ışıkta pırlanta gibi parladıklarını gördükten sonra bi sike yaramadıklarını düşündüğüm vampirlerdir. hoş parlamasalarda ne kitap, ne karakterler bir sike yaramaz ya neyse. liseli vampir mi olur mk ya? hay ergen eğiliminizi sikeyim. şu film olayında en güzel vampirler 30 gün gece filmindeydi yeminle. olm kan içen bir yaratık nasıl asortik takılabilir bana açıklasın ya. neymiş gidip insanın kanını içecek, sonrada biz çok kültürlüyüz, gördük geçirdik yakışıklıyızda filan diyecek. hassiktirin lan ordan. bu filmde ki vampir tam vampirdir benim gözümde. al sana karakan.
Parlayan, ışık saçan vampirler. Nerdeyse götlerinden ışık hüzmeleri çıkacak amk.
Bu saçmalığın baş suçlusu aslında Anne Rice. Şu Vampirle Görüşme kitabının yazarı (Tom Cruise'lu, Brad Pitt'li filmi olan). Romantik, sızıldanan, çıtkırıldım vampirler fikri ilk onun kaleminde vücut bulmuş. Orijinal bir fikir, ayrıca Anne Rice, Myers denen ilkokul terke göre çok daha iyi bir yazar (daha doğrusu "yazar"), o yüzden konsept olarak iyi, farklı bir deneme. Dahası vampirler bu kadar salak değiller. Serinin ikinci kitabından sonra ortalık boka dönse de ilk iki kitap çok iyi.
Ne oluyorsa şu Myers denen ev kadınının rüyalarında orgazma ulaşmasıyla oluyor, oturuyor hayallerini yazıyor, ilham kaynağı olarak Anne Rice'ı gösteriyor sonra da işte bu Pembe Dizi vampirlerini kusuyor.
Gerçek vampirler ve harika kitaplar için şu üçünden şaşmayın aga:
Serinin son kitabının bitişinden rahatlıkla yazanın bir kadın olduğu anlaşılabilmekte olan bi hikayenin vampirleridir.Şayet yazar erkek olsa kaçarı yoktu savaştırırdı o vampirleri.En nihayetinde film de kitaba o noktada bağlı kalmayıp vuruşturmuştur bu vampirleri.