hiç gidemedim ki. senin gibi olamadım bırakmadım. öncedeni cennetinde yaşattığın beni şimdi cehenneminde yakıyorsun. her geçen gün eriyorum bilmiyorsun. ama yine de sendeyim. senden vazgeçemiyorum.
ben tozuna dumanına hasret bir enkaz.
yıllar geçti hala sen varsın içimde. çıkarıp atamıyorum. yok amına koyim olmuyor yani. hayallerimi siken seni hala baş tacı ediyorum. her geçen gün daha da özlüyorum seni. geliyorum desen çıkarsan beni bu enkazdan.
kaliteli oyuncularla kalitesizliğin dibine vurmuş dizidir.Kamera arkası berbat belli...Kamera önü sanki çok iyi amk
Hepten berbat bir dizi.Yalnız olayların işleyiş hızına hayran kaldım.Demir'in adamları sabah istanbulda öğlen izmirde akşam gene istanbulda....Neyse,iyi ki bitmiş
tesadüfen başlayan aşkın neticesinde yananların şarkısıdır... aynı anda dinlenen şarkılar, söylenen sözler, hatırlananlar gibi, bir "aynı"lığın içine sürüklenen yüreklerin birbirini yok ederek var olmalarının söze ve müziğe dönüşmesidir.
bu ve bunun gibi dev! prodiksiyonlar çok yuva yıkar arkadaş...
türk kadını dediğimiz olgu cefakardır, çilekeştir ama özveri dediğimiz nitelikten yoksundur. ve hatta maldır öküzdür. birçok insan ben böyle düşünüyorum diye bana yüklenecek ama türk kadını izlediği dizi ile kandi hayatını kıyaslar kendi kocasını, kendi sevgilisini ve hatta babasını bile kıyaslar. koduğumun dizisinde set gereği şile sahilinde kumların üstünde bir çay bahçesi kurgulanır. esenyurtta oturan kadın bunu görüp kocasına sitem eder; "el alem sevgilisini nerelere götürüyor. sen beni hiç götürmüyorsun".
abarttığımı söyleyenler olacak ama halkımızda dizi turizmi diye bir atraksiyon asmalı konak dizisi ile başladı kınalı kar, yaprak dökümü, ve nihayet aşk-ı memnu daki ziyagil konağını görmek için insanlar boğaza akın ettiler. bunu da düşünmek lazım... halkımızın hayal dünyası nereye gidiyor. bütün dizilerin senaryolarında ana konu aldatma üzerine kurulmuş ve hayatımızda giderek normal hale gelmeye başladı.
her cumartesi atv de yayınlanan tam bi türk dizisi. senaristler çok türk filmi izlemiş hatta yeşilçamı yalayıp yutmuşlar herhalde. yanı bu kadar tahmin edilebilir ve bu kadar sacma bır senaryo yazmak ıcın yarısma duzenlense bu abuk dızı kesın 1. olurdu. basrolde ise oyunculugundan öte güzelliğiyle rojda demirer yeralmakta. onu da diziyi izlesinler diye koymuşlar heralde. zira baska bir hükmü yok. he ağlamayı annesiyle birlikte iyi başarıyorlar o da ayrı.
zevkler ve renkler tartısılmaz tabı emınım bınlerce ızleyenı vardır ki hala yayından kaldırılmadı.