alevi olmayanin cok zor anlayacagi durumdur. gecmisinin ne kadar zorlu gectigi kimsenin umrunda bile degildir, corum, maras, sivas, dersim. bunlarin disinda tiksindirici sekilde atilan iftiralar, evleri kokar, mum sondu, cenabet.
bunlari soyleyen sunni'nin en son ne zaman camiye gittigini, ne zaman abdest aldigini, hatta abdestini bile nasil almasi gerektigini bilmedigini tahmin bile ederim. uzatmak isteyince cok nedeni vardir, once insan olmaktir mesele.
yıllarca mahalle baskısı korkusuna ramazanda geceleri kalkıp ışıkları açıp tekrar yatağa dönmektir en büyük zorluk koca bir ay üşenmeden. *
edit: eksileyen arkadaş yaşasaydın bilirdin zorluğunu eksiyi basmak kadar kolay değildir bizzat yaşamak bunları,iknci sınıf insan muamelesi görmek.
bizim bakkalın adı çıkmış alevi diye. öyle bir ayrımcılık, ırkçılık havası var ki sanırsın aleviler insan etiyle besleniyor, insanları dolandırıp üzerlerinden rant sağlıyor, bozgunculuk yaratıp huzur ve ahlakı bozuyor. bu insanlar bizim gibi demiyorum gibisi fazla biziz. evet aleviler senin güldüklerine gülmüyor mu, senin gibi ağlayıp gözyaşlarını kurutmuyor mu? nedir bu insanları bir şablona hapsedip geometrik şekil gibi insan ayrımcılığı yapmak? bizim bakkal efendinin diğerlerinden hiçbir farkı yok. illa nefrete bağımlı yaşamak istiyorsan taşaklarını boyayıp kavga etmeyi dene diyorum ayrımcı kardeş.
kendi inancını bile açıkça söyleyememek, söylemeye çekinmektir. 2 yıldır aynı bölümde okuduğum çok yakın arkadaşım konuştuğumuz bir konunun ucunun aleviliğe gelmesi, alevilere duyduğum ultra sempatiyi duyunca cesarete gelip benimle paylaşırken konuşmaya "sana bir şey söyleyeceğim ama sakın öznur'a söyleme." şeklinde başlaması öyle canımı sıktı ki. hala ve hala gizleniyorlar. kendilerini açık ettiklerinde evlerinin önünde ramazan davulları çalınıyor, halk tarafından taşlanıyorlar. bu ülkede birileri eziliyorsa onlar da aleviler.
asıl ayrımcılığı siz yapıyorsunuz hz aliyi putlaştırmaya çalışıyorsunuz dünya son peyganberin hürmetine yaratılmış o olmasaydı siz yaratılmazdık. böyle bir peyganberden dahafazla önemsemeniz hz aliyi en büyük bölücülüktür allah hidayet versin.
tartisilan din mi mezhep mi konusu degildir. alevi olan kisi oyle dogmustur oyle ogrenmistir ve ona inanacaktir sen de buna saygi gostereceksindir. hindistanda dogsaydin sende ya inege tapardin ya file tapardin ya maymuna tapardin. dini yasamak veya neye inanacagini dusunmek kimseye dusmez.
türkiye'nin geri kalmış olmasının sebepleriyle aynı zorluklardır. bir sunni olarak 2012 yılında hala mezhep tartışmalarının bilimsel, kültürel olaylardan çok çok üst planda olması içler acısıdır.
ezilen görüntüsü vererek,
aslında her istediğini yapabildiğin bir toplumu sürekli germek,
sürekli polemik çıkarmak,
hele o türkü barlardaki atmosferleri yok mu, hele o bıyığını batıra batıra ramazan günü içtikleri biralar,
sonra da;
-eyvallah şahım eyvallah,
-ali bizim şahımız,
-bizde müslümanız,
-okullarda kuran okutuluyorsa alevilikte okutulsun çıkışları *
(#16667232)(#16607590)
arada içlerinden böyle adamlar çıkar, nefret söylemlerini körükler.
ne oldukları belli değildir. pkk ya destek olurlar, diğer marjinal sol örgütlere destek olurlar.
hayatında cemevine gitmezler ama alevi yurtdaşları provake etmeyi görev bilmişlerdir.
bence en büyük zorlukları kendilerine zarardan başka bir şey getirmeyen bu tip adamlardır.
bildiğimiz kadarıyla fazla zor olmayan zorluklardır.
islam dininde farz(zorunlu) olan,
(bkz: namaz)
(bkz: oruç)
(bkz: zekat)
(bkz: hac)
gibi ibadetlerde ve
(bkz: içki)
(bkz: kumar)
(bkz: zina)
(bkz: faiz)
gibi yapılması haram(yasak) olan eylemlerde herhangi bir hassasiyeti olmamayı değerlendirirsek geriye bir zorluğun kalmadığı aşikardır.
emme şayet alevilikte saz çalmayı bilmek bir gereklilikse sanatsal kişilikle doğru orantılı olarak bir zorluk olabilebilir.
boşbeleş kürtlerin ardında kalıp ezilirler. oysa bir kültürü olan ve insana değer veren onlardır.
şimdiye dek tanıdığım aleviler bana bunu düşündürdü. bu yüzden kendilerine gerçekten haksızlık yapıldığına inanıyorum.
yanlarındayım.
sünni olarak çokca hak verdiğim sıkıntılar yaşadıklarını bilir ve kabullenirim.
babamın komşusu alevi.
oğulları aynı iş yerinde 3,5 yıldır çalışıyor.
bir gün arkadaşlarına evlenmek istediğini söyler.
hani çevrenizde uygun birisi varsa hesabı.
netekim bir arkadaşı mahallesinde birisini bulur.
kızın annesi sorar "evladım arkadaşın sivaslıymış alevimi acaba?"
bizim eleman aranır "bla bla kardeş siz alevimisiniz, sünnimisiniz?"
nereden bilsin garibim?
normal bir şekilde alevi olduğunu söyler.
3,5 yıldır beraber çalıştığı, aralarında hiç din, siyaset yahutta ırk muhabbeti geçmediği arkadaşları soğuk davranmaya başlar.
sanki yıllardır tanıdıkları, sevdikleri adam gitmiş yerine güvenilmez birisi gelmiştir.
nihayetinde istifa edip başka bir işe geçer.
ilk yaptığı uygun bir anda alevi olduğunu belirtmek olur.
ne kötü ve çirkin bir durum değilmi?
halbuki ne olursan ol nihayetinde insansın.
sünnilerin tüm nefret söylemlerine ve ahlaksızca yaptıkları karamalara karşı aynı şekilde cevap vermemeleridir. halbuki ahlaksız bir insana ahlaksızca davranacaksın ki anlasın.
bulgaristan göçmeni alevi bir ailenin çocuğuyum, hiçbir zorluk çekmedim, çünkü alevi olduğumuzu bilen yok.. bulgaristan göçmenlerinin çoğunlukta olduğu bir muhitteyim fakat hepsi sünni, köyümüzden türkiye'ye göç eden tek aile biz olduğumuzdan, sünni göçmenlerle "muhacir"lik ortak paydasında yaşıyoruz.. ama evlendiğimde ilk işim bulgaristan'daki köyüme gidip ikrar vermek, ceme girmek olacak, her türlü sıkıntısına cefasına razıyım.