4,5 yılda yapılanların hepsini görmezden gelerek yapılabilecek aktivitedir.bunun içinde ya at gözlüğü takmak yada ekonomiden,siyasetten anlamamak gerekir.insanların 400 milyar dolara çıkan dış borcu görmezden gelmesi,tekrar hortlayan terörü,ülkenin stratejik kuruluşlarının peşkeş çekilmesi,bankacılık sektörünün yabancıların eline geçmesi,türk askerinin başına çuval geçirilmesi,kuzey ırak'ta kurulan kürt devletini ilk tanıma ülke yolunda ilerlemesi,dünya siyasi konjonkturünde ülkenin öneminin azalmasını görmezden gelmesi gerçekten ilginçtir.bu nedenle bende akp'yi sabaha kadar savunmak istiyorum!!!
akp'yi veya bir başka siyasi partiyi körükörüne savunmaya kalkmak siyasi entelektüelite ve gerçege ulaşmanın önünde bir engeldir.
fakat antidemokratik ve belden aşagıya vurarak akp'ye gerçekdışı ithamlarla bulunmak, chpli ali topuzun gerilla siyasetini yürütmek, siyasetteki yozlaşmanında ötesine geçip gayri-ahlaki yöntemlere başvurmak, etki-tepki çercevesinde zaman zaman akp'yi savunmayı hakkın yanında olma konumuna sokmaktadır. fakat bu savunma etki-tepki çerçevesinde haksızlığa uğrayan yanında olmaktır, yoksa icraatları ile 59. hükümeti savunmak marifet istemektedir. fakat elbetteki yapılan binlerce icraat içerisinde takdir edilenleri de vardır ve bir partiyi siyasi gerçeklik bağlamında toptan infaza kalkmak insafsızlıktır.
belki de "bağımsızlık benim karakterimdir" diyen bir insanın kurduğu ülkenin vatandaşından beklenmeyendir.
dış ilişkilerde sürünen, sömürge yapılmaya çalışılan bir türkiye'yi göremeyenlere yakışan eylemdir anca.
ha bir bu tip adamlar her dem "ekonomi" der dururlar. gerçekten de akp'yi savunanların en büyük dayanağı "ama ekonomi ? enflasyon ?" dur. bir süre önce yayınlanan bir köşe yazısından faydalanırsak göreceklerimiz;
Ekonomi çok iyi.
Aslında, sadece rakamlar fena değil. Halka yansıyan fazla bir şey yok.
4 yılda ortalama yüzde 7'nin üzerinde büyüdük.
Aslında, bütün ekonomiler büyüdü. Bizim büyümemiz gelişmekte olan ülkeler ortalamasının altında.
Önceki yıllarda, büyüme yüzde 2'ler civarındaydı.
Aslında, onlar kriz yıllarıydı. Her şey çok bozulmuştu ve düzelme de bu nedenle güçlü oldu.
Son 4 yılda ekonomi iyi yönetildi.
Aslında, ekonomi yönetimi tamamen IMF'ye bırakıldı.
Yabancıların ülkemize ilgisi arttı.
Aslında, dünya ekonomisi büyüdü ve küreselleşti. Bütün azgelişmiş ülkelere benzer ilgi var.
Daha ucuza borçlanıyoruz.
Aslında, yüksek reel faizler yüzünden, cumhuriyet tarihinin en yüksek faizleriyle borçlanılıyor.
Türk lirası, iyi ekonomi yönetimi nedeniyle değerli.
Aslında, değerlilik çok yüksek reel faizler nedeniyle.
iyi ekonomi yönetimi nedeniyle enflasyon düştü.
Aslında, enflasyonun düşüşünün en büyük nedeni, ucuz döviz. Bu sayede, üretim yapmak yerine ucuz ithalat yapılıyor ve ucuz ithal malları fiyatları düşürüyor.
Mali disiplin iyi uygulandı.
Aslında, başlarda doğruydu. Ama, gerekli olan vergi reformu yapılamadı.
Borsamız iyi yükseldi.
Aslında, tüm dünya borsaları yükseliyor. Üstelik, bizim borsamız yabancı alımları ve sıcak para nedeniyle yükseliyor.
Cumhuriyet tarihinin en büyük özelleştirmesini yaptık.
Aslında, büyük özelleştirme yapıldı ama elde edilen gelir, cari açığı kapatmaya gitti.
Gelelim bombaya;
Kişi başına milli gelirimiz 5.000 dolar düzeyini geçti. (Hükümetin ekonomiyi anlatırken en çok övündüğü şey)
Aslında, bu rakam "değerli Türk lirası" sayesinde yüksek görünüyor. Bunu bile, bir tarafa bırakır, ingiliz Economist dergisine bakarsak, bizim bu konuda da çok gerilerde kaldığımız görülür. Satın alma paritesiyle düzenlenen bu tabloya göre, 1.3 milyar nüfusa sahip Çin'de bile kişi başına düşen gayri safi milli hasıla bizimkini geçmiş vaziyette.
terazide "iyi"nin daha cok oldugunu bilen ama hatalarini da elestirebilendir, her bünyede olmasi geren bakis acisidir, yoksa ben "bu"nu sevmem diyerek, otuna bokuna camur atmakla, digerinin otunu bokunu sonsuz savunmakla bir halta sap olunmaz.
gazetecilerin tutuklanması, telefon dinlemelerin yaygınlaşması, basının hükümet tarafından kontrol edilmesi, başbakan'ın sevmediği heykellerin yıkılması, içki yasakları, kendine yakın işadamı, kendine yakın medya oluşturma, çağdaş yaşam tarzına saldırılar vb. nedenlerden dolayı demokrat bir bireyin yapmaması gereken fiil.