hz. ali'nin atatürk olarak döndüğüne inananları * tartışmasız gerizekalı ve embesil olan kişilerdir. bu ayrıntı dışından senin, benim gibi insanlar işte.
alevilere göre sünniler gereksiz ve insan bile denemeyecek bir yığındırlar.sünniler ne yaparsa pis kaka ama kendileri aynısınız yaptımı kutsal olur.örneğin alevi dedesinin elini yada başkayerini yıkadığı suyu kimileri kutsal ve şifalı sayar, bunu bir sünninin yapması ise yobazlıktır. hacı bektaşı severler sayarlar ama haccı pek sevmezler.allah ve ali derler ama hz.muhammed demezler çünkü hz.muhammede alinin peygamberliğini kapmıştır. en son olarakta zaten hz. ali atatürk olarak geri döndüğü için mutludurlar.ama düşünmezler ki en büyük türkü de arap yaptılar.bazılarında beyin dene organa pek rastlanmaz. daha neler var ama hepsinin burda saymayalım.ne demişler doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.
her insan saçmalayabilir, demek istediğim; evet aleviler arasında da saçmalayan kişiler olabilir.
ancak bu "şeriatçi" "dinci" "yobazların" saçmaladığı kadar hiçbir insan saçmalayamaz.
kolay değil be, 80 senelik alışkanlıkları... değişmiyor...
ne derin bir travma yaşattıysa devrimler...
edit: bir tartışma ortasında yazıldığından ötürü bir saçmalama teması var entryde. yanlışlıkla canlandıracağıma sildiğimden tekrar girdim, böyle sap gibi kaldı. bir ara düzeltmek üzre.
yok siz dinsizsiniz yok siz ahlaksızsınız yok siz şöyle yaparsınız yok siz böyle yaparsınız gibi eleştirilere(iftiralara) karşı pir sultan abdal ile yanıt veren insanlar.
Hızır Paşanın zulmü var ise;
Ne yapayım, benimde ahım var,
Sesin tuğlu padişahın var ise;
Benimde akram kalem bir ALLAH'ım var.
Bende şu dünyaya geldim giderim,
Kalsın benim davam mahşere kalsın,
MUHAMMED ALi' dir benim vekilim
Kalsın benim davam mahşere kalsın...
haklarında "götümden uydurdum, işkembemden sallıyorum" tarzı entryler girilen topluluktur. arkadaş bir kere cem evine gel bir insanla yüz yüze konuş. hayır biliyorum akli ehliyetinin onları anlamaya yetmeyeceğini ama bir dene yahu.
hazreti ali câmide namaz kılarken bıçaklanarak öldürüldüğü için câmiye gitmediklerini duyduğum dînî ya da mezhepsel topluluktur.
bunun yanında câmiye giden bir alevî tanıdığım da var. kendisi cemden kopuktur ama câmiye giden alevîler olduğunu da duymuştym.
türkiye'de çoğunlukta olan hanefîlerin kendi meshepleri dışındaki her yaklaşımı sapkınlık olarak değerlendirmesi sonucunda tarih boyunca bu topraklarda defaatle katledilmişlerdir. hâlâ bazı dinci radyolar** alevîliği birilerine* isnat edilen bir itham olarak sunmakta beis görmemekte.
haklarında herkesin kafasına göre birşeyler söylediği (ordan burdan duyduğunu) ama hakkında konuştukları alevilerle aynı havayı tenefüs etmemiş birlikte aynı tastan yemek yememiş insanların türlü türlü efsaneler uydurdukları kültür mezhebidir.
sunilerden farkları dini amaç değil, araç olarak görmeleridir. iyiye, doğruya bu şekilde ulaşacaklarını bilirler. tanıdıklarımın hepsi -ki çok fazla- insan sevgisi taşır. büyük kısmı sosyalisttirler. kürt ve ya türk olanları vardır. kesinlikle sunnilerden daha fazla aydınlanmışlardır. genelde* türk olanları kemalist, kürt olanları apocu veya ibocudur. ilericidirler ve kültürlerine bağlıdırlar. haklarında yapılan mumsöndü gibi asılsız zırvalıklara rağmen bir çok alevi kızı namuslarına sunniler kadar, belki de daha fazla bağlıdırlar.
not: şafiyim. bunca zaman alevilere yapılan sunni baskılardan dolayı kendi adıma utanç duyuyorum.
müslümanlığın anadolu'da yayılmasına ön ayak olmuş, türkiye'nin bazı köylerinde istanbul'dan daha modern ve daha eğitimli bir kitlenin yaşamasını sağlamış, muhteşem kitle, bir nevi sivil toplum örgütü.
(bkz: tahtacı)
kendilerini diri diri yakanlari savunan bir zihniyetten gelen insanlara boyun egmeleri beklenen; egmeyince bölücü, kendini bilmez olan. bazilarinin isine geliyor tabi aleviligin temelinde hosgörü yatar vs. ne mutlu ki aleviler, hosgörü ile enayilik arasindaki o ince cizginin farkinda.
aleviliğin tarihi; yıldırmaların, asimilasyonun ve maalesef biraz da katliamların tarihi olmuştur.
talas savaşı' ndan sonra kitleler halinde müslümanlığı kabul eden türkmenler, moğol istilası ile birlikte anadolu' ya göç ettiler. anadolu selçuklu hakimiyetinde bulunan anadolu' da fars ve arap kültürlerinin etkisi altındaki devlet, özellikle türkmenleri fazla memnun etmemiştir. baba ishak ayaklanmasıyla ayaklanan türkmen boyları anadolu selçuklu tarafından çok sert bir şekilde bastırılmıştır.
moğol istilası özellikle anadoludaki ocak ve tarikat sistemini güçlendirdi, ezilmiş anadolu halkı, bu tarikatlara sığınıyordu. özellikle bu dönem yunus emre, hacı bektaşı veli gibi dahileri yetiştirdi. fakat yunus emre siirleri osmanlı yasaklanacaktı.
osmanlı dönemi aleviler için tam anlamıyla kapkara bir döenemin tarihi olacaktı. özellikle halifeliğin osmanlı egemenliğine geçmesi ile katliamlar hız kazandı. anadolu alevileri türkmen sii safevi devleti' ni osmanlıdan daha yakın gördüler ve bunun bedelini çok ağır ödediler. celali isyanlarının bastırılma şekli ve kuyucu murat paşa anadolu alevilerinin osmanlıya karşı tutumunu ve düşüncesini iyiden iyiye yerleştirdi. sultan ikinci mahmut bektaşi yeniçeri ocağını kapatırken, yine benzer metotlerı uyguladı.
derken cumhuriyet... cumhuriyetin alevilere en önemli kazanımı laiklik oldu ve bunun bedelini bektaşi tekkelerinin kapatılması ile ödediler. dersim olaylarını bir alevi değilde kürt nitelikli bir katliam sayarsak cumhuriyet tarihinin en önemli katliamları olan maraş, çorum katliamları ve sivas olayları yine alevilere karşı gerçekleştirilmiş katliamlardır.
evet aleviliğin tarihi biraz da katliamlar tarihidir. peki aleviler neden oruç, namaz gibi ibadetleri yerine getirmezler. türmenler islamiyeti kabul ettiklerinde göçebe olarak yaşıyordu. islamiyet dini biraz da yerleşik hayatla ilgili bir din olduğu için islamiyeti kabul etmeyip hala saman inancını devam ettirmektedirler. birçok alevi köyünde ağaca bez bağlama, ataşe su dökmeyi günah sayma gibi adetleri görürsünüz.
ayrıca bu kadar asimile etme çabasına ve katliamlara rahmen hala bu inancın devam etmesi gerçekten şaşırtıcıdır.
cemaatçilerin ve liberal azgın müslümanların, hani körcesine birilerini savunabilen kişilerden bahsediyorum, en önemli can sıkıntılarından. bir numarada "kemalist" "ulusalcı" diye etiketledikleri tipler varsa, iki numarada "alevi"ler var.
çok üzülüyorum böylesi nefret dolu insanları görünce. tamam, bir insandan nefret edebilirsiniz. ailenizi, eşinizi dostunuzu ezmiştir. fakat eğer nefretiniz bir topluluğa, birden çok kişiye yöneliyorsa sizde faşizmin siyah solucanları ile avucunuzda bir avuç bok kalmıştır demek lazım.
"hz ali ile hiçbir alakası olmayan şamanist türkmenlerdir." "alivi değil, alevi."
böyle iddialar var, alivi'ler ve alevi'ler bunu kendi aralarında halletsinler, ben karışmam. ban-nan-ne, san-nan-ne, on-nan-ne...(sen demeden ben dedim. nanik...)
burası işaret edilmiş geldik editi: tırnak işareti bilindiği üzere cümlenin, kelimenin (ve anlaşılsın diye hadi ilaveten)iddianın sahibinin başkası olduğunu temsil için konur. aranızdaki bu mesele işaret edilen yerde de işlenmiştir. sen kimsin, nesin onu söyle. bırak başkasının tırnak içlerindeki kirleriyle uğraşmayı, onu biri demiş işte, var mı bir karşı çıkışın, argümanın, tezin falan? yok mu, e normal, sen de haklısın...papağanlar tez sunamaz.
...
omurgasızı da okudun değil mi? bu kelimeyi arat bak, kim kimin kelimelerini cümlelerini araklıyormuş, tekrarlıyormuş gör. bulunamaz o adrestekinden başka yerde belki de, editlenirse başka tabii. hani vardır böyle bir iddia kopyacı falan deyip zortlamak, ulan ben altı yaşından beri...hadi be.
kaçak editi:
editlemeye neden olan çakma wikici tüyünce buralar böyle kalabalık oldu. çapsızın biri terörize ettiydi buraları yani. gösterdiği dişi de kırıkmış meğer. sıçan işte.
sadece allahsız kitapsız heriflerin savunduğunu düşünen insanların içten içe nefret ettiği insanlar. aralarında şöyle bir fark vardır, çoğu allahsız kitapsızsın diye sana küçümser bir şekilde herif demez. ayrıca ben ateist de olsam yurtdışında bir yabancı götünden sallayarak müslümanlara hakaret etme çabasında bulunuyorsa ona da cevabını veririm. burdaki biri de yahudiler, hristiyanlar, ateistler hakkında bir bok bilmeden sallarsa da cevabını vermeyi bilirim. allahsız, kitapsız heriflerin onları savunma nedeni sizin çıkardığınız iğrenç yalanlar olabilir mi bir düşünün bakalım? zira bunu ateistlere ve sizden farklı inanca sahip bilimum insana yapmakta üstünüze yok. biraz saygı.
küçüktüm... soranlara büyük görünmenin hevesiyle 5.5 yaşındayım diye cevap veriyordum daha. parmaklarımla yaşımı gösterebilecek kadar küçüktüm. istanbul'daki tatil bitmiş otobüsle eve dönüyorduk. otobüste sigaraların yakılıp içilebildiği, telefon denilen aygıtın bizim yaşantımıza daha girmediği günlerdi. otobüsten inip bizi karşılamaya gelen babamın yanına yürüdük annem, kardeşim ve ben. babamın bizi görünce nasıl sevineceğini düşünmüştüm yol boyunca öyle ya biricik prensesi geliyordu yanına. babam bizi benim beklediğim şekilde karşılamadı. ağlamıştı babam. gözümde öyle yerlerdeydi ki babam ağlayayamazdı. ağlamak ancak bana kardeşime yakışacak bir şeydi. eve gittik sonra. babam anneme yolda anlatıyordu yine ağlayarak oteli yaktılar diyordu. benim orada tek anladığım şey içinde geçen 'alevi' sözcüğüydü. öyle ya biz de onlardandık. daha yeni yeni duyduğum bir kelimeydi ama biliyordum biz okuldaki çoğu arkadaşım gibi değildik. ama korkutucuydu bir yandan da alevi olmamız. televizyonda 'gazi olaylarını' izlerken babama kızan küçük kardeşim 'senin alevi olduğunu polise söyleyeceğim görürsün sen' diyordu gözünü korkutmak için. çünkü aleviler kötüydü işte. polis onları dövüyordu demek ki kötüydü. ufacık bir çocuğu bu hale getirmişlerdi işte. aleviler kötüydü pisti. onlar her şeye layıktı. sonra yıllar geçti ben artık ortaokuldaydım. arkadaşlarımla oturmuş o yaşın gereği olarak dinden bahsediyorduk. alevi olduğumu öğrenince önce mum söndü'yü sordu. sonra siz yemeğinize tükürüp yiyormuşsunuz dedi. en sonunda da benim içimi en çok acıtan şeyi söyledi. 'siz evlenmeden önce babanızla yatarmışsınız' buydu işte bizim çoğu insanın gözündeki yerimiz. buydu bizim hakkımızda düşündükleri. aradan ne kadar zaman geçerse geçsin neler yaşanırsa yaşansın bizim hakkımızdaki bu görüşlerde değişmeyecek biliyorum; ama bildiğim bir şey daha var biz de bu ülkede yaşıyoruz bu ülkeyi oluşturan değerlerden biri de biziz.
tavşana kaç tazıya tut diyenlerin, gücü elinde bulundurup kaybetmek istemeyenlerin (kürtlerle birlikte) tavşanıdır bunlar.
yüzüne karşı ''sana köpek muamelesi yapılıyor'' desen birine, dağıtır suratını ama ne tavşan dediklerinin itirazı var duruma ne de tazı yerine koyduklarının. olan bize oluyor farkında değiliz.
(1) 3 gün sonra 15. yılı içten içe, gizlice kutlanacak şanlı sivas kıyamıyla!(2) öldürülen insan.
1993'de çoğunuz belki ilkokula gidiyordu, belki hiç bir şey hatırlamıyorsunuz ve bu sadece son örnek. artık anlamını yitiren onlarca defa bakınız verilmiştir. mesela resmi verilere göre, yani trt'nin ölü sayısını vermeyi kestiği saate kadar 110 kişinin öldüğü açıklanan maraş katliamı çoğunuz için 13 harfli boş bir bakınızdır. ama bu boş bakınızın her bir harfi, en az 10 insanı temsil eder. kadın, çocuk ve hatta doğmamış bebek.
belki çorum sizin için leblebi, malatya kayısı demek sadece. tabi ki hiç duymadınız şu an ''bebek katili apo'', ''yunan mezalimi'', ''sırp zulmü'' diyenlerin şu an hala yaşayan tonton(3) dedesinin anadolunun göbeğinde, maraş'ta hamile kadınların karnından bebekleri çıkarıp duvara çivilediklerini, kadınlara tecavüz ettiklerini, çorum'da küçük bebekleri kazanlara attıklarını, sivas'ta insanları yaktıklarını.
ya bunu yapanların hayatlarına devam ettiklerini, yaptıklarını allah rızası için yaptıklarını, cennet için sevap olduğunu iddia ettiklerini ve en önemlisi sayılarının o kadar da az olmadığını? öyle ya; bu yaratıklar olayları yapıp atina'ya erivan'a kaçmadı.
yanmak ne demek? ya bıçaklanmak, kesilmek; çocuklarını evdeki kurtuluş savaşı eskisi kılıçla korumaya çalışırken tüfekle vurulmak? ya bunların sadece 30 yıl önce yapıldığını ve utanmadan inkar edildiğini bilmek?
şimdi gidin, elinize bir çakmak alın ve bu olaylarda suçsuz yere öldürülen insanlar varsa! sizce; sadece o bir kaç! kişi için elinizi 1(bir) dakikalığına yakın ve düşünün düşünebilirseniz; bebeği, çocuğu geçtim, sadece bunun için bile nesuç işlemesi gerekir bir insanın diye.
sonra gelin ve devam edin o içten içe içinizde beslediğiniz; ''aleviler de tahrik etmiştir, zaten mum söndürürler'' ve sair ezberinize.
nerede allahsız, kitapsız herif var alevileri savunur. burada iki durum söz konusu:
1. sünni dünyası alevileri özümseyemeyip, onları dindaşları olarak görememiştir.
2. aleviler; modernist ve de reformistlere islamiyet'i sevdirmek ya da en azından dinlerini rahat yaşamak uğruna, islam'ın akideleri ile oynamışlardır. ee bu da kafirlerin hoşuna gider. zira ''siz onların istediklerini yapmadığınız takdirde asla sizi sevmezler'' anlamına gelen bir ayet de hali hazırda mevcuttur. islam herkesi memnun etmek zorunda değil, bence aleviler de allah düşmanlarını memnun etmeye çalışmamalılar.