cezayir doğumlu fransızyazar ve filozof. albert camus hiç şüphesiz ki saçma teorisine önemli katkı yapanlardandır.
bazı kaynaklarda varoluşçu kurucusu olarak geçse de aslında kurucusu değildir.
ama saçmateorisine kattığı önem bir çok eserinde görülüyor.
camus'nun en önemli belki de varoluşçuluk felsefesine ve dualizm'e en büyük katkısı absürt kelimesidir.
bir kelimeden çok iki karşıt terimin içinde bulunduğu olgudur absürt.
aslında albert camus'nun söylemek istediği açıkça basittir.
ama çeşitli normlar ve varoluşçuluk fikirlerle karıştırılınca işler sapa sarıyor.
şöyle ki; dualizm denen akımın ruh ve bedenin farklı olduğu görüşünü savunması aslında absürt ile çelişmesi gerekirken bardağın öbür tarafından bakıldığında çelişmediği fark edilir.
idealar dünyasında platon'un dediğinden öte ütopya denilen olguya bakmak lazım.
bir nevi dualizm ile çelişmesi gerekiyor. nispeten sözcüksel olarak ya da doktrin şüpheciliği olarak bakıldığında öyle biraz.
ütopya'da her şeyin bir alt versiyonda tersi vardır.
iyi'nin karşısında kötü yoktur. iyi'nin karşısında "iyi olmayan" vardır.
Veba kitabı en sevdiğim kitabı olan yazardır. şöyle bir sözü vardır ki derinden etkiler;
'Ya zamanla birlikte yaşar ölürsün, ya daha yüce bir yaşam uğruna zamanın dışına çıkarsın.'
düşüş isimli romanının o sarsıcı kısmıyla insan derinden etkileyen insan...
''..Dostum olmadığını nereden mi biliyorum?
çok basit: onlara iyi bir oyun oynamak,
bir çeşit ceza vermek amacıyla kendimi öldürmeyi aklımdan geçirdiğim gün anladım bunu.
kimi cezalandıracaktım ki? çok çok bir kaç kişiyi şaşırtırdım,
kimse cezalandırılmış olduğunu bilmezdi ki ! "
'Bugünlerin yaşanması uzun sürüyordu, kuşkusuz, ama öylesine gevşemişlerdi ki sonunda birbirinin içine taşıyor ve orada adlarını yitiriyorlardı. Benim için anlamlı olan yalnız dün ve yarın sözcükleriydi.'
cümlelerinin sahibi yazar.
tamı tamına bağlı olduğum, absürdizm akımının kurucusu. schopenhauer ve kierkegaard'dan sonra favori filozofum olur kendileri. sol framede ismini çıkartarak beni mutlu ettiğiniz için teşekkür ederim. bi ara kierkegaard ve camus için entry gireyim diyorum, sonrasında sözlüğün 10 cümleden fazlasını okumadığı gerçeği ile vazgeçiyorum. aklıma kazınan sözüyle bu entryi noktalarım.
insanın her gün yaptığı en iyi şey intihar etmemeye karar vermektir.
"Günü gününe kadınlar, günü gününe erdem ya da erdemsizlik,
günü gününe, köpekler gibi, ama her gün sağlamca yerinde duran kendim.
Böylece yaşamın yüzeyinde ilerliyordum, sözcükler içinde, hiçbir zaman gerçek içinde değil.
Tam okunmamış o kitaplar, tam sevilmemiş o dostlar,
tam gezilmemiş o kentler, tam sarılmamış o kadınlar!..."
Varoluscu felsefe savunucusudur. Yabanci adli kitabi aklimda film gibi kalmistir. Olaylarin kisitliligi bir yana,cok yavas gelismektedir her sey. Buna ragmen oldukca etkileyicidir. Diger kitaplari da tavsiye edilir.
Soyadının okunuşu her daim sorun olan acaba ulan şöyle miydi böyle miydi diye tereddüt edilen yazar. Doğru okunuşu kamü'dür.
başkaldıran insan ve yabancı adlı kitapları kült eserler arasındadır. Seçici bir kitapseverin kütüphanesinde olması gereken kitaplardir.
'' bazen günün sonunda bir insanın başardığı en büyük şey intihar etmemiş olmasıdır '' diyerek hayata dair en gerçekçi yaklaşımlardan birini sergileyip hayatın renksiz ve depresif zamanlarına atıfta bulunmuş fransız düşünür.
entel sohbetlerde mutlaka 'abi adam kaleciymiş' diyen biri çıkar, ama genelde 'abi' yerine 'azizim' , 'monşerim' gibi bir hitap kullanır. ayrıca her kitabı okunmalı, okuyun, okutun..
sisifos'u okuyup intihar eden gerizekalıdır ama yabancı'yı okuduktan sonra onu da okuyun..
''hayır, ben bir varoluşçu değilim. sartre ile isimlerimizin yan yana anılmasına hep şaştık. sartre ve ben kitaplarımızı birbirimizle gerçekten tanışmadan önce yayımladık. birbirimizi tanıdığımızda ise ne kadar farklı olduğumuzu anladık. sartre bir varoluşçudur, benim yayımladığım tek fikir kitabı sisifos söylencesi''
bazı insanların sırf normal olabilmek için olağanüstü enerji sarf ettiklerini kimse bilmez diyerek aslında ne kadar şizofreni, deli, fobili insanla yaşadığımızı gösteren ulvi bir yazardır.