zaman zaman ister istemez içine girilen insanlar grubu.
lan hiç unutmuyorum bir keresinde kurban bayramı böyle soğuk bir zamana denk geldi, pederle kalktık kesim yapılan yere gittik bayram namazı akabinde, bize ilk sıralardasınız demişlerdi, zaten bir gece önce uyumamışım, uykusuzluktan geberiyorum. "neyse, madem sıramız erken, iş erken biter gelir zıbarırım" diye hayal kuruyorum. gittik, paragöz pezevenkler, zilyon tane kesim almışlar, paraya kıyıp yeterli miktarda adam da getirmemişler. bak yalan söyleyeni s.ksinler, 10:30-11:00'de sizin iş biter demişlerdi, akşam 22:00 dolaylarında bitti bizim iş. ve yeterli sayıda kasap olmadığı için pederle oturduk, diğer ortaklar filan, ellerimizde bıçaklar, parçalama işlerini de kendimiz yapmak zorunda kaldık. hava o kadar soğuktu ki, elleri ısıtmak için yeni kesilmiş, hala üzerinde sinir hücreleri kıpraşan, buharı tüten etlerin içine soktuğumu hatırlıyorum. son saniyeye kadar hep aklımda olan şey "eve gider gitmez uyuycam" düsturuydu.
nitekim, eve gider gitmez, ne kavurma kokusu, ne annemin "yıkan temizlen öyle yatma" azarlamaları, hiçbiri engel olamadı, direkt gidip yattım.
sabaha kadar beton gibi uyudum. uyandığımda resmen ahır kokuyordum.