galatasaray'ın bek diye aldığı bildiğin sol açık.
bugün bekte falan oynamadı, hakan balta soldaydı, o devamlı ileride kanattan bindirdi. eğer kendini geliştirirse bu stili ile ikinci roberto carlos bile olabilir.
ofansif anlamda çok iyi ama defans konusunda kendini geliştirmeli.
şimdi bu adamda kesinlikle bir riera aklı veya eboue yaratıcılığı yok ama kendine has özelliklerinin yanında inanılmaz istekli olduğu çok net görülüyor. bu herif savunma yapmayı bilmiyor ama bugün ısrarı sayesinde karşısında belkide ligin en zor oyuncusu gökhan töre olmasına rağmen çok fazla kaybolmadı. vücudunu gökhan'la top arasına çok iyi koydu bir çok pozisyonda. top gökhan'a gelmeden hemen hamle yapıp araya girdi falan. önceki maçlara da bakıp söylüyorum, akıllı hücum eden takımlar karşısında kademe hataları yapıyor. eskişehir maçında tarık çamdal da geriden bindirince bocalamıştı pek çok pozisyonda. hee, bu istekle bir sezon içinde yardımlaşmayı, alan kapamayı, adama basmayı falan yerli yerinde yapmayı öğrenecektir. hücumda da oldukça gayretli ve savunmaya göre daha iyi yapıyor o işi. ama bizim ligimizde galatasaray bekinin çok fazla açık alan bulması zor çünkü rakip hep geride karşılıyor. şampiyonlar liginde daha aktif kullanmasını bekliyorum sol kanadı. çok şey beklemek için erken ama bu hafta geçen haftalardaki oyunlarına göre daha umut verici oynadı. alışıyor sanki takıma bakalım şansı bol olsun.
ofansif olarak iyi fakat defans yönüyle zayıf oyuncu.*
bugünkü maçta 10 dakika içinde gökhandan * 3 çalım yedi. maç boyunca da toplam 7-8 adet çalım yedi.
ileride adam eksiltme, kolay çalım atabilme, çizgiye inebilme vb. becerilerine lafım yok.
fenerli baroni nin neden
-o galatasaraya gelmez, brezilyann en iyi sol kanat oyuncusu
dediğini yavaş yavaş anlamaya başladık. çocuk iyi topçu. daha da iyi olacak.
moder futbolun kanat oyuncusudur. yerinde durmayan 90 dakika boyunca ileri geri yapan tip.
adam futbolu iki yönlü kullanıyor. aynı anda hem defansta hem hücumda süper olamaz. bir eksiği olacak elbette. önemli olan mücadelesi. çalım yediği zaman adamı bırakmıyor. başka futbolcular gibi -ay ben çok yoruldum deyip aldığı topu yan taraftakine vermiyor. ne kadar koşarsa koşsun yeteneklerini sergileyebiliyor. mesela bu brumada olamayan bi özellik. aman çok koştuğu zaman yeteneklerini kaybeder diyebileceğimiz futbolcu değildir.
alex telles geldikten beri takımımız sağ kanattan atak bile yapmaz oldu. oh be iyi ki geldin telles. sen hayallerine biz de sol bekimize sana kavuştuk. bak burası galatasaray kardeşim burası senin evin.
defansif anlamda zaafiyetleri mevcut ve bugün bazı pozisyonlarda konsantrasyon eksikliği vardı, özellikle bir iki kontra başlangıcında topu iyi kullanamadı, tabi heyecanında etkisi vardı, zamanla takıma alışacaktır bu yaşa göre iyi performans.
fiziğini de kuvvetlendirirse galatasaray'ın sol kanatını uçuracaktır. dediğim gibi fizik gücü gelişirse milyon euro bonservis bedelleriyle real madrid'ler , manchester'lar , barça'lar kapımızı çalabilir. o kapasite var bu adamda belli.
daha galatasaray'da çıktığı ilk şampiyonlar ligi maçında (hem de chelsea gibi bir rakiple) haftanın 11'ine girmeyi başarmış futbolcu. helal olsun. yıllar sonra sol bek hasretimizi giderdi. allah bu adamı bulup getirenlerden de razı olsun.
elimizi ayağımıza dolaştıran futbolcu, biz sol bek olsun yeter derken bindirme falan yapıyor, gol atıyor, heyecandan daha fazla yazamayacağım hakkında.
