son derece yanlıştır. alevilik müslümanlığa bağlı bir mezheptir. onlar allaha inanyorlar. onlar peygamberlere inanıyor. gençlere yanlış bilgiler vermeyin.
alevilik müslümanlığa bağlı bir mezhep değildir; hele ki bazı alevi arkadaşlarımızla konuşmalarımızda öyle anlattıkları şeyler vardır ki bu düşünceler ateist denilen kesimin düşüncelerinden daha tehlikelidir, isteyen istediğine inanır, kimseyi ilgilendirmez, saygı da duymak lazım o ayrı ama gençliğe yanlış bilgileri kimse vermesin.
enam suresi / 159.
'' dinlerini parça parça edip guruplara ayrılanlar var ya, senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur. onların işi ancak allaha kalmıştır. sonra allah onlara yaptıklarını bildirecektir. ''
öncelikli alevilik bir mezhep değildir. islam inancından ayrılan keskin çizgileri vardır. ikincisi ise sivasta yakılarak öldürülen insanların sadece bir bölümü alevi idi. büyük çoğunluk ise alevi değildi. yani ordaki katliamın direk olarak alevilikle bir ilgisi yoktu.
dinin birleştirici etkisi safsatasını yerle bir eden ayrışmalardan sadece biridir alevilik. türlü türlü mezheplere ayrılmış dinlerin insanları bir arada tutmak gibi bir misyon üstlendiğini savunmak ve bunu başkalarına kabul ettirmeye çalışmak aklını ve vicdanını kullanan insanların karşısında işe yaramayacak plastik argümanlardır.
aleviler ateist değil, islam dinine inanan ancak bunu daha farklı yollarla yaşayan toplumdur.
dine inanmak ile dini yaşamak arasında dağlar kadar fark vardır.
onların tek derdi hz alinin hatırasını yaşatmak, islam dininin nasıl olurda hz. muhammedin ölümünden sonra makam için cinayet bile işlebilecek, insanların nefsine hakim olamayacağı bir din haline geldiğini göstermektedir. öyle ki hz. ali, hz muhammed'in tek halefidir, ali bizzat peygamber tarafından benden sonra ali'nin sözü geçer diyerek halife ilan edilmiştir.
ancak katiller makam uğruna onu katletmiş hem dinden çıkmış hemde masum bir canı ve islamı inanca göre allah'ın dünyadaki aslanını fedasini öldürmüşlerdir.
son 20 yıl içerisinde türeyen ve kendilerine "ışıkçılar" - "ışık aleviliği" gibi sıfatlar takarak tanımlayan ve son 5-10 yıl içerisinde bazı alevi dedelerinden dahi destek gören ve Aleviliğin isim olarak kökeninin "Hz.Ali" den gelmediğini söyleyen, Alevi isminin eski anadolu uygarlığı olan luviler'den geldiğini söyleyen bir kısım "alevi" türemiştir. Bunun öncüsü de Erdoğan Çınar adındaki zattır.
Bu zat şöyle bir yorum getirmiştir bu konu için "Alevi sözcüğüyle Ali ismi arasında uzak bir ses benzerliği dışında bir ilişki yoktur. Bu ses benzerliğini kullanmışlardır. Işık insanı ışıktan gelen anlamında Alevi sözcüğüyle yer değiştirmiş. Alevi sözcüğünün kullanılması Ali ile olan ses benzerliğinin ardına saklanma kaygısındandır." demiş ve Alisiz aleviliğin tanımını bu şekilde yapmıştır.
Bir kere kesinlikle arapça cahili... Alevi-alawi arapça bir kelimedir. el-Alim arapça da Kelimenin kökü-mastarı anlamında yücelik ekidir. Allah'ın sıfatlarında da geçmektedir. Ancak allah ın ismi olarak el-alim şeklinde geçer. Işıkla-alevle vesaire ile ilgisi alakası yoktur. Alevi kelimesi de arapça da aliye mensup anlamında kullanılır. Türkçeye de bu anlamda geçmiş ve böyle yorumlanmıştır.
Neyse Aleviliğin ateistlik sanılmasının en büyük sorumlusu alevi-türkmen asimilasyonunu yaratmaya çalışan erdoğan çınar ve türevlerinin işidir. Kendilerine farklı boyutlar çizen ve bazı alevileri de etkilemeyi başarın bu gibi soytarılar yüzünden alevilik yanlış anlaşılmaktadır. Bunda Alevi ailelerinde suçu vardır. Çocuklarına kendi itikatları ile ilgili bilgi vermemekle yapmışlardır bu hatayı. Aynı şeyler sunni itikadına mensup olanlar içinde geçerli tabi. bir çok sapık tarikat türemiştir.
Bu ülkede alevilik çok büyük tehlike altındadır. Tehlike aleviliğin dışında değil içindedir...
Aleviler uyanık olmalı... ha birde son zamanlarda oldukça türeyen ve ölüler arkasından söylenen "ışıklar içinde yatsın" tabiri var onuda iyice bir irdelemek lazım.
