliginden odun vermeyen.
edit: anlayamayanlar icin ornekleyelim. biri kendisini deli gibi seven taraftarina 100 liralik telefon icin 'hirsiz' diyebilecek karakterde; digeri ise kendisine 10 numara teklif edildiginde '20 numarali formama para verip alanlari uzmek istemem' diyebilecek karakterde biridir.
*alex sert vuramaz ayak içiyle keser. hagi sert vurdu mu öldürür(dü). ayağının için i de çok iyi kullanır.
*ikisi de sağ ayağını kullanamaz.
*alex fazla çalım atmaz. alex i fenerbahçede alex yapmış oyuncular nobre ve luciano dur. yan topları iyi kullanan alex bu yüzden son 5 senedir türkiye süper ligini domine etmiştir. bunun yanında hagi "bel kıran" denilen çalımlardan atar. süründürür. artıdan hagi'yi galatasarayda hakan şükür veya arif erdem hagi yapmamıştır. o zaten hagi'dir.
*agresif ve sinir katsayısı olarak karşı taraftadırlar. hagi genelde sert müdahelelerde yere yatmaz. savaşır. eğer rakibi kızdırırsa dalar. alex ise haginin tam zıttıdır. kabak gibi genelde kendini yere bırakır. ancak hakeme "sarı nerde hoca" diye itiraz etmez. böylece efendi futbolcu kimliğine de bürünmüş olur. yıllardır "bu adam büyük maçlarda oynamıyor" denilen alex'in eleştrilme sebebi budur.
*ha bi de alex cm 01 02 de yıldız adayıdır. hagi çoktan emekli olmuştur.
dip not: bir bakıma hagi ile alex i karşılaştırmak pele ile maradona yı karşılaştırmaya benzer. sebebi ise;
alex brezilya liginden direk fenerbahçeye transfer olmuş, doğru dürüst avrupa yüzü görmemiş, milli takıma çok fazla seçilememiş*, ancak kariyerine bakıldığında asistlerin kralını yapmış, türkiye liginde golleri yazmış ve "uff be adama bak" dedirtmiştir. hagi ise barcelona, steua bükreş* gibi takımlardan sonra galatasaray'a gelmiş, oynadığı 5 yıl boyunca her sene avrupada takımına hizmet etmiş, romen milli takımının kaptanlığını yapmıştır. bu yüzden hagi aslında maradonadır. avrupai dir. isterse alex sezonda 50 asist yapsın. bu değişmez.
hagi kraldır. hiçbir zaman unutulmayacaktır. gün gelicek şu anın 20sindeki fenerbahçeliler bile torunlarına hagiden bahsediceklerdir. alex ise 1-2 sene sonra fenerden ayrıldığında bi 5 seneye nasıl oynadığını bilenler bile kalmayacaktır. birisi "alex de souza" olacaktır. diğeri ise hala "karpatların maradonası".
edit:iş bu, bu entry fenerbahçe'de en beğendiği futbolcu alex olan bir galatasaraylı tarafından yazılmıştır.
biri romanyalıdır, diğeri brezilyalı...birinin memleketinde vasatın üstüne çıktığında tanınırsın, diğerinde harbiden yıldız olman gerekir...
ikisi de bildiğimiz 10 numaradır ama oynadıkları dönem farklıdır...biri futbolun henüz defansifleşmediği yıllarda oynamışken, diğeri klasik 10 numaraların değişime girdiği -girmeye mecbur olduğu- amc'lerden ziyade mc'lerin revaçta olduğu yıllarda oynamaktadır...
herşeyleri tartışılabilir ama tartışılmayacak tek farkları; biri hem saha içinde hem saha dışında beyefendi iken, diğerinin sadece saha dışı efendiliği şehir efsanesi olarak anlatılır...
dipnot; futboldan anlamayan altaylı bir ara ismi malum futbol kulübünde asbaşkanlık yapmıştı zannımca.
biri cingene olmakla suclanandir, ki bu gotunden sallamanin en guzel ornegidir, hagi makedon asillidir. digeri efendi imis, bu da demek oluyor ki cingeneler gotostur, adam cikmaz onlardan. yazar cingene kokenli olsa acaba ayni cumleyi kurabilir miydi, merak ediyorum. gocundun falan diyen olursa, cingene degilim.
real madrid ve barcelona da ne yapmis ki bu adam diyenlere de su videoyu izlemelerini tavsiye ederim.
velhasilikelam ikisi de iyi topcudur ama gonlumde haginin yeri bambaskadir.
edit: anlamayanlar icin ben de soyleyeyim, orada hitap etmek istedigi galatasaray taraftari degildir, eger ki "bu galatasaray taraftari da hirsiz zaten" gibi bir cumle sarfetse o zaman hak verecegim ama haginin yarim yamalak turkcesi ile hitap etmek istedigi galatasaray taraftarlari arasinda ki hirsizdir. bu hirsizdan fenerbahce, real madrid, dikkaldirimspor taraftarlarinda da bulunmaktadir. haginin kizdigi anda etrafta kayserispor taraftarlari olsaydi yine "hirsiz, hirsiz" diye bagiracakti. ne deseydi mahmut mu deseydi? bunun takimla, taraftarla falan alakasi yok. eger bir galatasaray taraftari calmis olsaydi, hirsiz desindir, haklidir, onun gibi galatasaray taraftari olmaz olsundur. adam niye kendi taraftar kitlesine hirsiz diye hitap etsin, deli mi? anlatamadik gittik su hirsizlik vakasini.
bu arada hagi jubile gelirlerinin tumunu kimsesiz cocuklara bagislayip senelerce istanbulda tempra ile dolasan bir karakterdir, sahada agresiftir, ona birsey diyemem.
oncelikle alex & hagi kiyaslanacaksa ortak noktalarina gore kiyaslanabilir.
nedir ortak noktalari? turkiye'de top oynami$ olmalaridir. o zaman neye gore kiyaslanabilirler? turkiye'de yaptiklarina gore. hagi'nin barcelona'da yaptiklarinin alex'le ne ilgisi vardir? alex'in cruzeiro'ya tarihinin en ba$arili senesini ya$atmasinin, palmeiras tarihine gecmesinin, iffhs tarafindan dunyada 1999 yilinin en iyi 3. futbolcusu secilmesinin yine hagi ile bi ilgisi olmadigi gibi hagi'nin turkiye di$indaki kariyeride 2'sinin ortak noktasi degildir.
ortak noktalarina gore kiyasladigimizda ise alex gerek efendi duru$u; gerekse istatistikleriyle hagi'yi 2'ye, 3'e katlamaktadir.
hagi'nin herhangi biriyle kavga etmeden bitirdigi bir maci hatirlayan var midir? hakeme tukurmekten tutta; dirsek atmaya her turlu cirkefligi ise dun gibi akillardadir. iyi futbolcudur, takiminda buyuk i$ler yapmi$tir. lakin karakteri & alex'le turkiye kariyerleri baz alinarak kar$ila$tirma yapilirsa ancak alex'in kramponlarini ta$iyabilir.
alex kendisine hagi başkalarına asist yapar. bir de böyle fark vardır aralarında.
hagi de iyi futbolcudur ama tartışmasız bir alex değildir. alex'e göre yetenekleri sınırlıdır. karşılaştıracaksanız gidip türkiye liginde yaptıklarına bakacaksınız.
türkiye'ye gelmiş yabancı oyuncuların en iyi ikisinin karşılaştırılmasıdır. maalesef, karşılaştırılırken objektif olunamayıp, oynadıkları takıma göre yorum yapılmaktadır.
kişisel fikrim, alex muazzam yetenekli, takımını her alanda iyiye taşıyabilen bir oyuncudur. hagi ise maradona gibi, van basten gibi dünya efsaneleri arasındadır. hagi, türkiye'ye geldikten sonra da üstün bir performans sergilemiş olsa da, unutulmamalıdır ki, hagi futbolunun sonbaharını türkiye'ye geçirmiştir. yani artık futbolu bırakmaya adım adım yaklaşırken oynamıştır. alex ise hagi'ye nazaran daha aktif ve genç bir dönemde türkiye'ye gelmiştir. kendini göstermesi daha kolaydır.
