gün gibi açık gerçektir. akp, bu işi siyasi ve ekonomik rakiplerine karşı kullanmak üzere bilgi toplamak, dosyalar oluşturmak ve gerektiğinde aynen veya çarpıtarak kullanmak amacıyla pervasızca ve hukukdışına çıkarak yapmıştır ve yapmaktadır ki, bu açıkça manevi terördür. baykal ve mhp milletvekillerine karşı kullanılan görüntüler akıllardadır.
hakim kararı ile yapılan bir kısım dinlemelerde, dinlenecek kişiye ait olmayan telefon numaralarının da talepte ve dolayısıyla kararda bulunması yoluyla, asıl hedefin dinlenmesi de "yasal" yollardan sağlanmıştır. yani dinlenecek kişinin adı ahmet iken, dinlenecek telefonlar asıl hedefteki mehmet'e aittir. bu suretle yasal görüntü altında, ancak aslında yasadışı surette ahmet yerine mehmet dinlenmiştir.
medyaya servis edilen ve özel hayatı ilgilendiren onca dinleme ve görüntünün devlet gücü olmaksızın elde edilmesi olanaksızdır.
bugüne kadar tek bir kişi hakkında bile bir soruşturma açılmaması, akp'liler hakkında yasadışı dinleme yapılmaması, bu işin içinde devletin, daha doğrusu hükümetin olduğunun açık göstergesidir.
hükümet yetkililerinin yasadışı dinlemelere muhalefetin tepkilerine verdikleri cevaplarda "bir suçunuz yoksa korkacak birşey yok !" demeleri, tevil yollu ikrardır. zaten, akp'nin amacına uygun her türlü imkanı, ahlaki ve yasal yönünü düşünmeden pervasızca kullanmasına engel olacak ne vardır ki ?