ülkede düzen partilerine oy veren kişilerin eğitim seviyesinden farklı değildir, yalnız burada tartışılması gereken oy verenlerin eğitim seviyesi değil,bu partilere oy verilecek potansiyeli yaratan eğitim sistemidir.*
(bkz: halki kandiriyorum oyleyse varim)
kız kısmı okumaz evde oturur, anasına yardım eder, 17 sinde de evlenir başlıklar gelir, cepler para dolar diyen zihniyet. ama onlarında kabahati yok tabi! maarif sistemimizin hala ilkokul birden lise sona kadar kümeleri anlattığı bi yerde yaşıyoruz. kalkıp da seviyeden bahsetmek abesle iştigalden başka birşey değildir!
eğitim seviyesi ne olursa olsun, iki üniversite bitirmiş birinden hiç farkı yoktur, ak parti karşıtlığı yapıp demokratik ve laik havalara girenler, demokrasinin özünün insan eşitliğine dayandığını, işine gelmeyince hiç akıllarına getirmiyorlar. ben derim ki, bir de yapıcı olmayı deneyelim, öyle yada böyle bu ülke de 100 yıl sonra da bizim çocuklarımız torunlarımız yaşayacak, eleştirmek yerine, teşvik edelim, sevmesekde iyi icraatlara destek verelim, o kadar bozunlan değerlerimizin arasından bari ulus devlet özelliğimizi bozmayalım, eskiden bize barbar türkler derlermiş, bırakalım desinler, aptal türkler demelerinden iyidir.
düşüktür, çünkü halkın genel eğitim seviyesi de düşüktür, geniş kitlelerden oy almış parti, otomatikman eğitim seviyesi düşük bir seçmen profilinin üst kümesi oluvermektedir.
bu bazı akp karşıtlarının ima ettiği gibi utanılacak birşey değildir,
fakat birçok akp linin açıkça söylediği veya dolaylı yoldan ima ettiği gibi , ''biz varoştan, fakirden oy aldık demek ki solcuyuz, halktan yanayız'' diye paye çıkarılacak bir şey, kesinlikle değildir, halktan yana olmanın ölçütü onu ikna edebilme becerisi olsa sülün osman halkçılığın piri olurdu herhalde..
cahillik ve fakirlik utanılacak birşey değildir, fakat övünülecek bir şey de değildir.
