Bizim akidemize göre, ibadetin ne olduğu konusunda sınırlar belli olduğu için, ibadethane olarak, yani insanların topluca ibadet ettiği yerler olarak da günlük ibadetlerin yapıldığı yerleri görürüz. Her müslüman için de bu böyle olmalıdır deriz.
Mesela Sünni ile Şii camileri ayrıdır, ama iki yerde de namaz kılınır.
MEsela şiirlerin hüseyniyat denilen yerleri vardır, ama sünnilerde yoktur. Alevilerde de cem evleri vardır bizde yoktur.
şimdi aleviler içinde namaz kılanı da var, biliyorum. ama aynı zamanda bu namaz kılana "sen asimile olmuşsun" diyen, bunu söyleyene de "sen ne bilirsin aleviliği dinsiz komünist" diyen de var.
Aleviliğin içinden yek bir ses geliyor mu ki biz aleviler konusunda bir kanıya varabilelim. Nitekim onlar kendileri hakkında bir kanıya varamamışlar, ne olduklarını daha hala bildiklerini zannetmiyorum. Aleviler bu olgunluğa ulaşana kadar da müslüman olup olmadıkları konusundaki sorunun rafa kaldırılması gerektiğini düşünüyorum.
Aleviler içinde bir bölüm, ki bu bölümün sesi gayet duyuluyor, kendisini iSlamın dışında görüyor, ve gerçek aleviliği savunduğunu söylüyor. Diğerlerini ise asimile olmuş, kendini islamın içinde gören yitmiş aleviler olarak görüyor.
Demek ki bu işte bir iş var. Belli bir bölümü ayrı bir din arayışına girmişler, nasıl baha'iler ve druziler bunu yaptı ise.