cahilliktir. çünkü bu tip kitle akp'den başka herhangi bir parti, misal chp başa geçince halk sokakta çıplak dolaşacak; başörtülü türbanlı bırakılmayacak din elden gidecek zanneder. ayrıca din kisvesi altında birilerinin kendilerine ne yapacağını söylemesinden ve böyle özgürlükten uzak koyun gibi yaşamaktan memnundurlar.
yazıma başlarken öncelikle yetişkin, yüksek lisans mezunu bir insan olduğumu belirtmek istiyorum. 2 genel seçim 2 yerel seçim + referandumda oy kullandım. hiç birinde akp ye oy vermedim, çünkü ben oyumu yapılan hizmete göre değil ideolojime uygun olarak kullanırım. şimdi efendim yiğidi öldür hakkını yeme. bundan seneler önce bir düşünün sağlık hizmetlerinde sabahın 5 inde 6 sında sıra almak için beklediğimiz günleri, ilaç alırken çekilen sıkıntıları, hastane yetersizliğini.. ailem sağlık sektöründe olduğu için böyle diyorum. şu anda özel hastahanelerde yoğun bakım ücretinin tamamını devlet karşılıyor. ak parti denilen iktidar partisi en büyük hatasını ülkenin 81 iline de üniversite açmakla yaptı, her yer üniversiteli işsiz kaynıyor. en büyük hatası budur bence ak partinin. satın alma gücümüzün çok arttığı su götürmez bir gerçek. ulen hatırlıyorum 10 sene önce 200 liralık telefonu nasıl alacağız diye hesaplar yapardık. şimdi 1000 liradan aşağı telefon kullanan insan yok. 10 yıl önce ailemin 2 memur maaşıyla 40.000 liralık araba alabileceğini düşünemezdim. şu anda çok rahat bir şekilde alabildiler. ha fakir yok mu, tabii ki var. kapitalist sistemin bir parçası fakir insanlar olmak zorunda ne yazık ki. bankalar meselesine konuyu getirmek gerekirse, akparti bankacılık kanununu yumuşak bir kanun olmaktan çıkarıp çok sert kurallara tabi tuttu. döneminde de hiç bir banka batık duruma düşmedi. 100.000 liraya kadar mevduatlarımız güvence altında tmsf tarafından. alkol meselesinde ise yapılması gereken değişiklikler yapıldı (haftanın 4 günü içki içen bir insan olarak söylüyorum). yahu bu mereti ben ağzımla içiyorum fakat götüyle içen insan sayısı çok çok fazla. tabi ki yasal bazı prosedürler olmak zorunda. örneğin okulların çevresinde içki satılmaması mükemmel bir karar. lisede hatırlıyorum, okulun yanındaki tekel bayi den bira alır, powerade şişesine doldurur derse ayyaş girerdik. çok mu iyi bir şey bu? tamam piçlik bizde lakin zamane gençleri daha hareketli, daha fazla atraksiyon peşinde. alkol satışının 21-24 yaşlarına çekilmesi tek dileğim. kanı zaten kaynayan çocuklar 2 bira içince birbirini bıçaklama haddesine geliyor. istanbul da yaşayan bilir, ayyaş ergen kavgalarını. şu ana kadar hiç bir yasakla karşılaşmadım, istediğim zaman istediğim yerde içki içebiliyorum. saat 10 dan sonra satılmaması ise gayet tutarlı bir davranış. bunların hepsini geçtim, akp bunları iyi götürdü, lakin benim gözümde gram değeri olmayan bir siyasi partidir. terörist başı abdullah öcalan ile masaya oturmaları, tüm yandaşlarını kamuya sokmaları (ki yandaş değilsen unut memuriyeti), din sömürüsü yapmaları, insanları din ile kandırmaları, toplumu bütünleştireceğim diyip sizli bizli konuşmaları, toplumu sünni-alevi tartışmalarına sürüklemesi, kürtlere özel ayrıcalık tanıması (eşitlik değil özel ayrıcalık), çok fazla götürmeleri, tüm ihaleleri yandaşlarına vermeleri, toplumun %100 ü müslümanmış gibi davranmaları, ve benim için en önemlisi ulu önder mustafa kemal atatürk'ümün arkasından atıp tutmaları benim gözümde ak partiyi koca bir ''hiç'' yapıyor. koca bir hiç.
halkın manevi duygularını sömürdükleri için. sanki bunlar müslüman da diğer siyasi aktörler şampuana tapıyor..ne demişler çok mal haramsız çok laf yalansız olamaz.
bin tane sebep sıralanmasına rağmen hala ''beyinsizlik'' olarak niteleyenlerin içine düştüğü ironiye dikkat çekmek istiyorum. adamlar yukarıda bin tane gerçekçi sebep saymış oy vermelerine gerekçe olarak ancak abimiz sanki hiçbirini görmemiş ya da okuduğunu anlamayacak kadar ''beyinsiz''. sayıp dökmüşler işte sen aksi yönde bir ''fikir'' söylesene tosunum. bak slogan at demiyorum ''fikir'' söyle diyorum. öyle bir anlat ki ikna olalım.
tanım: makul sebeplerdir. oy vermeyenlerin vermeme gerekçesi daha da ilgi çekicidir.
"oy verecek başka parti mi var?" sorusuyla cevap verilecek soru.
geçsin mhp'nin başına konuşmasını, çalışmasını bilen bi adam, oy vermezsem chp'li oluyum. (Bundan da ağır yemin olmaz)
-Sırf 3. sınıfta 2.el aldığım kitabımın bir sayfası eksik olmasından dolayı hocadan fena dayak yemiştim. Ama kitaplar ücretsiz dağıtılmaya başlandı
-Oturduğum belde 7 yıldır CHP'nin elindeydi, fakat evin önüne taş döşettirmek için belediyeye gitmediğimiz gün kalmadı. AKP'li başkan gelince tarih verdi, o tarihte evin önüne taş döşendi, aykkabılarımız çamur olmuyordu artık.
-Kilometrelerce gaz, ekmek, un kuyrukları artık olmuyor.
-Türk Hava Yollarıyla Samsundan Ankaraya gitmek için tam 3 gün sefer beklediğimi hatırlıyorum buz gibi havaalanında, ama şimdi dünyanın en iyi havayollarından THY.
-Yollar yapılıyor. Karadeniz sahil şeridi ormanları katletti doğru ama yapılması gereken bir şeydi. Hatırlarsınız, çorum üzerinden ankaraya giderken 200 kilometre tır arkasında tek şeritte gidiyorduk. Kaza yaptık, takla attık o yol üzerinde.
-Artık şehit haberleri gelmiyor. Haberleri açıp okumayın TSK sitesinden takip edin.
-Vergiler yüksek ama ülkeye para lazım. Ben Türkiyeye gelince sokakta can güvenliğimle yüreyebiliyorsam vergimi öderim, kimse de bir şey diyemez.
-Tekel satıldı. Fakat şuan da tekelden gelen sıcak para eski dönemlerden çok daha iyi. Özelleştirmek yaradı Türkiyede.
Kimse "ülke" satılıyor nidalarına inanmıyor artık. Google'a "Türkiyenin yıllara göre gelir dağılımı" yazmaktan aciz olup gelip burda "ülke elden gidiyor" diyenler var, bir şey demiyorum. Açın ekonomi okuyun biraz, araştırın.
diğer parti başkanlarına duyulan antipatidir.
adam gibi biri çıkıp parti kursa akp'nin esamesinin okunacağını sanmıyorum.
zira tayyip erdoğan'ın tavırları, diktatörlüğü herkesi bezdirdi.
akp ye oy verenlerin çoğu alternatif parti olmadığından dolayı oy veriyor. chp nin yıllardır yıkamadığı
dinsiz parti imajı ve mhp nin lideri bahçelinin donuk siyaset anlayışı insanları akp yi yönlendiriyor.
MHP si ile CHP si ile tüm muhalefetin iyi ve ayrıntılı incelemesi gereken sebeblerdir. Türkiye bir demokrasi ise ve bu halkın yüzde 50 si meşru oy verme hakkını sandıkta böyle bir partiden yana kullanıyorsa ardındaki sesi duymak gerekir. O sesi dinlemek gerekir.
Veya kulaklarımızı tıkar RTE ye saydırmaya devam ederiz. Onun istediği de bu zaten.
akp seçmeninin hizmet anlayışı imari olgular olduğu içindir. Akpli için yol, metro, köprü en büyük hizmetlerdir. Fakat bu seçmen eğitim seviyesini görmez çünkü eğitimsizdir. Kadına şiddeti görmez çünkü şiddet uygulayandir. Partinin adındaki kalkınma ibaresi onu mest ettiği için gelişen bir ülkede yaşadığını sanır. Onun için gelişmek yeni binaların yapılıyor olmasıdır. Hiç mi hiç vergileri sorgulamaz. Özgürlüklerini zaten bilmez, onun için mutlu olmak özgürlüktür. Özgürlük de parayladir ona göre.