ne üstüne gidilir ne vazgeçilir. herkes kullanır bunlarda şımarır. alan razı veren razı misali.
kimsenin alevilerle yaşamsal anlamda problemi yoktur. sorunu çıkartan bizzat kendileridir ki şımarabilsinler. bu ne lan! ülkedeki azınlık bir grup gibi, sanki bu ülkenin öz vatandaşı değillermiş gibi ota boka itiraz ediyorlar!
kusura bakmayın ama her dönemde yakılan, yıkılan, vurulan, katledilen bir topluluğa böyle bir yakıştırma yapmak orospu çocuğu işidir.
şerefiniz olsun biraz. ki cem evlerine destek beklemek, inanışlarına saygı beklemek, hakaretlerin bitmesini istemek, sunni din eğitim dersini reddetmek haklarıdır, bunu doğru olarak görmüyosanız sikeyim sizin hoşgörü anlayışınızı.
Tarihin hiçbir evresinde şımartılmamış aksine planlı, programı bir katliama, kıyıma uğramış halkın içinde yeralmadığı durumdur. Anlaşılması icap eden nokta alevilerin "din" dersine mi yoksa "sünni din" algısına karşı çıktıkları mıdır? Bunun yanında "alevilik bir mezhep" veya "alevilik bir din" diyenlerin alevilikten, hemen yanlarında cereyan eden oluşumdan bihaber oluşlarının ispatıdır. Alevilik ne bir din ne de bir mezhepdir. Alevilik yapı olarak "mezhep" durumuna karşıdır. Bu da islâmı mezhepler açısından açıklayan doktrine karşı oluşun yegâne duruşudur. "iyi de alevilik ne?" sorusunun cevabı son derece basittir; alevilik bir felsefe, düşüncedir.
Bunun yanında aleviler Kur'ân'a mı karşılar yoksa Kur'ân'ın salt arapça olarak ve ezberci bir algıyla öğretilmesine mi? Elbette arapça ve ezberci bir algıya hapsedilmesine karşılar.
sürekli cereyan eden şımarıklık, şunu açık etmek lazım önce;
alevilik din midir?
eğer din ise, o vakit müslümanlıkla alakası yoktur zaten,
eğer din değil ise de ayrı ibadethaneye ihtiyaç yoktur, öyle değil mi?
adamlar okullarda kuran dersine bile karşılar, soruyorum alevilere; kurandan başka bir kutsal kitabınız mı var yoksa? alevilik nedir ne değildir çözülmeden alevi sorunu çözülemez, çözümün etrafında gezinir durursunuz.