eğer bu link doğruysa nedenini açıklamalı bence. taraftarın kafası karışık. bir kısım tribün terk edeceğiz diyor, bir kısım öyle protesto mu olur diyor. tribün de bölündüyse vay halimize.
31 ocak beşiktaş kongresin de yıldırım demirören i çılgınca alkışlarken ve destek verirken görülmüştür.yediği dayaklar az geldi sanırım tribünde , demirören in adamları tarafından.
bir insanın düşebileceği en kötü duruma düşmüş acınası amigo.
bu adam maco, bu adam bagirabiliyor - bagirtabiliyor, bu adam karizma, bu adam 30000 kisiye hukmedebiliyor ama diger amigolardan farki kulter seviyesinin daha fazla olmasi -mesela kose yazilari yazabiliyor hemde bircoklarina tas cikartabilecek duzeyde- bu adam konusmayi biliyor. tuvalet ihaleleri almak icin fenerbahceye amigoluk yapan amigo sefa gibi degil, ne dedigini biliyor ve siyah beyaz renklere asik oldugu icin inonu stadyumu onun ikinci adresidir. galatasaray yada diger takim amigolari gibi bedava bilet alipta karaborsada satmak icin amigoluk yapmiyor. bu isten ekmek yemiyor zira cocuklugundan beri besiktasin maclarini ve herseyini takip ediyor. besiktas kaybettiginde elinde atkisiyla sirilsiklam agladigini hatirliyor. suleyman sefa zamaninda kurulmus olan carsi grubuna liderlik yapiyor.
besiktasli olmamin sebebidir bu adam. anlatayim dedim.
bayramin 3 gunuyde ve ben 11 yasinda istanbulun kenar mahallelerinin birinde otururdum o zamanlar iett otobusleri bayramda bedava olurdu ve ben istanbulu dolasmaya giderdim. nereye, nasil gidecegimi bilmeden binerdim otobuse. bagcilar'dan osmanbey'e kadar nasil gittigimi hatirlamamakla birlikte oradan bindigim bir otobusle eminonun'e gidip ordan eve gitmek istedigimi hatirliyorum. otobus daha once bilmedigim bu stadin onunden gecerken, kalabalik bir grup gorunce indim ve stadin etrafinda dolasmaya basladim. turnikede bekleyen bir gorevli beni biletsiz iceri aldiginda istiklal marsi okunuyordu ve mac baslar baslamaz ben coskuyu gordum. adini sonradan ogrendigim ayakta sahaya arkasini donmus bir adami, alen'i, izliyordum zira o sahada oynanan futboldan daha ilgincti ve tirbunler muhtesemdi. neden kameralar sahayi cekiyor tirbunler daha ilginc diye dusundum cocuk aklimla ve karar verdim kendi kendime artik ben fenerbahceli degil besiktasliydim.
alen sahaya üçlü çektir kartala dediğimizde çoğu zaman davetimize icabet etmeyen , ettiğinde ise 30 bin kişiyi 30 saniyeliğine bile olsa tek ses tek ağız yapabilen kişidir alen.
bazı futboldan anlamayan bünyelerin tanıyamayacağı kişidir alen. kimileri adam gibi adam recep tayyip erdoğan pankartını 55.000 kişinin gözü önünde asarken adam gibi adam atam pankartını astırandır alen. ermeni diye aşağılanan kişidir alen. ama atatürk hariç herşeye karşıyız diyendir aslında alen. ermeni deyipte ırkçılık yapan bünyelerin lafla saldırısına uğrayandır alen. mustafa kemal atatürk aşığıdır alen. türkiye sınırları içerisinde yaşayan ve toprağına bağlı olandır alen.
Kendisini hiç bir zaman anlayamayacak kişilerle aynı renge gönül vermiş insan. O, renkler uğruna senelerini Vanda, Erzurumda, Diyarbakırda geçirmiştir ama senelerdir rahat koltuğunda yayılıp maç izleyen 20 yaşındaki arkadaş ahkam keser. işin garip yanı adamın açtığı kebapçıya Beşiktaş'a gönül verenlerin gitmesinden daha normal bir şey olmadığı halde Beşiktaşlılar gittiği için o adam satılmış addedilir! Ayrıca BJK TV diye sadece adı olan cismi olmayan bir kanalda yorumcu olduğu için ordan deli bir para kazandığı sanılır. Bilinmezki BJK Tv nin tüpçüyle alakası yoktur. Zaten BJK TV tamamen Doğan TV ye aittir. Ama bilen bilmeyen konuşur işte. Sonra birde Çarşıyı dolar ağzına alenen.
kendisini hiçbir zaman anlaymayacağım. neden? çünkü alen abimiz çarşıda bir restaurantı var ve gelirinin %90'ı bjk taraftarından karşılanıyor ayrıca bjk tv'de de yorumcu olarak çalışıyor ve oradan da para alıyor. şimdi nereye gelicem arkadaşlar iyi düşünün;
bu alen abimiz gelirinin %100'e yakınını bjk üzerinden öyle yada böyle kazanıyor di mi? ve yorumcu olduğu kanalda tüpçü'nün dimi? eveett geldik finale..
işte alen abimiz yemek yediği kaba sıçmak istemiyor, tüpçüsüne laf söylemeye çekiniyor, kendisinden habersiz edilen protestolardan dolayıda sitelerinden özür bildiriyor. 'aman abi birdaha yapmıycaz söz' diyor.
çünkü nerde bir bjk taraftarı görsem tüpçüye sayıyor da sayıyor arkadaş ama mevzu çarşıya gelince tık yok. sonuç, alen'in içindeki bjk sevgisi yavaş yavaş yerini paraya bırakıyor alenen.
17 ekim 2009 beşiktaş kasımpaşa maçında, aslında yönetimi protesto etmek istemesine rağmen protestoda ettirememiştir. protesto edenlere sadece bazen yeter bu kadar takıma destek olalım demiştir.
şimdi bir taraftar grubunun başkanı ve yönetimin muhatapı olduğumuzu düşürsek adama hak veririz.* zira kendinisini oradan etmek ve yerine, yönetimi protesto etmeyecek çapulcuların gelmesini planlayan bir tüpçü vardır. adımlarını sağlam atmalı ve şu sıralar göze batmamalıdır. ki zaten öyle yapıyor.
bir fenerbahçeli olarak çok sevdiğim bir abim. 19 yaşında falandım, oturup sohbet etmişliğimiz vardır kendisiyle. o akşam müthiş anılarıyla ağzının içine baktırmıştı bizi. benimle çok uğraşsa da sevmişti beni bilirim. saygılar kendisine.
suleyman seba'nin gitmesine sebebiyet verdi diyenler, bu kadar basarisizliktan sonra yildirim demiroren'i niye gondermiyor nasil diyorlar anlamiyorum. bu carsi gectigimiz yaz ne yuzunden fesh edilmisti? alen abi bas bas bagirmiyor muydu " carsi'yi kulubu yonettiklerini soyluyorlar ". hem deniliyor ki seba carsi yuzunden, alen markaryan yuzunden gitti hem de demiroren'i niye gondermiyorlar? oyle birsey yok.
istesenizde istemesenizde alen markaryan adam gibi adamdir. adami durusuyla, sozleriyle, bakisiyla got eder. sonrada bakakalirsin.
yıldırım demirören'in has adamı. forza forumuna, etrafına topladığı yeni yetmeler "eline yüreğine gönlüne düşüncene sağlık alen ağbi" desinler diye ara sıra boyunu aşan üç beş satır yazı yazar.
kapalının ortasındadır. demirören'in sözünden çıkmayan, yönetimi eleştirmeyen sadık tribün lideridir. yıldırım demirören'in tribünlerdeki sesidir.
beşiktaş taraftarını temsil ettiğine kesinlikle inanmadığım amigo. eğer temsil ediyorsa da ben bjk taraftarı olsam utanırım.
dün kazara bjk tv'yi izliyordum. karakartal forum diye bir program başladı. işte bu şahıs programın yorumcusuydu.
programı sunan kişi "beşiktaş neden yıllardır başarısız, sorun ne alen?" dedi. bekliyorum ki alen konuşacak, bütün taraftarın bildiklerini anlatacak, postasını koyup "yeter yıldırım demirören" diye bağıran beşiktaş taraftarının sesi olacak... alen konuşmaya, sorunları anlatmaya başladı. kulaklarıma inanamadım.
efendim, beşiktaş'ın senelerdir başarısız olmasının sebebi delgado'nun yediği tekmeler, beşiktaş'ın rakiplerine sarı kart gösterilmemesiymiş. seric için lisans olayında tff'nin anlayışlı davranmamasıymış, sakatlıkların bjk'nın yakasını bırakmamasıymış. falan filan.
yönetim, istikrarsızlık, yanlış transfer politikası, kulübün borcu, ekonomik kriz, yollananlara ödenen paralar, satılanların yerine daha kötülerinin alınması... tek kelime etmedi. yönetimi eleştirecek ufacık bir şey söylemediği gibi üstü kapalı övdü bir de.
bu saatten sonra kendisi dümen suyuna göre hareket eden bir adamdır benim gözümde. o medyadaki amigolardan tek farkı tribüne takılmasıdır. hepsi o.
