sabahtan beri krizler gecirip elinize ne gelirse firlatmanizi, onunuze gelenle kavga etmenizi, sinirden oraya buraya gecirip kendinizi saga sola vurmaniza neden olabilir ama yaktiktan sonra kedi gibi uysallastirabilir. nedenine gelirsek aile bireylerinizden birinin size sigarayi zorla biraktirmaya calismasi olabilir birde pakete degilde kartonlariniza el koyduysa evi bile kundaklatir.
vardiyadan gelip uyumadan önce yaktıysanız ve uykuya daldıktan sonra 10 saat sonra kalkıp bir boşluk hissine yakışan en büyük dert ortağıdır.onu yaktığınız an itibariyle gecenin arda kalan dilimlerinde her 10 dakika da bir onunla sevişeceğinizi bilirsiniz.kafanızı yastıktan kaldırdığınız an itibariyle önce paketi gözlüyorsanız hayatınız bok kuyusunun en dibindedir.yakıp bütün her şeye nalet edersiniz.ardından yemek ve çayla bir tane daha yakarsınız ki bu biraz daha usulca ve her şeyi kabul etmişcesine yakılan sigaradır.bunun ardından fabrika servisini beklediğiniz durakta içersiniz ve nefret edersiniz.çünki artık gırtlağınızda ki bu aşırı nikotin tadı sizi rahatsız etmeye başlar.paketi atmayı düşünürsünüz ama gece henüz bitmemiştir.fabrikanın önünde inersiniz, tanıdık bir kaç insan bitiverir sigaralarıyla önünüzde.konuşamazsınız ama genede onların dualarına uymak için bir sigara daha yakarsınız.fabrikaya girip takım elbisenizi giyersiniz, yüzünüzü yıkarsınız ve aşağı araca binersiniz ve buradada bir sigara yakarsınız.hayat çok boştur, sürekli sırtınıza yüklediğiniz problemleri örtbas eden bu nacizane dost gene yanınızda biter.bir sigara daha yakarsınız ve mühendisleri beklemeye koyulursunuz.sabaha kadar direksiyon sallayıp şafağın doğuşunu izlemeye koyulurken bu sefer hiç tadamayacağınız duygu yüklemeleri kalbinizi okşamaya başlar.bu duygusal çöküntüde hiç bir şey bir dal sigaradan daha mühim değildir.bu geçen gece normal olanıdır.bunun yanında kötü geçmiş aile ile yapılan telefon konuşması veya ekonomik sıkıntılar eklenirse gece içerisinde her 5 dakika da bir sigara yakacaksınızdır zaten.yılları, ayları, günleri ve saatleri bu şekilde geçiren bir adamın fazla yaşamayacağı aşikardır ama o dener.yaşar, sever, özler ve değer verir.çünkü onun için olmasa bile bir umut her zaman bir adım ötesinde pembe dudaklarını büzüştürerek ona bakmaktadır.
