sabah akşam akp hükümetinin icraatlarına nasıl bok atarım nerde bir açığını yakalayıp sözlüğe girerim kaygısı gütmeyen, bu kaygı dolayısıyla paranoyak bir ruh haline bürünmeyen, her yerde akp görmekten kendini sıyırabilen, bulduğu bu açıklara rağmen nasıl olupta bu partinin ülkenin yarısına yakınının oyunu aldığını anlamlandırmak için matematiğin, siyasetin, sosyolojinin yada bir nevi bilim dünyasının .mına koymaya çalışmayan bünyelerin kullanacağı ifade.
edit: bunlar ayrıca akp ile ilgili pozitif tek kelam eden başlıklara eksi vermek gibi paranoyakça bir kaygı da gütmezler.. mutlu mesut, akp dışında akıp giden, gündelik hayatlarını yaşarlar. hayatın akp den ibaret olmadıklarını bilirler, bir seçim günü oy vermişlerdir, başka bir seçimde de gidip oy kullancaklardır, ya akp yada başka bir parti..
Kişinin az da olsa kendini rahatlatmaya çalışmasıdır. Kendi vicdanını rahatlatmak için kendi kendine psikolojik baskı uygular bu durunda kişi. Benzer bir örnek:
"abdullah öcalan için sayın diyebilen,
şehitler için kelle diyebilen, amerika'nın projelerinde eş başkanlık görevi yapıp dini duygularımızı istismar eden,
yaptığı pisliklerin üzerini örtmek için sürekli ülke de kargaşa çıkarma adına türbanı kullanan birisinin başkan olduğu partiye oy verdim huzurluyum mutluyum" söylemi ile aynı anlamı taşıyan saçma söz.
(bkz: akp ye kapatma davasi) bu huzur ve mutluluğun nereden kaynaklandığını gösteriyor, "ben muhalifi severim arkadaş ve bu ülkede akpden daha muhalif bir parti yoktur" diyen bünyenin haklılığı ortaya çıkmıştır. "dtp de var" diyenlere cevaplar hazırlanmıştır buyurun: "ona da sempati duyuyorum, fazla etnik milliyetçiliğe kaçtığı için oy vermedim sadece"
siki taşağına denk insanın sarfedeceği cümledir. rahatsızlık duymak, duyarlılık ve kaygıdan ileri gelir çünkü.
aynı ülkede yaşıyor olabiliriz de, dünyalarımız farklı galiba.
tamam canım anladım ben seni.