Türkiye’nin uluslararası alandaki rolünün arttığını belirterek, "Türkiye, hem Batı'nın hem de Doğu'nun gözünde yükselişte. Bu, bizi endişelendiriyor." demiş Yunan siyasetçi https://bit.ly/3OQ7SkF
yunanistan başbakanlık resmi sitesinde ki biyografisinde şöyle söz edilmiş;
Alexis Tsipras, 1974 yılında Atina'da doğdu. Kentsel Planlama ve Planlama üzerine yüksek lisans çalışmaları olan Atina Ulusal Teknik Üniversitesi'nden inşaat Mühendisi olarak görev yapıyor.
1999'dan 2003'e kadar Gençlik Koalisyonu Merkez Konseyi sekreteri olarak görev yaptı. 2006'da Açık Şehir'in başkanı olarak Atina Belediyesi belediye meclisi seçildi. 2008'de 5. Sol Hareket ve Ekoloji Koalisyonu Kongresi'nde parti başkanlığına seçildi ve Haziran 2010'da 6. Kongrede yeniden seçildi. Temmuz ayında Radikal Sol Koalisyon (SYRIZA) Başkanı seçildi. 2013’te Ekim 2016’da 2. Kongre’de yeniden seçildi.
Aralık 2012 - Aralık 2015 arasında, Avrupa Seçimleri'ni Avrupa Komisyonu başkanlığına aday gösteren Avrupa Sol Partisi (KEA) Başkan Yardımcılığı yaptı.
2009 yılı Ekim ayında yapılan ulusal seçimlerde ilk Atina Üyesi seçildi ve SYRIZA Parlamento Grubu Başkanı olarak göreve başladı. Temmuz 2012'den Aralık 2014'e kadar ana muhalefet lideriydi.
25 Ocak 2015 seçimlerinde Heraklion Milletvekili seçildi. 26 Ocak 2015 tarihinde, o yılın 21 Eylül tarihinde yeniden atandığı bir görev olan Yunan Cumhuriyeti Başbakanı olarak yemin etti.
Günlerdir abuk subuk tehditler yapan cipras dün "sayın cumhurbaşkanı " bilmem ne bilmem ne diye bir seyler geveledi. Yunanistan yalnız değil, arkasında bıdı bıdı var. Türkiye yalnız çiprascim ama içinde türkler var ! Yunanlıların türk korkusu hiç geçmiyor :
Dayak yememek icin 6 tane abim var diyen çocuk gibi.
soyadı akıllara çipura balığı getiren yunan zat. son zamanlarda yunan milliyetçilerine oynayarak yeniden denize dökülmek istemektedir. akıllı ol çipura.
Ampharos isimli yazarın (#41742744) entrysine aynen katılıyorum. Diplomasi ne zaman kullanılır bu çok önemli. Güçlü devletler diplomasiye defacto dan sonra sonra baş vururlar. önce fiili durumu yaratır. Sonra bunu diplomasi ile onaylatırlar. Bakınız musul kerkük hadisesi. ingiltere musul ve kerkük'ü ateşkesten sonra defacto olarak işgal etmiş. daha sonra bu fiili durum diplomasi ile uluslararası hukuka uygun hale getirilmiştir. Kıbrıs barış harekatı kardak operasyonu, afrin harekatı da bu duruma yakındır. Henüz diplomatik başarı olmasa da de facto sağlanmıştır. De facto sağlamadan yapılan diplomasi güçsüzlük ya da güvensizlik göstergesidir. Ege denizinde işgal edilen adalarımız da bu güvensizliğe bir örnektir. Burada yunanistan de factoyu sağlamış. Diplomatik atağa geçmiştir. Yanlız şu iyi bilinmelidir ki türkiye güçsüz ve güvensiz bir ülke ( çatıştığı ülkeye göre ) değildir. Türkiye'yi yönetenler Güçsüz ve güvenilmezdirler. icraatleri bunun ispatıdır. ( afrin harekatı hariç )
Dün Binali Yıldırım tarafından Dolmabahçe Sarayında karşılandı. Kendisiyle 1,5 saat görüştüler. Bu adam gibi her başkanla anlaşabilen insanlar lazım bize.
