"tanrı zar atmaz" lafı dillere pelesenk olmuş, kendisini tanımayan insanlarca mundar edilmiş kişi.
"ALBERT EINSTEIN
Ünlü fizikçi A. Einstein'ın Tanrı'ya inandığı çok söylenir. Fakat Einstein'ın Tanrı'dan bahsederken kastettiği ile teistlerin Tanrı'dan kastettiği aynı şey değildir. Bakın Einstein Tanrı konusunda neler demiş:
"Hayatın gelişmesi ve yüceltilmesine ilişkin temel ahlaki ilkelerin öneminin bilince çıkarılmasında, kural koyucu inancına özellikle de ödüllendiren ya da cezalandıran bir kural koyucuya gereksinim olmadığından eminim."
M.Berkowitz'e mektup, 25 Ekim 1950
"Yarattıklarını cezalandıran ve ödüllendiren ya da bizim yaşayacağımız bir irade türüne sahip bir tanrı düşünemiyorum. Bedensel ölümden sonra kişinin yaşamını sürdürdüğüne ne inanırım, ne de inanacağım..."
1930, Ideas and Opinions, s.80
"Algılanamaz bir varlığın olduğunu varsaymak....algılanabilir dünyada bulduğumuz düzenliliği anlamaya yardımcı olmaz."
"Tanrı nedir?" diye soran bir Iowa öğrencisine mektup, Temmuz 1953
Einstein panteist görüsü benimsemişti kesinlikle bir teist değildi.
Benim Tanrım Spinoza'nın Tanrısıdır demiştir"
nietzsche ile aynı kadere ve kedere sahip kişi. süreç ve son gözetmeden öne sürdükleri, kendisinin geçmişine ait olan ve sonradan değişen düşüncelerini kapsamayan, deterministliği ispat edilmiş, son düşünceleri bilinen biri olduğu halde, geçmişte bıraktığı düşünceleri cılız ayar maksatlı kulanılan kişi.
nietzsche'nin ünlü "tanrı öldü" sözünü, hiçlik görüşünden yolla tanrının varlığını yok saymak, ya da tamamen reddiye sunmak olarak benimsemişlerin einstein konusunda da yanılmaları aynı hata türü olmasa da, yaşamının eksik bilinmesi yanlışlığıdır.
kaliteli bir fizik öğretmeninin dediğine göre einstein "hiç bir şey yoktan var edilemez. Var olan hiç bir şey de yok edilemez." sonucunu yazdığı yazının ardından "tanrı bunlardan münezzehtir" anlamında bir not düşmüştür.
dinlisi , dinsizi herkesin sahiplendiğ,i kendi tarafına çekmeye çalıştığı adam. yahu vatansız, topraksız ordan buraya süründü durdu. "hayattayken kimse beni kabul etmedi ama ölünce herkes beni kendi vatandaşı sayacak" nevinden bir lafı olması lazım. zeki adam vesselam bilmiş öteyi.
o zamana kadar düşünülmemişleri düşünerek fiziğe yeni bir boyut getirmiş, birçok teori ortaya koymuş fizikçi. dünyanın en zeki insanı olduğu söylenir. zeka seviyesiyle ilgili rivayetler dolaşmaktadır. çok önemsememek gerekir önemli olan ortaya koyduklarıdır. şöyle de bir sözü vardır: ''iki şey sonsuzdur: biri evren, diğeri ise insanın aptallığı ve ben ilkinden o kadar da emin değilim.''
edit: söz kelimesi kelimesine doğru olmayabilir ama anlam tamamen aynı.
"Yüce Tanrıyı anlamak çok zordur; o, esrarengizdir fakat hiç bir zaman kinci ve kötü değildir."
"Tanrı Zar Atmaz."
"Derin bir imana sahip olmayan gerçek bir bilim adamı düşünemiyorum."
"Din duygusu ne zaman kaybolsa, bilim, ilhamı olmayan bir deneyciliğe dönüyor."
"Bilimle ciddi şekilde uğraşan herkes tabiat kanunlarında bir ruhun, insanlardan daha üstün bir ruhun olduğuna ikna olur. Bu yüzden bilimle uğraşmak, insanı dine götürür."
sanırsam infernal arkadaşımın iddaa ettiği mektup, einstein ın son yıllarında yazmış olduğu bir mektup..
üstelik infernal bunun delilleriyle, kaynağı ile yazmıştır buraya..
yani; bak şöyle demiştir, şunu dile getirmiştir, başından şöyle bir olay geçmiştir, gibi söylemlerde bulunmadı..
ona bakarsanız biz halaa amerikan mandasını bizim reddetiğimizi sanıyoruz. oysa bize söylenmedi hiç amerikan senatosunda kabul edilmediğini.. arz ederim..
normal insanlardan daha farklı bir beyne sahip olmuş bir bilim adamıdır, zaten öldüğünde beyni çalınmıştır ve yapılan araştırmalara göre beyninin normalden daha küçük olduğu ama buna rağmen nöron sayısının daha fazla olduğu ve bu sayede beynini daha yüksek kapasitede kullanabildiği sonucu ortaya çıkmıştır, herhalde adam beyninin %4-5 kapasitesini kullandığından mı nedir beynindeki kapasitenin sadece yüzde 1'ini kullanabilen normal insanlar gibi olamamıştır.
1)Beş farklı renkte beş farklı ev var.
2)Her evde beş farklı ülkeden birer kişi oturuyor.
3)Bu evlerde yaşayan kişiler;
-Farklı marka içki içiyor
-Farklı marka sigara içiyor
-Farklı cins hayvan besliyor
4)Sigara içki ve hayvanların hiçbiri aynı cins değil.
VERiLEN BiLGiLER:
1) ingiliz kırmızı evde yaşıyor.
2) isveçli köpek besliyor.
3) Danimarkalı çay içiyor.
4) Beyaz evin solunda yeşil ev var
5) Yeşil evin sahibi kahve içiyor.
6) Kuş bakan kişi Pall Mall marka sigara içiyor.
7) Sarı evin sahibi Dunhill marka sigara içiyor.
8) Tam merkezdeki evde yaşayan kişi süt içiyor.
9) Norveçli ilk evde oturuyor.
10) Kedi besleyen kişinin evinin yanındaki evde oturan kişi Blend marka sigara içiyor.
11) Dunhill marka sigara içen kişinin evinin yanındaki evde oturan kişi at besliyor.
12) Blue master marka sigara içen kişi aynı zamanda sıcak çikolata içiyor.
13) Alman Prince marka sigara içiyor.
14) Mavi evin yanında oturan kişi Norveçli.
15) Su içen kişinin komşusu Blend marka sigara içiyor.
"adam olacak cocuk, bokundan belli olur" atasozumuzun kaniti. daha 12-13 yaslarindayken aynanin karsisina gecip, "ben simdi burada sabit duruyorum ve kendimi rahatca goruyorum, ama isik hiziyla hareket etseydim ne gorurdum acaba" demis insan. o yastaki cocuklar sanal bebekler gercek mi degil mi onu tartisiyor. bende kucukken boyle seyler dusunuyordum, einstein'i tanimadan once hemde. belki bende gelecegin bilim adami olabilirim, buraya da yaziyorum adim Sivri.
konyayapalı doğumludur. en büyük icraatları arasında etli ekmeği bulması, Konya halkına armağan etmesi de vardır. Etli ekmek daha sonra italyan gizli servisi (ISF) tarafından çalınıp Pizza olarak dünyaya sunulmuştur.
"Bir insanın ahlaki davranışları anlayışa, eğitime ve sosyal bağlara dayanmalıdır; hiçbir dini temel gerekmez. insan, eğer ölümden sonra ceza korkusuyla ve ödül umuduyla kontrol altına alınmak zorundaysa, şüphesiz kötü bir yoldadır." Albert Einstein
her ne iş yapıyorsanız, temelde o işi ciddiye alın. başarının sırrı budur. diyen bilim adamı. atom bombasının üretilmesine karşı çıkmasına rağmen başaramayan albert einstein, amerika yönetimine karşı tavır almıştır. yaşamının son yıllarını isviçrede geçiren bu büyük fizikçi 1955 yılında hayata veda etmiştir.insanlığın bu günkü yaşam seviyesine ulaşmasına büyük katkılarından dolayı kendisine bütün insanlık adına sağol be albert.. allah senden razı olsun...
babam da bir ahlak dersi mektubu yazdı bana, ama asıl işin konuşularak halledileceğini söyledi, bu yüzden çok sevinçliyim. büyüklerimi çok iyi anlıyorum. kadını, erkeğin bir lüksü olarak, erkeğin ancak çok iyi yaşam koşullarına sahip olunca hak edebileceği birşey olarak görüyorlar.
açlık ve aşk yaşamın çok önemli güdüleridir.öyle ki öteki layt-motifler bir kenara bırakılsa bile hemen herşey bunlarla izah edilebilir. bu yüzden anne ve babama -iyi ve güzel bulduğum şeyden taviz vermeden- saygılı davranmaya çalışıyorum ve o da sensin, benim sevgili hazinem.
sen kendi ailene henüz söylemediysen, bırak söyleme.sanırım böylesi herkes için daha iyi. belki onlar da tıpkı benimkiler gibi bir sürü lüzumsuz dert yaratırlar ve çile çekerler. ama sen akıllı bir kızsın ve onları tanıyorsun, dolayısıyla nasıl davranman gerektiğini de çok iyi bilirsin.
sen yanımda olmadığında sanki ben tam olarak kendim değilmişim gibi geliyor bana. otursam yürümek istiyorum, yürüyorsam eve dönmek için can atıyorum, eğleniyorsam çalışmak istiyorum, çalışmıyorsam huzursuz oluyorum ve yatmaya gitttiğim günden hoşnut olmuyorum.
sevgili pisiciğim,
az önce leonard'ın ultraviyole ışıktan katot ışınlarının elde edilmesine dair muhteşem bir makalesini okudum.bu güzel yazının etkisiyle öyle bir mutlulukla doldum ki, senin de bundan mutlaka payını alman lazım.moralini bozma sevgilim ve sakın kuruntulara kapılma.seni bırakmayacağım ve her şeyi mutlu sona vardıracağım.sadece birazcık sabır.
o kadar insan varken ne bulduğunu harbiden çok merak ettiğim adam. arkadaş nerden baksan 15 yıldır okul okuyorum ben, bizzat gidip kendim araştırdım; izafiyet teorisinden başka bir nanesi yok bu adamın. hadi vardır onu geçtim neyi bu kadar abartılıyor o kadar büyük insan varken? hatta bir ara arkadaşımla "einstein diye biri yok lan, sallıyolar onlar" diye düşünüyorduk. hala da düşünmeden edemiyorum lan.
o değil de, cisme kendisinin karesi kadar kuvvet uygulayınca cisim enerjiye mi dönüşüyordu? neydi o? bu mudur yani?
Einstein and Eddington isimli bir filmle hayatının bir bölümünün anlatıldığı deha. eğer kurgu değilse basında yer alan dilini çıkarmış olduğu fotoğrafı sevgilisine bir jest amaçlı vermiştir. berlin'deki evine döndüğünde kuantum'un babası ve sevgilisinin evde olduğunu görür ve dışardaki gazetecileri sorar. kuramının ispatlandığını ve dünyanın onu konuştuğu anlatılır albert'e ve sevgilisi çok bitkin ve dağınık görünüyorsun bütün dünyanın bir dahiyi böyle görmesini istemiyorum der. oda bu cümleyi tebessümle karşılar ve saçını başını daha çok dağıtır , kıyafetlerine kadar herşeyini kırıştırır ve dağıtır. dışarı bu şekilde çıkar ve dilini çıkartarak o meşhur pozu verir.
bazı kuramlarının karısı tarafından gerçekleştirildiği tümüyle yalandır. ayrıca üstün bir müzik kültürüne sahiptir.
"Görelilik kuramım başarıyla kanıtlanırsa Almanya benim bir Alman olduğumu iddia edecek. Fransa ise dünya vatandaşı olduğumu açıklayacaktır. Kuramım gerçek dışı çıktığında ise, Fransa bir Alman olduğumu söyleyecek. Almanya ise bir Yahudi olduğumu açıklayacaktır." şeklinde son derece güzel bir sözü vardır.