akıl ve zeka herkeste vardır. insani, dünyevi başarılı insanlara etiket olarak "akıllı" kelimesi takılır, başarısızlara, çok çok başarısızlara "gerizekalı" etiketi takılır. buradan çıkarılan sonuç; akıllıysan iyi, gerizekalı akıllıysan kötü, o zaman gerizekan önplanda olacaktır.
insan ile hayvanı ayıran en temel fark ile aynıdır. hayvanda sadece zeka, insanda ise akıl ve zeka bulunmaktadır. zeka basit öğrenme, çabuk kavrama, hızlı karar verme, seçici olma gibi hayvanlarda daha az, insanlarda ise çok geniş olan kavramları yerine getirmeye yararken, akıl da, zekayı doğru kullanma yeteneğidir. çok zeki olup da, akıl ile bunu yönetemeyen insan, farklı tesbitlerde bulunması, şaşırtıcılığı, hızlı karar verebilmesi gibi özellikleriyle etrafından ayrılsa ve beğenilse de, akıl ile doğru olanı belirleyerek, zekasını o yöne kanalize edemeyeceği için, birgün çok alakasız şekilde açık verecektir.
zeki olmak, kişiye sınırsız bir güven duygusu verir. mesela, dersi sınıfta anlatıldığı anda anlayan zeki ama akılsız öğrenci, konuyu sadece o anda çok net olarak anladığını bilmediği için, evde tembellik yapar ve dersi "öğrenememiş" olur. hem akıllı hem zeki kişi, okulda anladığını evde pekiştirecek, konuyu ön bellekten kalıcı hafızaya aktararak "öğrenmiş" olacaktır. çok zeki olmayan akıllı öğrenci, dersi derste tam olarak anlayamazsa, soru sorar, tekrar ister. bununla da yetinmeyip evde tekrar eder ve o konuyu "öğrenmiş" olur. hem akılsız ben de zeki olmayan öğrenci ise okul ile dışarısı arasındaki farkı kavrayamadığından, kimi zaman sınıfta, kimi zaman da dışarıda herhangi bir yerde olacaktır. okulu bitirip birşey öğrenmesi mümkün değildir...
ihtiyaç üzerine edit:
- zekası aklından çok olan ve zekasını aklıyla doğru yönetemeyen öğrenci, arkadaş çevresinde popüler, sosyal hayatta başararılı ama derslerden çakandır. bir okul mezunu olarak olmasa da, ilerleyen yaşlarda olgunlaşan yapısı ve zekası ile beceri ve kabiliyetlerine yönelik bir alanda, pratikten öğrenilebilen bir sanat dalında başarılı olma ihtimali vardır.
- zekasını aklıyla doğru yöneten, ikisine de aynı seviyede sahip olan öğrenci, cool takılan, derslerinde başarılı, sosyal hayatında da sevilen, aşırılıkları olmayan, okuldan sonra iş hayatında da başarı yakalayandır. başarılı olduğu alan dışında da zeka gerektiren uğraşlara ve bilgiye sahiptir.
- zekası aklının altında olan, ama aklını kullanan öğrenci "inek" diye tabir edilendir. aklıyla durumu kavramış, anlatılanların üzerinde çok çalışarak ve derste soru sorarak derslerini öğrenebileceğini ve başarıya gideceğini bilendir. ders çalışmaktan sosyal hayata çok zaman ayıramasa da, katıldığı ortamlarda dikkat çekmeden duruma ayak uyduran, aşırılıklara hiç bulaşmayan sessiz tiptir. okul sonrası hayatında da bir azim timsali olarak gösterilir, yoğunlaştığı alanda başarıyı yakalar.
hani sınıfta bi çocuk vardır dersleri süperdir inek de denir böylelerine ama gel gelelim sosyal hayatta bildiğin maldır açmıyorum anladın sen onu her neyse birde diğer çocuk vardır onu dersleri bok gibidir ama cin gibi çocuktur vesselam hah işte zeka inek çocuk akıl ise diğer çocuktur.
Akıl aslında bir kabiliyettir, zeka da öyle. ikisi arasındaki en önemli fark, bir başkasından akıl alabilirsiniz ama zekayı asla. o, her insanın kendisine mahsustur.
Zeka; sınıfta yüksek sesle espiri yapmaktan çekindiği için kendi kendine mırıldanan öğrencidir. Akıl ise o espiriyi duyup sınıfa kendisininmiş gibi pazarlayan haysiyetsiz, şeref yoksunu öğrencidir. Ve primi hep o yapar. Sonuç olarak şöyle diyebiliriz: Ben zekaya zeka demem akıl başta olmayınca!
akp seçmeni akıllıdır, yaş tahtaya basmak istemez geçmişten ve tecrübelerden ders çıkarır. en kötü kararın bile kararsızlıktan iyi olduğunu bilir, bu yüzden akp'nin oy bütünlüğünü korur. geneli zeki değildir.
muhalefetin geneli ise zekidir ama akılsızdır, hakaret ederek oy toplamaya çalışır, şeçmeni ikna edemez.
