Osmanlı zamanında, erkek tarafından yapıldığında, yani erkek, aldatan karısını affetmesi durumunda "köftehor" denilirmiş kendisine. Zaman zaman cezası da var imiş.
kendini aptal yerine koymaktır. bir kere aldatan, bir daha aldatır. bunu bilerek kabullenmektir. zaten aldatan sevgili kişisine baktığında suratına tükürüp,bsg diyemiyorsan, sana yazıktır; kendine olan saygını kaybetmişsin demektir. aldatılmanın affı yoktur.
aldatılmada payın varsa gayet olağan bir durumdur. kabul, aldatılmak ve aldatmak adi bir acıdır. ama tarafların biraz da objektif olması gerekmektedir.
Yine yapacak, asla güvenme, hemen defet gitsin.
Yüzüne bile bakma, aşağıla.
Nasıl bir pislik olduğunu bilsin.
Namussuz insanlarla işin olmasın hayatta.
sevgisine mağlup olup, hayatı boyunca içinde fırtınalar yaşayarak, kendisini harap etmeyi kabul etmektir. O fırtınalarla birlikte bozulan kişiliğine boyun eğerek hep mazoşist bir insan olma evresine geçmiş, en ufak bir şeyde "acaba"larla yaşayan şahıstır. O acabaların bir gün mutlaka gerçek olacağını bilse de, olmayacağı ihtimalini daha çok sevip, aslında sevdiğini sandığı kişiye değil, o umutlara aşık olan insandır