oo ne güzel aldatıyorsun hadi bi daha aldat lan demektir.
salak olmayın, tekrarlamasa bile ilk yaptığı zaten yeterdir. güzel bir ilişkisi olup, sevilen birinin sevgilisini aldatması bulup da bunamasıdır, bu rahatlıkta bile aldatma peşine düşen adam ne sorumluluk sahibi olur, ne bişeyi hakeder.
aldatmak, başkasıyla birlikte olmak değil, sevgiliye "seni gözden çıkardım, aldattığımın ortaya çıkması durumunda seni kaybetme ihtimalini göze alıyorum" demektir. buyrun iyi affetmeler.
"çok sevdiği için affedebilir yeaa" diyenler bi ayrılsın köşeye.. o durum çok sevdiğinden değil kendini ezik görme durumudur.. o kadar ezik ve çaresizdir ki bu vatandaşlar "kaybetme" veyahut "başka kim var ki" korkusu ile affederler.. bunun 2.si 3.sü de gelebilir affederler yine.. napsınlar..
gerçekten seven insan affetmez, affedemez.. gerçekten seven kişi o yüreğini sevdiği kişinin başka biriyle beraber olmasını ne ilk öğrendiğinde ne son nefesini verirken hazmedebilir.. sonradan duruma alışabilir ama kesinlikle affedemez.. o yüzdendir ki aldatan kişiyi affetmek ne bir erdemdir, ne de bir şans vermektir..
başkasına dokunmuş sevgiliye yeniden şans vermektir. bir de bu açıdan düşünmek lazım, o eller başkasının teninde. bakışına ölürüm dediğimiz sevgilinin o gözleri başka gözlerde. böyle düşününce ağır di mi? aşkın gözü gör etmesi tam da bu noktada devreye girer işte ve düşünmemeye unutmaya çalışırız. Ne kadar barışsak da içimizdeki sıkıntı gitmiş gibi de olsa gün içinde gülümseyebilsek de yastığa başımızı koyduğumuz anda içimizdeki o acı yumrunun aslında hep orda olduğunu fark ederiz. Yazık yanlış kalplerde harcanan sevgimize.
ha üzerine çikolata soslu şans verin de sonra neden böyle oldu deyin. bir insana bir kez şans verilir o da onunla tanışma ihtimalin ve tanışmandır, o ya da sen bunu kullanamazsan olay bitmiştir.