ajda'nın aranjmanlar dönemine bir selam niteliğinde, albümünde* yerverdiği güzel bir şarkı. aslı ancora ancora ancora'dır; bu da pek meşhur bir mina şarkısıdır.
kelime anlamının "kandırma, yalan söyleme" olmasına rağmen günümüzde bu sözcük akla ilk olarak sevgilinin başka biriyle birlikte olması durumunu getirir. gelişen toplumların sosyal, politik ve ekonomik ihtiyaçları doğrultusunda muhafaza edilmesi gereken aile ve miras kavramları tek eşliliği bir zounluluğa çevirmiş, ardından bir kişinin birden fazla karşı cinsle ilişkide olması ahlaki olarak da yanlış görülmüş, adına da aldatma denmiştir.
kişinin ötekini değil, içindeki ötekiyi kandırdığı durumdur. dolayısı ile kendini aldatmasıdır. aldatma sadece, ilişkideki cinsellikle ilişkili değildir. ama her nedense akla hep illa başkasıyla yatmak gelir.
başlıktan da anlaşılabileceği gibi "aldatma" ulan işte neden aldatıyosun git konuş ben başkasını düdüklemek istiyorum hayatım de tatlım de haber ver bari aldatma neymiş der gibi yapsam da işe bu açıdan bakınca gizli gizli aldatsın bari lan dedirten kelime bu aldatma. en doğrusu "aldatılma" olması gereken başlık.
gece gece bani geçmişin kirli sokaklarında süründüren, herkesin kadın-erkek farkı gözetmeksizin yaptığı eylemlerin toplamıdır. bu aldatmalarımın kaçıncısıydı bilmiyorum ama ilki olmadığı kesindi bundan bu kadar emin olmasaydım keşke diye geçirmiyor değilim içimden ama bunu şuan düşünecek durumda değilim! işin en üzücü, içimi hüzne boğan ve her sevişmelerimden sonra beni düşünmek zorunda bırakan bu aldatmalarımın bir türlü son bulmaması, her aldatmadan sonra kendime haklılık payı çıkarmam ve buna bazen kendimin de inanması
günden güne duyarsızlaşıyorum, daha az acı hissediyorum, daha çok sevme isteği duyuyorum, daha çok kendimi anlatabilme isteğiyle doluyorum
şehvetle başlayan her birliktelik rahatlama anında ''ben ne yaptımlarla başlayan sorularla hüzün veriyor artık yataktan çıkıp bir sigara yakma yerine telefona sarılıp aldattığım kişinin sesini duyma isteğini tercih etmeye başladım son zamanlarda konuşamasamda af dilercesine susuyorum sadece telefonda ve kapattıyorum nedensizce
birşeyler bahane edip elimdekini elden çıkarma yollarını arıyorum sahte bir tebessümle uğurlarken de içten içe üzülüp ağlıyorum kendi içime.. ağlamalarım onlara yaptıklarım yada yaşattıklarımdan dolayı değil birkaç zaman önceki yüzümün yansımasını onlarda görmemdendir. yani ağlamalarım bile sahte ve bencil aldatıldığım, bir aşkın öznesiyken nesnesi duruma düşürüldüğüm durumlar film şeridi gibi geçiyor karın boşluklarımdan. ve ağlıyorum bunları düşündükçe doğal geliyor bana herşey ( aldatmalarım dahil ) enazından ben aldatmanın fiziksel tarafındayım ya ruhunu satıp duyarsız bir vucutla bana sarılanları nasıl nitelendirilmeli?
büyümekle eş zamanlıdır ruhun kirlenmesi. kirlenmemişse yaşamadın say hayattı kaynar sularla yıkansanda çıkmamalı bazi izler.. kendi ürettiği kanda dolaşmalı bir zamanlar sevdiğin, sevdiceğin insanın sana katıkları, katkıları
kafam ağrıdı bıktım kendimi eleştirmekten, kendime kafa yormaktan, kendimi anlamaya çalışmaktan ve her kendimi anlamaya çalıştığımda kendimi çıkmaz labirentlerde bulmaktan. oysa kural çok basit müsvedde aşklar yaşama zamanı şimdi, çiz üzerine yaşayabilecek neyin varsa, sonra karala,buruştur at...
Aldatanın aldandığı bir haldir. ilgisizlikten yakınılır ancak bu sadece bu kendi boktan karakterini örtmek için üretilen bahanedir. Narsist kişilerde görülür zira bencildirler.
Kelime anlamı olarak karşılığı "kandırma" dır. Bence sevgili veya eşin birbirini aldatmasında "aldatma" yerine başka bir sözcük kullanılması gereklidir.
