daha cok meraklı akrabalardan gecici bir sure uzaklasmakla sonuclanabilecek bir hadisedir. soyle ki, bazı soruları bu akrabaların asla bitmez, kabus gibidir.
lisedeyken, kızım senin niye sevgilin yok?
unıversitedeyken, ne zaman bitecek okul?
okul bitince, daha is bulamadın mı sen?
is bulunca, ne zaman nisanlanacaksın?
nisanlanınca, dugun ne zaman?
evlenince, cocuk ne zaman?
kıskanç olmaları , çıkarcı olmaları , sırf akraba olduğu için görüşmeye katlanmak nefret ettirir. siz anne baba ve kardeşi yeğleyin hep. onlar hariç, ne kadar iyi derseniz deyin, çoğu akrabada, sizi yarı yolda bırakacak potansiyel var bence.
yapmacık olmaları, lüzumsuz olanlarının çok olması, herhangi bir başarınız da kıskançlığa bürünmeleri. ya bence artık nefret etme sebeplerini saymayalım. hem dinimizce de ayıp oluyor ister istemez sevemiyoruz ne yapalım diye. akrabayı sevme nedenleri başlığı daha mantıklı bence. çoğunluğumuzun az ve öz seveceği için o nedenler daha anlaşılır olur hem.
Salt kan bağımız var diye, yersiz ve gereksiz konuşmalar, haddini aşmalar, samimiyetsiz yakınlık numaraları, ilk üç maddedir.
Her ziyarette, her telefonda sitemli konuşmalar.
Gelmiyorsun, gitmiyorsun, aramıyorsun, özledik bla bla bla...
Lan dümbük, madem özledin, sen gel, sen ara, bi düşün bakalım bu neden aramıyor, bi derdimi var, bir tasası mı var, öldü mü kaldı mı diye!
Anca boş lakırdı!
Sevdiğim minnoş akrabalarım ve kuzenlerime kokulu öpücükler.
Geriye kalan tayfa, sevmiyorum ulan sizi, b.k yiyin!
+sevgilin var mı?
-yoo
+hadi hadi vardır.
-ya yok anlamıyor musun?
+niye yok? bak senin yaşıtların evleniyorlar. vardır en azından kısmetin ha?hem niye gülüyorsun bakayım? seni seni
-s.o.s.
